Fatih Çarşamba'dan Etiler'e tebliğ
Bazı kişilerin Etiler ve Nişantaşı gibi lüks semtlerin barlarına girerek dini propaganda yaptığı söyleniyordu. Provokasyonla suçlanan Çarşambalı tebliğciler niyetlerini anlattı:
GİRİŞ 18.08.2005 09:05
GÜNCELLEME 18.08.2005 09:05
AKTÜEL dergisi, lüks semtlerdeki barlara girip herkesi dine davet eden gruptan müteahhit İ.'yi Çarşamba'da buldu.
ASIL İŞİ MÜTEAHHİTLİK... 'BİZ GÖNÜLLÜYÜZ' DİYOR
Salih İ. sakalı ve giyimiyle tipik İsmail Ağa cemaatinden... Asıl işi müteahhitlik. Kurtuluş'ta oturuyor ama bütün vaktini Çarşamba'da geçiriyor... 'Bu işi gönüllü yapıyoruz... Kimseyi rahatsız etmiyoruz... Travestilerle de konuşuyoruz' deyip anlatıyor:
İÇKİ ISMARLAMAK İSTEYEN BİLE OLUYOR
'Yıllardır Kurtuluş'ta bar ve Tekel bayilerinde zaten bunu yapıyoruz. İzin istiyoruz, buyur denirse giriyoruz. Bazen kovup bazen de içki ısmarlamaya kalkıyorlar. Amacımız Hıristiyan misyonerliğine, alkol ve uyuşturucuya karşı vatandaşı uyarmak.'
Lüks semtlerdeki barlara girip herkesi dine çağıran 'Tebliğciler' grubunun üyesi müteahhit Salih İ. 'Buyur ederlerse konuşuyoruz' dedi.
İstanbul'da Nişantaşı ve Etiler gibi lüks semtlerde barlara ve gece klüplerine giren sarıklı cüppeli grupların insanları İslam'a çağırdığı iddiası bazı köşe yazarları tarafından da yazılmıştı. Ancak bu söylentileri doğrulayacak bir kanıt bulunamamıştı. SABAH yazarı Fatih Altaylı, Nişantaşı kafelerinde bu tür grupların dolaştığı iddiasının bazı mekan sahipleri tarafından dile getirildiğini köşesinde yazmıştı. Hürriyet yazarı Ahmet Hakan Coşkun ise 'kimdir bunlar, Süleymancı mı? Nurcu mu? Nurcu ise hangi koldan? Yazıcı mı? Okuyucu mu? İsmail Ağa cemaatinden kopmuş bir grup mu?' gibi sorular sorarak bunun bir şehir efsanesi olabileceğini ima etmişti.
EFSANE GERÇEK OLDU
Ancak Yeni Aktüel dergisi son sayısında ele aldığı 'Çarşamba İslam Cemaati' başlıklı kapak çalışmasında bu gruptan bir kişi ile konuşmayı başardı. Yazıda Çarşamba'da tebliğciler olarak bilinen bu gruptan Salih İ., Nişantaşı ve Etiler'de barlara girip içkinin zararlarını anlattıklarını söyledi. Bu çalışmayı yıllardan beri yaptıklarını belirten Salih İ. şunları anlattı. 'Amacımız Hıristiyan misyonerliği, uyuşturucu kullanımı gibi konularda halkı uyarmak. Bizce bu her Müslüman'ın vazifesi. Kimseye bir zararımız yok. Beyoğlu'ndaki Cumhuriyet Meyhanesi'nin sahipleri yakın dostlarımdır. Onlarla konuşuruz bu meseleleri. Travestilerle de konuşuyorum bazen 'bu yaptığınız doğru değil, gelin daha huzurlu bir hayatı seçin' diye. Barlara girdiğimiz doğru.'
'İZİN İSTİYORUZ'
Yaptıkları bu çalışmalarda insanları kesinlikle rahatsız etmediklerini vurgulayan Salih İ., girmeden önce izin istediklerini söylüyor. Bu çalışmaları sırasında ilginç olaylar da yaşadıklarını anlatan 'tebliğciler' grubundan Salih İ. bazen tepki gördüklerini de aktararak, 'Bir şey anlatabilir miyiz diye izin istiyoruz önce. Buyur edilirsek
giriyoruz içeri. Etilerde bir bara girdim bir gün, görevliler kapıdan kovdu. Masada oturup içen sarhoş bir adam kızdı görevlilere 'bırakın hocayı, bir bardak daha getirin karşılıklı kafaları çekeceğiz, o anlatacak, ben dinleyeceğim' dedi. Böyle matrak durumlarla karşılaşıyoruz bazen. Bence insanlar bizden değil, uyuşturucunun artık ilkokullara bile girdiği gerçeğinden korksun' dedi.
ÇARŞAMBA KEŞFEDİLDİ
Nakşibendi şeyhi Mahmut Ustaosmanoğlu'na bağlı İsmail Ağa Cemaati'nin yoğun olarak yaşadığı Çarşamba bir dönem gazetecilerin 'kaçak çekim' alanıydı. Semt sakinlerinin fotoğrafları 'irtica tehdidi' başlıklarına eşlik etti. Yeni Aktüel son sayısında başlattığı 'Yasak bölgeler' dosyasının ilk bölümünde Çarşamba'ya girdi. Günlük yaşamdan cemaat liderlerine, mahalle sakinlerinden kanaat önderlerine ilk kez gizli kamera olmadan Çarşambalılar'la görüştü. Mahmut Efendi adıyla bilinen ve şu an 75 yaşında olan İsmail Ağa Camii'nin emekli imamı Nakşibendi şeyhi Mahmut Ustaosmanoğlu, Çarşamba'daki cemaatin manevi lideri. Yaklaşık 30 binlik nüfusun neredeyse yarısını Mahmut Efendi ya da diğer adıyla İsmail Ağa cemaati oluşturuyor. Özellikle 1980'lerden sonra adını yaygın bir biçimde duyuran cemaatin erkekleri cübbe, şalvar ve takke, kadınları ise sıklıkla çarşaf ya da vücut hatlarını belli etmeyen elbiseler giyiyor. Semtin Mahmut Efendi'den sonra en çok sayılan siması emekli imam Hasan Efendi (Kılıç) Çaşamba'yı şöyle anlatıyor: 'Son dönemde herhangi bir işten emekli olup hacca gittikten sonra Çarşamba'ya yerleşenlerin sayısı arttı. Çarşamba İslam'ı gönlünce yaşamak isteyenlerin oturduğu bir yer. Kimsenin kimseye zararı yok. Cemaat camide toplanır sohbet eder arada, başka bir şey yok. Lütfen bunu yazın. Bizi çok rencide ettiler.'
ASIL İŞİ MÜTEAHHİTLİK... 'BİZ GÖNÜLLÜYÜZ' DİYOR
Salih İ. sakalı ve giyimiyle tipik İsmail Ağa cemaatinden... Asıl işi müteahhitlik. Kurtuluş'ta oturuyor ama bütün vaktini Çarşamba'da geçiriyor... 'Bu işi gönüllü yapıyoruz... Kimseyi rahatsız etmiyoruz... Travestilerle de konuşuyoruz' deyip anlatıyor:
İÇKİ ISMARLAMAK İSTEYEN BİLE OLUYOR
'Yıllardır Kurtuluş'ta bar ve Tekel bayilerinde zaten bunu yapıyoruz. İzin istiyoruz, buyur denirse giriyoruz. Bazen kovup bazen de içki ısmarlamaya kalkıyorlar. Amacımız Hıristiyan misyonerliğine, alkol ve uyuşturucuya karşı vatandaşı uyarmak.'
Lüks semtlerdeki barlara girip herkesi dine çağıran 'Tebliğciler' grubunun üyesi müteahhit Salih İ. 'Buyur ederlerse konuşuyoruz' dedi.
İstanbul'da Nişantaşı ve Etiler gibi lüks semtlerde barlara ve gece klüplerine giren sarıklı cüppeli grupların insanları İslam'a çağırdığı iddiası bazı köşe yazarları tarafından da yazılmıştı. Ancak bu söylentileri doğrulayacak bir kanıt bulunamamıştı. SABAH yazarı Fatih Altaylı, Nişantaşı kafelerinde bu tür grupların dolaştığı iddiasının bazı mekan sahipleri tarafından dile getirildiğini köşesinde yazmıştı. Hürriyet yazarı Ahmet Hakan Coşkun ise 'kimdir bunlar, Süleymancı mı? Nurcu mu? Nurcu ise hangi koldan? Yazıcı mı? Okuyucu mu? İsmail Ağa cemaatinden kopmuş bir grup mu?' gibi sorular sorarak bunun bir şehir efsanesi olabileceğini ima etmişti.
EFSANE GERÇEK OLDU
Ancak Yeni Aktüel dergisi son sayısında ele aldığı 'Çarşamba İslam Cemaati' başlıklı kapak çalışmasında bu gruptan bir kişi ile konuşmayı başardı. Yazıda Çarşamba'da tebliğciler olarak bilinen bu gruptan Salih İ., Nişantaşı ve Etiler'de barlara girip içkinin zararlarını anlattıklarını söyledi. Bu çalışmayı yıllardan beri yaptıklarını belirten Salih İ. şunları anlattı. 'Amacımız Hıristiyan misyonerliği, uyuşturucu kullanımı gibi konularda halkı uyarmak. Bizce bu her Müslüman'ın vazifesi. Kimseye bir zararımız yok. Beyoğlu'ndaki Cumhuriyet Meyhanesi'nin sahipleri yakın dostlarımdır. Onlarla konuşuruz bu meseleleri. Travestilerle de konuşuyorum bazen 'bu yaptığınız doğru değil, gelin daha huzurlu bir hayatı seçin' diye. Barlara girdiğimiz doğru.'
'İZİN İSTİYORUZ'
Yaptıkları bu çalışmalarda insanları kesinlikle rahatsız etmediklerini vurgulayan Salih İ., girmeden önce izin istediklerini söylüyor. Bu çalışmaları sırasında ilginç olaylar da yaşadıklarını anlatan 'tebliğciler' grubundan Salih İ. bazen tepki gördüklerini de aktararak, 'Bir şey anlatabilir miyiz diye izin istiyoruz önce. Buyur edilirsek
giriyoruz içeri. Etilerde bir bara girdim bir gün, görevliler kapıdan kovdu. Masada oturup içen sarhoş bir adam kızdı görevlilere 'bırakın hocayı, bir bardak daha getirin karşılıklı kafaları çekeceğiz, o anlatacak, ben dinleyeceğim' dedi. Böyle matrak durumlarla karşılaşıyoruz bazen. Bence insanlar bizden değil, uyuşturucunun artık ilkokullara bile girdiği gerçeğinden korksun' dedi.ÇARŞAMBA KEŞFEDİLDİ
Nakşibendi şeyhi Mahmut Ustaosmanoğlu'na bağlı İsmail Ağa Cemaati'nin yoğun olarak yaşadığı Çarşamba bir dönem gazetecilerin 'kaçak çekim' alanıydı. Semt sakinlerinin fotoğrafları 'irtica tehdidi' başlıklarına eşlik etti. Yeni Aktüel son sayısında başlattığı 'Yasak bölgeler' dosyasının ilk bölümünde Çarşamba'ya girdi. Günlük yaşamdan cemaat liderlerine, mahalle sakinlerinden kanaat önderlerine ilk kez gizli kamera olmadan Çarşambalılar'la görüştü. Mahmut Efendi adıyla bilinen ve şu an 75 yaşında olan İsmail Ağa Camii'nin emekli imamı Nakşibendi şeyhi Mahmut Ustaosmanoğlu, Çarşamba'daki cemaatin manevi lideri. Yaklaşık 30 binlik nüfusun neredeyse yarısını Mahmut Efendi ya da diğer adıyla İsmail Ağa cemaati oluşturuyor. Özellikle 1980'lerden sonra adını yaygın bir biçimde duyuran cemaatin erkekleri cübbe, şalvar ve takke, kadınları ise sıklıkla çarşaf ya da vücut hatlarını belli etmeyen elbiseler giyiyor. Semtin Mahmut Efendi'den sonra en çok sayılan siması emekli imam Hasan Efendi (Kılıç) Çaşamba'yı şöyle anlatıyor: 'Son dönemde herhangi bir işten emekli olup hacca gittikten sonra Çarşamba'ya yerleşenlerin sayısı arttı. Çarşamba İslam'ı gönlünce yaşamak isteyenlerin oturduğu bir yer. Kimsenin kimseye zararı yok. Cemaat camide toplanır sohbet eder arada, başka bir şey yok. Lütfen bunu yazın. Bizi çok rencide ettiler.'
YORUMLAR İLK YORUM YAPAN SEN OL
DİĞER HABERLER
