Tabancaya susturucu takılır da cama susturucu...

Güneydoğu’da neler oluyor?

  • GİRİŞ24.11.2015 09:58
  • GÜNCELLEME24.11.2015 09:58

Bir bakıyorsunuz, evinin önünde şarapnel parçaları ile vefat eden kadın.

“Uzaktan keskin nişancılar vurdu” diye başlıyor propaganda..

Düşünüyorum..

Devletin görevlisi.. Yüzlerce metre mesafeden, birisini vurmaya niyet etti ise!

Bu niye bir kadın olsun ki?

45 yaşındaki bir kadını, keskin nişancı niye vursun ki?

İlla birisini vuracak ise..

Uzaktan böyle bir “vurma” kabiliyeti var ise..

Niyeti var ise..

Güvenlik güçlerinin mahalleye girmesine karşı direnen eli silahlılardan birisini değil de, niye orta yaşlı bir kadını vuruyor? 

Araştırınca..

Kadının oğlunun KCK’lı olduğu.. Evde bomba imali sırasında patlama yaşanmış olma ihtimalinin güçlü olduğu..

Ölümün de bundan kaynaklı olabileceği, şarapnel parçalarının da bu bilgiyi doğruladığı ortaya çıkıyor..

Lice’de şu oldu, bu oldu..

Nusaybin’de şu oldu, bu oldu..

Bölgedeki birçok ilçede yaşananlarla ilgili, sürekli kara propaganda mahiyetinde haberler geliyor..

Ben hep aynı şeyi düşünüyorum..

Güvenlik güçleri, bölgede masum insanlara karşı bir operasyon yapmak istiyorsa..

Niye bu operasyon, hep belli ilçelerde yaşanıyor?

Niye hendekler kazılan yerlerde yaşanıyor?

Veya tersinden düşünelim.. Güvenlik güçleri bir mahalleye girmek istiyorsa..

O mahallede herkes masum olduklarını, herhangi bir suçla ilgilerinin olmadığını söylüyorlarsa..

Niye güvenlik güçlerine izin vermiyorlar?

Barikatı kaldırsınlar, güvenlik güçleri girsin mahalleye..

Güvenlik güçlerine direnç olmadığı halde..

Bir yanlış yapılırsa..

İşte o zaman, kıyameti kopartın..

Biz de sizinle birlik olalım..

On tane yalan söylüyorlar..

Bir tanesine inanan birisini bulurlarsa..

Bunu “kâr” sayıyorlar..

Yalan, tek malzemeleri..

Son vukuatları da..

Selahattin Demirtaş’a suikast teşebbüsü!

Meğerse, taş kafalı Demirtaş, makam aracına sıkılan kurşundan, zırhlı cam sayesinde kurtulmuş.

Selahattin Demirtaş da hemen ardından, “Ölüm Allah’ın emri” diye tivit atmış!

Bölgenin çocuklarına, (haşa) “Allah yok” diye propaganda yapanlar..

Gençliğin dinsiz yetişmesi için, ellerinden geleni yapanlar..

Din dersinin zorunlu olmaktan çıkmasını isterken, gay’ler, lezbiyenler için kimsenin aklına hayaline gelmeyecek “haklar” isteyenler..

Şimdi “Ölüm Allah’ın emri” diyorlar..

Ardından yalanlara devam ediyorlar.. 

Yalan olan ne?

Suikast iddiası..

Hemen tüm sol gazeteler ve internet siteleri.. 

Ardından Doğan medyası..

Reuters Haber Ajansı.. ve diğerleri..

Elbirliği ile..

Cama değen bir sert cismin oluşturduğu zedelenmeyi..

“Suikast” olarak sunmaya çalışıyorlar..

Bu çok bilmiş gazetecilerden bir tanesi bile, haberin içindeki bilgileri sorgulamıyor: “Suikastta kurşun cama çarpmış, sonra kurşuna ne olmuş?”

Öyle ya..

Camda bir zedelenme gördünüz de.. Sonuçta sebeb kurşun ise.. O kurşuna ne olmuş?

Camda delik açmış mı, açmamış mı?

15 tane gazeteyi önüme aldım baktım.

Atıldığı ileri sürülen kurşun, camda delik açmış mı, açmamış mı, bir tanesinde bile belirtilmemiş.

Haydi atladılar diyelim..

En önemli delil olan kurşunun, camda delik açtı ise, arabanın içinde olması gerektiği.. Arabada bulunamazsa, ikinci bir delikten çıkmış olabileceği.. Sadece tek delik var ise, arabanın içinden dışarı kurşun atılmasının gündeme gelebileceği ihtimallerinin hiçbirisini tartışmamak için..

Camda delik var mı, yok mu, es geçmişler..

Peki şuna ne dersiniz?

Selahattin Demirtaş diyor ki: “Ses duymadım..”

HDP’li milletvekili, hemen oradan atlıyor: “Susturucu takmış olabilirler!”

Bu şaklabana kimse sormuyor: ..

“Suikastçı, silaha susturucu taktığı için, silah ateşlendiğinde ses duymadı, anladık.. 

Peki, kurşun cama çarptığında, aracın içindekiler niye ses duymadılar?”

Öyle ya..

Yoksa, cama da mı susturucu takmışlar!

yazının devamı için tıklayınız

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat