Cevap mı verdiniz ki Gülen’ciler, şimdi...

  • GİRİŞ26.05.2016 09:54
  • GÜNCELLEME26.05.2016 09:54

Hakkında gözaltı kararı olduğu için..

Polisler ara sıra evine gidip, bakıyorlar, “Yanlışlıkla evine gelmiş olabilir mi?” diye..

Mustafa Bey kaçak ama..

Mustafa Bey’in eşi, polisin gelip, kaçak olan eşini aramasından rahatsız..

Rahatsız olmakta haklı da..

Şikayetini polise değil..

Kocasına yapmalı..

“Niye gelip teslim olmuyorsun da.. Senin yüzünden, ikide bir gelip, beni de rahatsız ediyorlar!” demeli..

Yoksa..

“Biz evde değil iken dahi, polisler gelip evi aramışlar. Eskiden savcılık, hakim kararı gösteriyorlardı. Artık bunu da göstermiyorlar” demeye hakkı olabilir mi?..

Kocan uyanıklık edip, kaçsın..

Polis de yakalamak için.

Eve gelip bakınca..

“Evimizde Kur’an-ı Kerim’den başka bir şey bulamazlar” de..

Yeşil ailesinin evinde Kur’an-ı Kerim vardır da..

Okuyup okumadıklarından şüphem var..

Veya şöyle söyleyeyim..

“Kur’an-ı Kerim’i mi daha çok okurlar, yoksa Fetullah Gülen’in kitaplarını mı, tereddütteyim!”

“Zor durumdaki insanlara, bir tekme de sen mi atacaksın” diyenler çıkabilir..

Böyle bir niyetim yok..

Mümkün olsa..

Düştükleri tuzaktan..

Kendilerinin de bu yönde bir niyetleri var ise.. Bir gayretleri olacak ise..

Ellerinden tutup, çıkartmak bile isterim..

Ama..

Uzattığımız eller.

Hep havada kaldı..

17 Aralık’ın ilk ayları idi..

“Neler oluyor” diye..

Gazetenin en üst yönetiminden, kendisi ile görüşmek, bilgi almak istenildi..

Beyefendiler, konuşmaya bile tenezzül etmediler..

“Şu konularda yanlışlar var.. Biz de şu noktada duruyoruz” açıklaması yapmaya bile ihtiyaç hissetmediler.

Kendilerine çok güveniyorlardı..

Akit’e izahat vermeye ne gerek vardı ki?

Burunları Kaf Dağı’nda idi..

“Ezip geçeceğiz” kafasında idiler..

İlk ayların şaşkınlığından sonra.. 

Gülen grubunun sendelemeye başladığı dönemde de..

Özellikle, Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın, Kuzguncuk’taki 50 milyonluk vakıf yalısına çökmesini haber yapmadan önce..

Yine kendisine ulaşmaya çalıştık..

Soracaktık, “Yalıyı nasıl kiraladınız? Kimden kiraladınız? Kimler aracı oldu?”

Verecek cevabı olmadığını bildiği için olsa gerek.

Çıkmadı telefonlarımıza..

Düşünebiliyor musunuz!

Mevcut siyasi iktidarı, yolsuzlukla suçlayan bir grup.

Bir vakfın 50 milyon liralık yalısına..

2.500 TL civarında kira ile çökmüş..

“Ama ben burayı restore ettim” diyerek..

Kendisini haklı göstermeye çalışıyor..

Ama ayrıntıları sorunca..

Telefonda bile konuşmaktan kaçınıyor..

Aylar sonra..

Yakalama kararı çıkacağını öğrenince..

Vınn..

Sonra..

Eşi de burada bize..

Olayı dramatize ediyor..

“Evinde Kur’an-ı Kerim’den başka bir şey olmadığı”nı söylüyor da..

Kuzguncuk’taki yalıdan hiç bahsetmiyor..

Din kardeşlerinin.. İyi niyetle.. “Neler oluyor, bize bir anlatır mısınız.. Gülen grubu.. Sizler.. Bu yaşanılanların neresindesiniz? Nelere kefil olabilirsiniz? Nelerden eminsiniz?” diye sormalarına cevap verme ihtiyacı bile hissetmemelerinden hiç bahsetmiyor..

Mustafa Yeşil Bey’in eşi, tüm dindarları da töhmet altına alacak şekilde..

Şunları söylemiş:

“20 yıldır sofranızı paylaştığınız dostlarınız, komşularınız, yaşananları size sormak yerine iftiralara inanmayı tercih etmiş, sizinle görüşmekten korkar hale gelmişse, onların bu tavırlarına şahit olmak her gün daha da incitiyor. Bu durumda nereye kadar dayanabilirsiniz?”

Başkalarını bilemem..

Ben kendi adıma..

Akit adına söyleyebilirim..

Mustafa Yeşil’i, bir defa, Üsküdar’daki vakıf merkezinde gördüm..

İnglitere’den yeni dönmüş, vakfın başına geçmişti..

Bu vesile ile..

Bir tanışma toplantısı düşündüklerini söyleyerek, Akit mensuplarını, Vakıf merkezine davet etmişti.

Orada kurulan sofrayı paylaşmıştık..

Dolayısı ile, “sofra arkadaşlığı” sebebi ile..

Mustafa Bey’in eşinin sözü, bize de dokunuyor..

O 2-3 saatlik görüşmede bile..

Kısa süreli bir atışma yaşamıştık ama..

Görmezden gelinebilecek küçük bir ihtilaf idi..

Yıllarca, ikinci bir “sofra arkadaşlığı”mız olmadı ama...

17 Aralık’tan önceki, dersane tartışmaları sırasında..

Ve 17 Aralık darbe girişiminden sonrasında..

“Aynı sofrayı paylaşma”nın hatırına..

Daha önemlisi..

Alnı secdeliler arasında bir ihtilafın varlığı, ağırımıza gittiği için..

Mustafa Yeşil’e sormak istemiştik..

Cevap alamamıştık..

Görüşmek bile mümkün olmamıştı..

Şimdi eşi, “Atılan iftiralara, bize sormadan inanıyorlar” diyerek, dostlarından, komşularından şikayetçi oluyorsa..

Önce kendi eşine sormalıydı: “Görüşmek isteyenlere, cevap veriyor muydun?”

Görüşmek isteyenlere, konuyu size soranlara cevap vermezseniz..

Burnunuz havada, küçük dağları (haşa) siz yaratmışsınız gibi..

Görüşmekten bile kaçınırsanız..

Başınıza gelenlerden şikayete de, hakkınız olmaz..

Yine de..

Önümüzdeki tablodan sevinç duyuyor değilim..

Onun içindir ki..

Mustafa Bey, kaçak olduğu için, yüz yüze görüşmeye gelemez ama.. 

Bir “Alo” der.. Veya mail atıp, konuları izaha çalışırsa..

Köşemiz, kendisine açıktır..

Yorumlar5

  • Yunus 7 yıl önce Şikayet Et
    Polat ve Abdi Abdullah'a! Anlaşılan doğruları görmek ve okumak zorunuza gidiyor. Hep yanlışlar ile bugünlere getirildiğiniz için olsa gerek!
    Cevapla
  • amed 7 yıl önce Şikayet Et
    dilini uzatma,eline gerek yok.kimsenin dindarlığını sorgulama hadsizliğine düşme.hukuksuzluğu savunma. başkasının yanlışlığını ve vurgununu !!! sevdiklerinin ve kalemşörlüğünü yaptığın kişilere perde etme. herkes dünyada da ahirettede yaptıklarının karşılığını görecek. sen mahkeme etme. hepimiz sorgulanacağız merak etme rahat ol.
    Cevapla
  • POLAT 7 yıl önce Şikayet Et
    Birincisi hukuk herkese lazım Ali bey.Rabbim muhtaç etmesin.Zarar bir başkasına dokunduğunda hak etti derseniz birgün Allah göstermesin muhtaç olursunuz.Aynı hukuksuzluk gelir sizi bulur. İkincisi hakkında emin olmadığı bir konu hakkında falan insan evinde neyi okuyor? Kur'an-ı Kerim' i az okuyor kabilinden konuşmak hatta bunu açık bir yazı haline getirmek bir müslümana yakışmıyor.Aksi halde yakanızı diğer tarafta bu insanların elinden nasıl kurtaracaksınız?
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Abdi Abdullah 7 yıl önce Şikayet Et
    Bu günlük bir gazetede yayınlanacak bir yazı mı?Çok bağnal!
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • ertuğrul fatih 7 yıl önce Şikayet Et
    cemaatçi ne oldu zoruna mı gitti
    Toplam 2 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat