FETÖ’cüleri TSK’ya dolduran Atatürkçüler, hâlâ uslanmamış!

.

  • GİRİŞ21.08.2017 09:04
  • GÜNCELLEME21.08.2017 09:04

Soru şu:

“Kendi halkına ateş açan bir Atatürkçü asker olabilir mi?”

Bu soruya verilen cevap ise şu:

“Olamaz, mümkün değil!”

Cevap bu kadarla kalsaydı, yanlış olmakla birlikte yine itiraza gerek yoktu..

Ama cevabın devamında da şöyle deniliyor: “Bu açık bir dinci darbeydi. Bu, darbenin dinci tarafını törpüleyebilmek için gizli FETÖ’cüler tarafından uydurulmuş bir kavramdır. Bunu söyleyenler ‘Darbeyi Kemalistler, ulusalcılar ya da laikler yaptı’ diyen Fetullah Gülen’le yani layık oldukları adamla paralel hale düştüler. O nedenle çok sevindim. Çünkü onlar ben bunu ilk söylediğimde beni hedef almışlardı.”

Bu cevabı veren, bir emekli general.

Daha önce de eleştirdiğimiz, bol bol ekranlara çıkıp, Atatürkçü söylemle konuşan Ahmet Yavuz..

FETÖ’nün de mağduru olmuş.. FETÖ’cü polis ve savcılar yüzünden 3.5 yıl cezaevinde yatmış bir general..

Hâlâ FETÖ’yü çözememiş..

FETÖ’ye “dinci” tanımlaması yapıyor..

Ya cahilliğinden yapıyor bunu...

Ya da kurnazlığından.

İki ihtimali de masaya yatıralım..

Emekli generalin, kurnazlık sonucu değil de..

Dini bilmediğinden dolayı böyle bir tanımlama yaptığını varsayalım.

Ve kendisine soralım: “Dinin onlarca kesin emri ortada dururken.. Başörtü idi. İçkinin haramlığı idi.. Namaz kılma mecburiyeti idi.. Bu emirlerin hiçbirisinde dine uygun davranmayan bir örgüt.. Kendi kafasından uydurduğu ‘Amaçlar, araçları meşru kılar’ maddeci yaklaşımını kendisine rehber edinen bir hareket tarzı, nasıl dinci olabilir?”

İslam dini, bayanların başörtü takmasını emrediyor..

Ahmet Yavuz’un dinci olarak tanımladığı FETÖ, üniversitedeki kızlara bile, “Başınızı açın, okuyun” diyor..

Hatta baş açıklığını bile aşıp..

Subayların eşlerinin mayo giymelerine izin veriyor...

Böyle bir örgüt, nasıl dinci olabilir?

İslam dininde alkollü içki haram.. Bu örgüt, subaylarına “İçki içebilirsiniz” diyor..

Allah’ın yasakladığı içkinin içilmesine onay veren bir örgüt nasıl dinci olabilir?

Beş vakit namaz, İslam dininde farz.

Bu örgüt, kendisine bağlı subaylara, “Mesaideyken, namaz kılmayın” emri veriyor...

Allah’ın farz kıldığı namazı önemsizleştiren bir örgüt, nasıl dinci olabilir?

Emekli general Ahmet Yavuz, İslam dininde bu yaklaşıma kaynaklık eden bir içtihad, bir görüş biliyorsa, söylesin..

Azınlıkta kalan bir görüş olarak dahi..

Allah’ın yasakladığı haramların işlenmesine izin veren. 

Allah’ın emrettiği farzların yapılmamasını normal kabul eden bir içtihad biliyorsa söylesin..

Ben böyle bir yaklaşım, böyle bir görüş bilmiyorum..

Kendisi biliyorsa söylesin..

Bilmiyorsa, cahilliğini kabul etsin..

FETÖ’ye “dinci” tanımlaması yapmasın..

“Dindarlardan, halkına kurşun sıkan insanlar çıkabilir” söylemini tekrarlamasın.

İkinci ihtimal neydi?

Emekli generalin, kurnazlık sonucu FETÖ’ye “dinci” tanımlaması yapması.

Bu ihtimal doğru ise..

Emekli generalin FETÖ’cülere “dinci” demesinin arkasında, dindarlara karşı, halkın nefretini körüklemek olmalı..

Emekli generalin yapmak istediği, sanki dinde “riyakarlık” normalmiş gibi algı oluşturmak olmalı...

Dinde “amaç için her şey mübah”mış gibi bir görüntü oluşturmak olmalı..

FETÖ’nün, bizim de eleştirdiğimiz “helali haram, haramı helal yapan uygulamaları”, sanki dinin kendisinde varmış gibi bir hava oluşturmak olmalı..

Sonuçta da, emekli general şu mesajı vermiş oluyor:

“Halkına kurşun sıkanlar, Atatürkçülerden kesinlikle çıkmaz. Ama dindarlardan çıkabilir.”

Böylece, dindar insanlar suçlanmış oluyor..

Emekli generalin bu kurnazlığına da şu hatırlatmayı yapayım..

Değil kendi halkına.. 

Herhangi bir insana.. Haksız yere kurşun sıkan.. Dinimizde lanetlenmiştir.. 

Bu ilahi emri de sulandırıp, “Amaç, araçları meşru kılar” diyenler çıkıyorsa, onlara “dinci” demek, olsa olsa, dinin kendisine hakarettir..

Sonuçta da, FETÖ’ye “dinci” tanımlaması yapılması, hangi gerekçe ile söylenmiş olursa olsun, dine saygısızlıktır..

FETÖ’cülerin TSK’ya dolmasına seyirci kalanların, kendi suçlarını örtmek için yaptıkları bir karşı ataktan ibarettir.

¥

Şunu da hatırlatalım emekli generale..

Bugün yaşadığımız birçok sorun..

Atatürkçü geçinenlerin, halkına kurşun sıkmalarının sonucu değil midir?

1990’lı yıllarda Doğu ve Güneydoğu’da işlenen faili meçhul cinayetlerin emrini verenler kimlerdir?

PKK belasını başımıza saranlar, 12 Eylül’ün Atatürkçü geçinen generalleri değil midir?

Daha geriye gidersek..

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hiç dillendirmese de..

Kendisinin memleketini uçaklarla bombalayanlar, Atatürkçü geçinenler değil miydi?

Lütfen beyler..

Haddinizi bilin..

İşlediğiniz suçlar, somut delilleriyle ortadayken..

Özeleştiri yapacağınıza..

“27 Mayıs bizim işimiz. 12 Eylül öncesinde insanların birbirini kırmaları bizim işimiz.. 12 Eylül darbesi ile binlerce insanı cezaevine tıkma, orada işkence yapma bizim işimiz” diyerek, pişmanlığınızı ve affınızı isteyeceğinize..

Dindar insanlara dil uzatmayın..

Cehaletinizden. Veya kurnazlığınızdan..

Dindarlara çamur sıçratmaya kalkışmayın..

Yeniakit

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat