Daha önce de tartışıldı..

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan uyardı, “İş Bankası’ndaki CHP hisselerinin Hazineye devredilmesi gerekir” dedi.

CHP’liler ayaklandı..

İşin özü ile ilgili bir savunma yapamadılar..

“Haksız oldukları”nı, “hukuka aykırı hareket ettikleri”ni, “kanuna karşı hile olduğu”nu, Yargıtay içtihadlarından da anlaşılacağı üzere, bu tür “hilelerin yıllar sonra bile iptal edildiği”ni, tane tane anlattık..

“Muvazaa” kavramından başladık..

“Bir şeyi vasiyet edebilmen için, önce o malın sana ait olması lazım. Senin olmayan şeyi, nasıl vasiyet edebilirsin ki?”ye kadar konunun teferruatına girdik.. 

“Atatürk kendisi anlatıyor, Kurtuluş Savaşı için gönderilen paranın, İş Bankası’na sermaye olarak konulduğunu.. Kurtuluş Savaşı için kullanılmak üzere gönderilen para, Atatürk’ün değil ki, vasiyet edebilsin.. Hilafetin kurtarılması için yollanan yardım parası, niye CHP’nin oluyor? O tarihte oldu bitti ile bu yapılmış olsa bile.. CHP, milletin parasına el koymuş olsa bile.. Millet bu el koymaya, bugün dahi seyirci kalmaya mecbur mu?” diye sorduk..

Cevap alamadık. Şimdi İş Bankası’ndaki CHP hisseleri için bir aşama sonrasına geçilmek üzere. Başkan Erdoğan talimatını verdi: “Düzenlemeye son şeklini verin!”

Millete ait olması gereken İş Bankası’ndaki hisselerin üzerine çöken CHP, şimdi  FETÖ tarzı savunmalarla, çırpınıyor.

Sözcü’ye şu başlığı attırıyorlar:

“Atatürk’ün vasiyetini yırtamadılar gitti!”

Olayın Atatürk ile ilgisi yok.. Para Atatürk’ün değil ki, vasiyeti de geçerli olsun..

Ama kime anlatacaksınız?

Cumhuriyet gazetesine manşet yaptırıyorlar:

“İş’te hisselere çökme planı”.

CHP, milletin parasına çökmüş.. Şimdi tekrar millete geri vermek için adım atılıyor.. Paraya çökenler, ciyaklıyorlar: “Hisselere çökme planı!.

Karar gazetesine bile talimat vermişler, başlığı attırmışlar:

“İş Bankası hisse devri, yabancı çıkışını hızlandırabilir.”

“Yabancı sermaye sahipleri, İş Bankası hisseleri ile ilgili düzenlemeye bakıp, korkabilirler”miş. “Bizim de hisselerimize el konulabilir” diye korkup, kaçabilirlermiş..

Yabancı sermaye sahipleri, eğer başkalarının parası ile Türkiye’de iş yapıyorlarsa, korksunlar tabii. Bir başkasının parasına el koyup, onu buraya getirip kendi sermayeleri imiş gibi iş yapıyorlarsa, korksunlar..

Ama.. Kendi paraları ise..

Niye korkacaklar ki?

Yüz binlerce müteşebbis, Türkiye’de iş yapıyor.. 

Yatırım yapıyor. Hisselerini kullanıyor.. Kimsenin kapısındaki tavuğa “kışt” diyeni duydunuz mu?

Ama hatırlayınız..

Biz bu savunma taktiklerinin aynısını, nerede görmüştük?

FETÖ’cü şirketlere el konulmasında..

“Sakın ha sakın.. FETÖ’cü olduğu gerekçesi ile, şu medya şirketine, bu televizyon şirketine el koymayın.. Zekat paraları ile kurulduğunu tespit ettiğiniz şirketleri TMSF’ye aktarmayın.. Bunlar hukuk güvenliğini zedeler. Zekat paraları ile kurulduğu için şirkete el koyduğunuzu kimseye anlatamazsınız.. Yabancı şirketler, Türkiye’yi güvensiz bulurlar, sermayelerini alır, giderler.”

İktidar sanki, kafasına göre takılıp, hiçbir tespit yapmadan, tombala çekip, “Bana biraz para lazım” diyerek, o şirkete, bu şirkete el koyuyormuş gibi hava oluşturdular..

FETÖ’cüler, oluşturmak istedikleri bu algıda, başarılı olamadılar..

Siyasi iktidarın, sadece FETÖ’cü şirketlere el koyduğu, sermaye yapısı belirsiz, ortaklık paylarının kaynağını ispat edemeyen örgüt şirketlerinin TMSF’ye geçirildiği görüldü..

OHAL ilan edilen, darbenin ilk yıllarında bile, yabancı sermayenin Türkiye’den çıkmadığı, ticari hayatta kimsenin güvensizlik telaşına kapılmadığı görüldü..

FETÖ’cü şirketlere el konulması döneminde, bir algı çalışması da, “çökme” edebiyatı üzerinden yapıldı:

“Muhalif şirketlere çökme planı” denildi..

AK Parti, muhalif şirketlere, sözümona el koyma sezonu başlatmıştı.. Nerde kendisine muhalefet eden, muhalefet edenlere yardım eden bir şirket varsa.. Onlara FETÖ’cü damgası vurulup, el konulduğunu iddia ettiler..

FETÖ’cü Akın İpek’in şirketlerine, bu savunma ile kalkan oldular..

FETÖ’cülerin kapı kapı dolaşıp topladıkları sadakaları aktardıkları şirketleri, bu savunma ile kurtarmaya çalıştılar..

“Soruları çalarak verdiğimiz her memur adayı, maaşının ilkini, sonrasında da % 10’unu himmet olarak bize verecek” denilerek toplanan paralarla kurulan şirketleri korumak için “hukuk” diyerek, “ispat” diyerek, “adalet” diyerek, haram paralarını kurtarmaya çalıştılar..

Bugün geldiğimiz noktada, geriye bakarsak..

Gördüğümüz şu:

Siyasi iktidara muhalif olan onlarca, yüzlerce şirkete, kimse dokunmamış. Hepsi yerinde duruyor.. 

Koç’undan başlayın.. 

Yani Türkiye’nin en büyük holdinginden başlayın.. 

İkinci sırada, üçüncü sırada yer alanlara kadar.. Hepsi yerinde duruyor.. Tıkır tıkır işlerini sürdürüyorlar.. Hem nasıl sürdürme? Gezi olayları sonrasında 85 binlere kadar inen borsa, 120 binlere çıktı, çoğu CHP yandaşı şirketler paralarına para katarak, işlerine devam ediyorlar..

Bu arada FETÖ’cü şirketler, büyük oranda TMSF’ye devredildi.. FETÖ’cü okullar, dershaneler, gazeteler, tv şirketleri.. Hepsi TMSF’ye geçti.. 

Milyarlık şirketlerin sahibi görünen sözde koca işadamlarının hemen hepsi, ortalıktan toz oldu.. “Benim şirketime haksız yere el konuldu” diyen işadamı sayısı üçü-beşi geçmez rakamla sınırlı kaldı..

Sonuç olarak, FETÖ’cü şirketlerde, siyasi iktidarı test ettik..

Vatandaşı kandırarak topladıkları paralarla, davası olan işadamlarına şantaj yaparak gasbettikleri paralarla.. Tehditle abone yapılan insanlardan alınan paralarla.. Bürokrasideki adamları vasıtasıyla çöktükleri kamu mallarından kazanılan paralarla kurulan FETÖ’cü şirketlerin tekrar devlete geçmesinde, siyasi iktidarı test ettik..

FETÖ’nün haksız olarak edindiği bu mallar, siyasi iktidara değil, devlete geçti..

100 milyarlık bir malvarlığının el değişmesinde, yapılan eleştirilerin tamamının haksızlığını tescilledik.

Bu süreçte yaşanılanlara güvenerek söyleyelim ki..

Boşverin siz, CHP’lilerin “Bizim bir kuruşluk menfaatimiz yok. Kârların tamamı, TDK’ya gidiyor.. Biz pay almıyoruz” yalanlarını..

Sizin faydanız yok ise, niye sahip olmakta ısrar ediyorsunuz?

Para sizin değil..

Para, vasiyeti yapan Atatürk’ün de değil..

Para milletin..

Milletin parasına, niye çöküyorsunuz?

Milletin parasına çöküp, parasına çöktüğünüz milletten oy istemeye, utanmıyor musunuz? ;

Yeniakit