Tarih, Türkiye’yi güvensiz bulanlara “Hain” diyor

  • GİRİŞ12.08.2017 09:14
  • GÜNCELLEME15.08.2017 07:48

Geçenlerde Türkiye Cumhuriyeti’nin Ana Muhalefet Partisi Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Alman dergisi olan Focus’a Türkiye ile Avrupa arasındaki gerilimin sebeplerini irdeleyen bir ropörtaj verdi.

Alman muhabiri Kılıçdaroğlu’na şu soruyu sordu;

 “Bir araştırmaya göre Almanların yüzde 90’ı Türkiye’de tatil yapmak istemiyor. Çünkü yanlış bir tişört veya yanlış bir fıkra yüzünden tutuklanmaktan korkuyorlar. Bu korku yerinde bir korku mu?

Maalesef bu soruyu Türkiye’de iktidara aday, ana muhalefet partisi başkanı ve Türkiye Milletvekili Kılıçdaroğlu şöyle cevapladı;

“Maalesef böyle bir havanın gerçekten olduğunu tespit ediyorum. Ben uzun zamandır Türkiye’de şu an hiç kimse için güvenlik garantisi olmadığını, ne can ne de mal güvenliği olduğunu söylüyorum.”

Bu kasıtlı ve hileli sorulan soruya ne yazık ki ülkemizin turizm ve ekonomi hassasiyetlerini düşünmeden verilen cevap, beni tarihe götürdü.

Tarihte ülkemizi Avrupa’ya şikayet eden ve hainlikleri tarih ve mahkeme önünde sabit, ülkemizi zor duruma düşürmek isteyen şahsiyetsiz kişileri aklıma getirdi.

Meselâ;

Avrupa’nın ekonomik baskılarından kurtulmak,

Memleketi içinde bulunduğu mali buhrandan çıkartmak,

Devleti tekrar büyük devletler statüsüne sokmak için ilk defa “yerli ve milli” kadroların devlette yer bulması gerektiğini savunan,

Osmanlı İmparatorluğu’nun 32. Padişahı Sultan Abdülaziz Han’ın her halinden belli ki dış mihraklı bir  “Paralel Devlet” müdahalesi ile hunharca katledilmesini planlayan dönemin Sadrazamı Mithat Paşa, mahkeme tarafından suçlu bulununca apar topar sahibine, boynundaki tasmanın bağlı olduğu yere, Fransız elçiliğine sığındı.

Fransa Devleti’nden sığınma talep eden Mithat Paşa, Osmanlı’yı yani Türkiye’yi yaşanmaz, baskıcı ve kimsenin can ve mal güvenliği olmayan güvenliksiz bir ülke olarak anlattı. Türkiye’ye bir dış müdahale yapılmasını istedi.

Yine o dönemlerde bir adam vardı.

Adam dediğime bakmayın lafın gelişi. İşte o adamın adı Mahmut Nedim Paşa. Yani diğer adı ile;

Nedimof Paşa.

Rusya’nın İstanbul Sefiri İvan İgnatiyef’in kuyruğundan ayrılmaz, sarayda duyduğu ne kadar bilgi varsa gider o Rus’a haber verirdi.

İşte bu kılıksız şahsiyetsiz ve vatansız adam da, Rusya’ya Türkiye’yi can ve mal güvenliği olmayan tekinsiz bir ülke olarak anlatmış ve mümkünse Türkiye’ye bir askeri müdahale edilmesi gerektiğini tüm Avrupalı yetkililere iletmiştir.

Paşalık maaşını bu fakir milletin vergilerinden alan bu hainlerin maalesef ortak noktaları Türkiye’yi güvensiz, tekinsiz ve baskıcı bir yönetim tarafından idare edilen bir ülke gibi göstermeleridir.

Bu hainlerin bir adım ötesi de “İctihad”çı Abdullah Cevdet’tir.

O da;

Osmanlı erkeğini cılız ve güçsüz bulmuş, Türk ırkını gürbüzleştirmek için Avusturya’dan, Polonya’dan, Macaristan’dan “Damızlık” erkek getirilmesi teklifinde bulunmuştu.

İşte Kemal Kılıçdaroğlu’nun Alman dergisine verdiği bu sorumsuzca beyanat bana maalesef bu kötü hadiseleri hatırlattı.

Allah daha kötüsünden korusun.

 

 

 

 

Yorumlar3

  • murat 6 yıl önce Şikayet Et
    tarih boyunca içerde ve dışarda bu kadar düşmanı olan başka bir ülke olmamıştır,içerdeki düşmen zaten yeter,ama Allahın muradı artık bu milletin yükselmesini istiyor(inşallah),millet kendini düzelttiği müddetce kimse amacına ulaşamayacak...
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • bülent duman 6 yıl önce Şikayet Et
    ağzınıza sağlık demekki tarih tekerrür ediyor.kıskançlık haset insanı bitiriyor.bu tip insanlar hep var olacak
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • gülistan 6 yıl önce Şikayet Et
    dünyada yabancılar için en güvenli yerler arasındadır ülkemiz. cahiller bunu bilemezler belki
    Cevapla Toplam 3 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat