2. Dünya savaşı sıralarında Hitlerin propaganda Bakanlığınca profesyonel ekipler tarafından halkı etkilemek ve belirli bir hedefe kilitlemek üzere hazırlanan ve organize edilen psikolojik yönetim ve yönlendirme süreci olarak ilk defa bu yöntem kullanılmıştır.

Algı yönetimi bir merkezden belirlenen amaçları gerçekleştirmek, önceden tespit edilen hedeflere ulaşmak için uygulanan bir süreçtir. Türkiye’de ve dünyada bu süreç’in içinde ’’operasyon’’ diye tabir ettiğimiz terör, darbe, ayaklanma, iç savaş gibi hamlelerde kullanılmaktadır.

Algı yönetimi kavramı ilk olarak 1987 tarihli, ABD Savunma Bakanlığı Askeri Terimler sözlüğünde: “Duygu, düşünce ve nesnel düşünceyi etkilemek amacıyla dinleyiciye/dinleyiciden seçili bilgi ve göstergeleri işaret vermek ve saklamak için yapılan eylemler.” olarak tarif edilir

Türkiye ve Müslüman ülkelerde algı operasyonları gerçekleri ve darbeleri örtbas etmek, milleti aldatmak ve kandırmak şer güçlerin oyun ve hesapları doğrultusunda onları kullanmak için yapılan bir psikolojik savaş eşitidir. Algı operasyonlarıyla toplum mankurtlaştırılır ve kendi milletine, vatanına, öz değerlerine ve çıkarlarına karşı savaştırılır.

Mısırda seçilmiş Devlet Başkanı Mursi’nin Amerikan destekli darbeciler tarafından devrilmesi ve bu devrimin demokratik bir hak ve hukukmuş gibi dünyaya kamuoyuna tanıtılması bir algı operasyonudur.

15 Temmuz FETÖ darbesi ve darbecilerini şirin göstermek, bunların güya ‘’diktatör (!) Tayyip Erdoğan’ı devirmek için’’ darbe yaptıklarını, demokrasiyi kurtarmaya çalıştıkları yalanını batı dünyasına yaydıkları ve kamuoyunu yanılttıkları gibi.

Kendini tanıtmak, kendi doğrularını anlatmak, kavratmak vaatlerini, fikir ve düşüncelerini, plan ve propagandalarını duyurmak için yapılan sınırları belirlenmiş söylem ve eylemlerden ibaret propagandalar da algı operasyonu tarifinin içine giriyor.

Algı operasyonu; düşman ve hasımlarına zarar vermek ve yok edebilmek için her türlü ahlaksızlığı, yalan ve iftirayı üretmeyi meşru gören, hiçbir ahlaki ve hukuki sınır tanımayan, rakibi yıpratma ve alt etmek için bütün sınırları aşan ahlaksız bir savaştır.

Algı operasyonlarında daha çok kelimeler ve sloganlar kullanılır. Kelimeler veya sloganlar bazen silahlardan daha tehlikeli ve etkileyicidir. Etkili bir akıl kelimeleri şuuraltına sıkarak insanların zihinlerini vurup yaralayabilir veya teslim alabilir. Böylece istediği hedefe de ulaşabilir. Hatta insanları kitleler halinde istediği yönde hareket ettirebilir.

Bugün Türkiye’de Cumhur Başkanı Erdoğan ve Türkiye’ye karşı batılı emperyalist güçlerin şimdiye kadar yaptıkları, şu anda da yapmaya çalıştıkları milletimizin kafasında var olan olguları yıkarak yerine batının kurguladığı algıları getirmek, her türlü yöntemi deneyerek iktidarı etkisiz hale getirmek, her türlü ahlaksız yöntemle Erdoğan’ı yıkmak ve devlet yönetimini kendi uşaklarına teslim etmektir.

Algı operasyonları daha çok medya aracılığı ile yalan haber yayarak yapılmaktadır. İnsanımızın zihinleri bulandırılarak batının yalan ve propagandalarına kanması ve inanması hedeflenmektedir. Artık savaşlar cephelerde değil klavyelerle, tuşlara basarak, medya aracılığı ile yalan üretme makineleriyle, internet vasıtasıyla yapılmaktadır.

İslam ve Türkiye düşmanlarının ürettiği yalan ve iftiralara karşı uyanık olmak, onlara karşı gereken tavır ve davranışı göstermek millet olarak hepimizin öncelikli görevidir. Korkulu rüya görmektense uyanık kalmak uyumaktan daha iyidir.