Katar boykotunun tarihi kökleri

.

  • GİRİŞ16.06.2017 07:08
  • GÜNCELLEME19.06.2017 08:26

Her milletin kendi din, kültür ve tarihi köklerine dayanan adet ve geleneğinden kaynaklanan  ahlaki, kültürel, siyasi davranış ve duruş biçimleri vardır. Milletler yaşadıkları sürece bu anlayışları içlerinde bazen iyi, bazen kötü bir huy olarak taşırlar. Buna halk arasında o milletin sütü, damarı, asaleti de denir.

Türklerin örf, adet ve geleneklerinde nasıl hala şamanizme dayanan örf, adet ve gelenekler varsa, bunlar bu zamana kadar millet ile birlikte yaşayarak gelmişse Arapların veya başka milletlerin de durumu aynıdır.  

İslamın ilk tebliğ edildiği Asrı Saadet yıllarında cahiliye arapları peygamberimize ve onun insanlara tebliğ ettiği İslam dinine, o dinin hayat tarzına ve inanç kurallarına, ona inanan müslümanlara karşı en acımasız bir boykotla karşılık vermişti., Müslümanları çoluk çocuk, büyük küçük, yaşlı kadın demeden yerleşik hayattan ve toplumdan koparmaya, izole etmeye ve yeni gelen dinden uzaklaşmaları için yapılmıştı bu boykot.

Bugün Suudi Arabistan ve Mısır başta olmak üzere bir takım kabile devletlerini de peşlerine takan ABD uşağı Suudiler kendi öz kardeşleri olan Katar halkına karşı bir kuşatma ve izelosyon hareketi içindeler. Bunlar kendilerini ne acıdır ki Amerika ve İsrail’e piyon olarak kullandırıyorlar.

Müslüman Katar halkına karşı topyekün bir boykot, ekonomik bir savaş ilan ederek, onları  aç susuz bırakıp dış dünyadan izole ederek cezalandırmak isteyenler ataları cahili arapların Asrı Saadette müslümanlara karşı uyguladıkları boykotun aynısını yapmaktalar. Katar halkına karşı bu çağda aynı cahiliye mantığına dayanan cahili bir örf ve geleneği sürdürmekteler.

Bu boykot ne islama, ne insanlığa, ne vicdana, ne ahlaki değerlere, uluslararası hukuka ve teammüllere uymayan bir harekettir. Amerika ve Batı yandaşı sözde İslam devletleri halkın seçerek başlarına getirdikleri Mursiye karşı askeri darbe yapan Sisi’yi destekledikleri gibi bugün de aynı ahlaksızlığı tekrarlamaktadırlar.

Müslüman bir topluma yapılan bu boykat islam öncesi cahiliye örf ve adetlerine dayanan çağdışı vahşi bir geleneğin uzantısıdır. Bu barbarlığın başını her ne kadar ABD çekse de esas suçlular  Suudi yöneticileri ve çağdaş Mısır Firavunu Sisi ile bunların kuyruğuna takılan bir takım kabile devletlerinin sahte kahramanlarıdır.

Körfez kriziyle dünyanın gündemine oturan Katarı hizaya getirmek gasıp Suudi Kralının, fasık Körfez Emirlerinin ve Mısır diktatörü Sisi’inin ne haddi ve ne de hakkıdır. Onlar önce baskı ve zulüm altında yönettikleri ülkelerindeki insan hak ve hürriyetlerine kapıları açmalı, ABD’nin boyunlarına taktığı kölelik tasmasını çıkarmalı, ayaklarındaki esaret zincirlerini ve prangalarını kırmalıdırlar.

Bunlar bölgede islam düşmanı ABD’nin uşaklığını yaparak kendi halklarına zulüm ve işkence edeceklerine aynaya bakıp önce kendilerine bir çeki düzen vermeliler. İnsanlığın vicdanını kanatan kendi zulüm ve baskılarını sona erdirmeliler.

Teröre karşı Katar’ı veya başka bir islam ülkesini cezalandırmak ne Suudi, ne Körfez ve ne de Mısırın başında duran teröristlerin hakkı ve haddidir.

Katar vatandaşları ile diğer Amerikan kuklası kabile devletlerinde yaşayan müslümanları birbirinden ayırmak, aileleri bölmek, çocukları anne ve babalarından koparmak müslüman bir lider veya ülkenin yapacağı bir iş değildir.Bu bir insanlık suçudur. Böyle bir vahşiliğin hiçbir dinde, kültürde, gelenekte, adette ve hukukta yeri ve yurdu yoktur.

ABD Başkanı Trump Suudilerle yaptığı 380 milyar Dolarlık, şimdi de Katar ile imzaladığı 12 milyar dolarlık silah satış anlaşmasından sonra Suudiler, Mısır ve Körfezin uşakları efendilerinin kendilerine verdiği görevi hakkıyla yerine getirmenin gurur ve huzuru içinde olabilirler.

Trump bir yandan tavşana kaç, diğer taraftan tazıya tut politikasını izlerken kendi ticaretini yaptı, çıkarlarını korudu. Acaba Suud’lu uşaklar ve Mısır’lı diktatör taslağı dünya çapında nefret ve müslümanlara karşı yaptığı ihanetten başka ne kazandılar?

Allah hainleri sevmez. Hiçbir hain yaptığı ihanetin bedelini kolay kolay ödeyemez. Bu boykot ihanet boykotudur.

Arif Altunbaş, Haber 7


 

                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                   

 

 

Yorumlar4

  • Hikmet 6 yıl önce Şikayet Et
    Başta Suud rejimi olmak üzre Arap Ülkelerinin büyük çoğunluğu ABD ye yaranmak konusunda birbirleriyle adeta yarışıyorlar...Mekkede'de tecrit edilmiş Müslümanlara benzettiğiniz Katar'da ABD den 12 milyar dolarlık silah satın alıyor..bunların birini diğerine tercih ederken temkinli olmak lazım...
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Hasan Kul 6 yıl önce Şikayet Et
    Yazı da ortada bir tercih edilen bir taraf söz konusu değil. Arada ezilen ve hiç yere tecrit ve linç edilmek istenen masum müslümanlar var. Rejim olarak ikisi de krallık ve ikisinin de birbirinden farkı yok. Katara karşı uygulanan ambargodan Katarlı müslümanlar zarar görüyor netice de.
    Toplam 2 beğeni
  • Zafer 6 yıl önce Şikayet Et
    Evet, bu boykot cahiliye dönemi boykotuna benziyor.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Yaren 6 yıl önce Şikayet Et
    Allah islam aleminin yardımcısı olsun Hayırlı Cumalar dua ile
    Cevapla Toplam 2 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat