Düşmanlık, yeryüzünde huzursuzluk çıkarmak, kardeşin kardeşi katletmesi ilk insan ve ilk peygamber Hz. Ademin oğullarıyla başlar.

İyilik ve kötülüğe meyyal olma özelliği insanın genlerinde ve yaratılışında vardır. İnsan, yaratılış amacı ve istikametinden sapınca yaratan insanlara Hakkı ve hakikati bulabilmeleri için peygamberlerini göndermiştir.

Düşmanlığın ve dostluğun tarihi insanlığın tarihi kadar eskidir. İnsanlık var oldukça bu iki özellik insanla birlikte var olacak, gelecek zamanlara ve kuşaklara taşınacaktır.

Nemrut’un İbrahim’i yok etme savaşı, Ebu Cehil’in Hz. Muhammet’e hayat hakkı tanımaması, Roma’lının Hz. İsay’ı öldürmeye kalkması, haksızlığın, hak yemenin, zulmetmenin, insan öldürmenin ilk temsilcisi katil Kabil ruhu insanın bir tarafında hep saklı kalacaktır.

Haçlıların ve Yahudilerin İslam ve Müslüman düşmanlıklarının altında Kabilin bu habis ruhu yatar.Yani; Vahyi zamana ve mekana, insana ve eşyaya hakim kılmak isteyenlerle ona karşı mücadele edenlerin savaşı hep var olacaktır.

Batı medeniyetinin çocuklarının İslam ve müslüman düşmanlığı insanlığın  başlangıçından beri süregelen Habil ve Kabil savaşının bir uzantısıdır. Tarihin başlangıcıyla var olan bu anlayış, insan var oldukça var olacaktır.

Musa ile Firavun, İbrahim ile Nemrut, Romalıyla gerçek İsa taraftarları, Vahyin son temsilcisi Hz. Muhammet inancı ve bu inanca sahip olanlar ile buna karşı olan cahiliye taftarları arasında tarihin her döneminde bu savaş hiç durmadı ve hiç durmadan da devam edecektir.

Batılıların Türkiye düşmanlığı 1071 de Alpaslan ve ordusuyla Anadoluya hakim olmaya başlayan İslam düşüncesi ve müslümanların varlığından duyulan rahatsızlıkla başlar. Yani; bunlar bir ırka, bir millete düşman değiller İslamın ve İslam medeniyetinin temsilciliğini, bayraktarlığını yapan Türke ve Türkiyeye düşmandırlar.

Vahiy çizgisinde yürümek isteyen Selçuklu ve Osmanlıya düşmandır Kabilin ve Kabil soyluların çocukları bunun için... Bütün Haçlılaların birleşerek içerden ve dışarıdan Osmanlıyı yıkmaları bunun içindir. Ülkemizde 90 yıllık Cumhuriyet Tarihinde hiç yoktan var edilen İslam ve Müslüman düşmanlığı, medeniyetimiz ve kültürümüzün imha edilmek istenmesi bunun içindir.  Tarihimizi 1923 ile başlatmak isteyen ve bunu zorla ve zorbalıkla millete dayatanlar Kabil soylu mankurtların uşakları sahte kahramanlardır. 

Avrupa, Rusya ve ABD bizimle hiçbir zaman dost olmamıştır bunun için.Avrupa Birliğinin Türkiyeyi ortak olarak almamakta direnmesinin de altında bu sebep yatar.

Son olarak; NATO’ da 60 yıllık müttefikimiz diye yere göğe sığdıramadıkları iki yüzlü Amerikanın son yaptıkları ama asla son bulmayacak alçaklıkları, kalleşlikleri, düşmanlıkları Türkiyenin islam aleminin lideri olmaması içindir.

Onların bizimle olan düşmanlıklarının insanlık tarihi kadar geçmişi ve insanlık tarihi kadar geleceği vardır.  Papaz, Dolar, Trump, CİA, İMF, Pentogon hepsi birer sudan bahaneden ibarettir. Kuzu ve Kurt hikayesinde olduğu gibi.

Dün ve  bugün gelişen olaylara Tarih bilinci ve gerçekleriyle bakar ve buna göre karar verir, hareket edersek tarihe yön verenlerden olur, geleceğimize kendimiz karar verir, tarihimizi kendimiz yazarız. Yoksa; biz de Tarihe yön verenlerin, tarih yazanların elinde figüranlık yapmaya devam ederiz.

Tarih; tekrarlanan yanlışlarımızın özeti, tecrübe ve birikimlerimizin harmanıdır. Bu bilinçle gelecek zamanlara ve ufuklara açılmak ve kurulmak zorundayız.

Arif Altunbaş, Haber 7