Havf ve Reca

.

  • GİRİŞ10.04.2020 09:32
  • GÜNCELLEME13.04.2020 08:14

İnsan için korku ile ümit arasında yaşamak hayata tutunmak için mücadele etmenin en güzel yollarından biridir. Korkmak tüm canlılara ait bir duygudur. Ümit ise; insanın kendini savunma ve hayatta kalma mücadelesini ortaya koyma duygusudur.

 

 

İslami düşünce ve bakış açısından korkulacak ve ümit bağlanacak tek merci Allahtır.. Bütün zorluklar, musibetler, sıkıntılar, sorunlar insanın kendi yaptığı yanlış ve hatalardan kaynaklanır. İnsan ve toplum olarak herkes kendi ektiğini biçer, başına ne gelirse kendi yaptıklarından dolayı gelir.

İşte, hayat bunun için; korku ve ümitle birlikte süren ve sürmesi gereken (Havf ve reca ile) bir yolculuktur.İnsan koktuklarından emin olmak, umduklarına kavuşmak için Allah'ın kendisi için çizdiği sınırlara ve hukuka uymak, yaratanın kırmızı çizgilerine dikkat ederek hayat koşusunu sürdürmek zorundadır. Bu sınırları aşıp çiğneyince mal mülk, makam mevki, şan şöhret, evlat aile kendisi için birer felakete dönüşür. Allah'ın sınır ve ölçülerini tanımayanların elinde bilimsel ve teknolojik gelişmelerin, bilgi ve deneylerin eriştiği akıl almaz neticeler inançsız insanın elinde ölümcül bir silaha ve katliam aracına dönüşür.

 

 

Her türlü icatlar ve buluşlar Allahın insana verdiği akıl ve zeka nimetinin ürünüdür. İnsan bu ürünleri iyiye kullanırsa; iyi bir iş yapmış olur, kötüye kullanırsa; insana, hayvana, çevreye kısaca; yaratılan her şeye, tüm evrene zarar verir. İnsan yaratılışta kendisine verilen insani değerleri kaybettiğinde kendi felaketini kendisi hazırlar, kendi cehennemine kendisi odun taşır, kendi belasını kendisi bulur, kendi dünyasını kendisi karartır.

Ay, güneş, dünya, gezegenler, yıldızlar ve tüm  kainat alemi içinde var olan ve insan aklını durduracak kadar koskoca bir alemin bir yaratıcısının ve tüm bunları yöneten bir gücün olduğunu inkar edenler için Allah ;’’ Onların gözleri vardır görmezler, kulakları vardır duymazlar, kalpleri vardır hissetmezler’’ diyerek her çağda ve zamandaki inkarcı ve yalancıların varlığından  bahseder. Ki,insan olarak şaşırmayalım, onlara kanmayalım, onları kendimize önder ve rehber edinmeyelim,onları yönetici olarak başımıza getirip kendi irademizle kendi belamızı bulmayalım diye.

Bugünlerde bütün dünya Corona virüsünün korkusu ile evlere kapandı. Virüsün ortaya koyduğu felaketler ve ölümlerle yatıp kalkıyor. Unutmayalım ki, bu virüs uzaydan gelmedi içimize…1. ve 2.Dünya savaşını çıkaran aç gözlü devletlerin kendi aralarındaki restleşmenin daha ödenmemiş faturasının bir sonucu olarak bu virüs, 3. Dünya savaşının küçük bir provası niteliğindedir. Bu Allah'ın hukukundan uzaklaşan, kendi hırs ve gücünü ilahlaştıran vahşi batı uygarlığının nasıl tehlikeli bir çöküşte olduğunun bir göstergesidir. Bilim ve teknolojiyi kötüye kullananların rakiplerine diz çöktürme ve kendi ilahlaştırdıkları menfaat ve çıkarlarına teslim olmaya zorlayan bir biyolojik savaştır bu. Bu savaş; ‘’Ben dünyanın jandarmasıyım, astığımı asar, kestiğimi keser, istediğimi istediğim gibi yaparım. Dünyayı istediğimi gibi yönetir, yönlendirir ve şekillendiririm’’diyen süper aciz güçlerin savaşıdır.

Müslümanlar olarak biz bu savaştan en az kayıp vererek, en fazla dersler çıkararak bilinç ve düşüncelerimizi, ekonomi ve dayanışma duygularımızı, siyaset ve stratejilerimizi bu virüs savaşının fırtınası sonrası oluşacak sessizliğe göre hazırlamalı ve ayarlamalıyız. Bu bela baştan savulduktan sonra, yeni bir dünya kurmak için insanlık farklı bir kulvara yöneleceğini unutmamalıyız.

Bugün;bu zorluk ve sıkıntlara karşı korkmadan, ümitle savaşanlar, yarın; dünyayı yöneten müstekbirlerin karşısında cesaretle, daha güçlü ve dik durarak, ‘’Dünya 5’ten büyüktür’’ diyecek, dünyayı yönetenlerin yuvarlak masasına yumruğunu daha kuvvetli vuracaktır.

Sakın ha, sakın unutma Türkiyem! Ülkendeki yerli münafıkların, süper güçlerin taşeronu olan siyasetçi, ekonomist, akademisyen, yazar, sanatçı vs. iki yüzlü yalancıların-Allah korusun- ellerine bir fırsat geçerse, Türkiye ve Müslümanlar için Corona virüsünden daha tehlikeli bir virüs haline geleceğini,sakın! Ama, sakın UNUTMA!

Yine unutma ki! Allah'ın güçü ve kudretinin küçük bir virüs ile insanlığın  sonunu getirecek güçte olduğunu sakın ha, sakın unutma! Hiç ölmeyecekmiş gibi; bir ümitle, yarın ölecekmiş gibi; bir korkuyla müslümanca yaşamaya ve mücadele etmeye devam et!

Arif Altunbaş, Haber 7

Yorumlar3

  • Arif KARAHAN 4 yıl önce Şikayet Et
    Teşekkürler... bütün yazılarınızda iman ve yürek dersi var. Allah razı olsun hocam.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Zafer 4 yıl önce Şikayet Et
    Bizi Kur'ani anlayış ekseninde düşündürmeye yönelten ve uyaran yazınız için teşekkür ederim Arif Ağabey...Allah razı olsun. Kaleminiz daime onurlu ve dik dursun!
    Cevapla Toplam 6 beğeni
  • İlhami 4 yıl önce Şikayet Et
    Meva görelim neyler, neylerse güzel eyler.
    Cevapla Toplam 6 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat