Dehşet içindeyiz.

  • GİRİŞ27.07.2017 08:59
  • GÜNCELLEME27.07.2017 08:59

Türkiye'nin hava savunma zafiyeti vardı. Suriye'de tehditlerin arttığı günlerde NATO sınırımıza hava savunma sistemi olarak Patriot rampaları kurulmuştu. Almanlar da Patriot füzeleri ile gelmişti. Ancak Berlin'de Türkiye aleyhtarlığının tavan yapması, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a saldırıların tüm ekranları ve gazeteleri kaplayarak Merkel'i bile iç sayfalara iter hale getirmesi sonucu o rampaları kaldırıverdiler.
Onlar isterse hava savunma güvenliğimiz sağlanıyor, istemezse kaderimize terk ediliyorduk.
Türkiye'de yıllarca kurdukları sistem buydu. Siyasetten ekonomiye kadar her alanda olduğu gibi, askeri güvenliğimiz konusunda da bizi BATI'ya muhtaç hale getirmişlerdi.
Çünkü yıllarca bu ülkede gerçek bir lider yoktu. Başbakanlar ya NATO ve ABD darbesiyle o koltuğa oturuyor ya da darbe sonrası istediklerine siyasi parti kurdurup yol veriyorlardı. "Amerika ile kavga mı edeceğiz? Bunu yapacak gücü olan varsa gelsin bu koltuğa otursun. Yerimi vermeye hazırım" diyen Başbakanlarla yönetildik. Günümüzde ise tarihimizde ilk defa bağımsız hareket etmeye başladık.
Bunun bedeli vardı ama siyasi idare ilk kez bunu göze alarak dik durmaya, kendi kararlarını almaya başladı. Füze sistemleri kuracağız dedik ihale açtık. Avrupalı, Amerikalı ve Çin firmaları ihaleye girdi.
Avrupa ve Amerika'dan "Türkiye füze teknolojisi üretemez. Bunun kodlarını vermeyiz" direnişi geldi. Çin ise teknoloji paylaşımına hazırdı ve en iyi teklifi verdi.
Ancak "MÜTTEFİKİZ" diyenler ortalığı ayağa kaldırdı. Müttefiklerine PKK ile saldırıp Kobani olaylarını ve 50 kişinin ölümünü tezgahladılar. Müttefik müttefike terörist saldırtır mıydı?.. Evet bunlarda bu sahtekarlık vardı. Şimdi Rusya'dan S-400 füzelerini alıyoruz. Hava savunma sistemini kuruyoruz.
Patriotlar 20-40 km menzile sahipken S-400'ler bunun 10 katı menzile ulaşabiliyor.
Yani Rusların sistemi en iyisi... İki rampa Rusya'da, diğer ikisi Türkiye'de üretilecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmelerin olumlu sonuçlandığını açıkladı. Buna karşılık Amerika Genel Kurmay Başkanı Dunford'tan "Endişeliyiz" açıklaması geldi.
Bir NATO ülkesi nasıl Rusya'dan füze sistemi alırmış? Ortak tatbikatlarda nasıl entegre edilecekmiş? Falanmış, filanmış. NATO üyesi Yunanistan'dan tutun, Bulgaristan ve Macaristan'a kadar önüne gelen S-400'leri alıyor. Kimse endişe duymuyor. İş Türkiye'ye gelince ABD'li General kaygı duyuyor. Hem Türkiye'nin istediği hava savunma sistemini kurdurmuyorlar hem de başka yerden alınca kaygı duyuyorlar. Evi yaptırıyorlar, çatısını kondurmayıp açık bırakıyorlar.
Emekli General Nejat Eslen'e sordum dün.
Bu ikiyüzlü tavır ne anlama geliyor diye.
Paşa öfkeliydi. "Bu bir siyasi karardır. ABD'li General Dunford haddini bilsin. Türkiye'nin aldığı siyasi karar konusunda konuşmaya hakkı yok" dedi. Amerika bir silah veya füze sistemi almaya, bir savaş gemisi yapmaya karar verse ne olur? Türk Generali "Türkiye endişeliyiz diye açıklama yapsa bu yakışık alır mı?" diye cevap verdi. Evet ABD Genel Kurmay başkanı Dumford "Müttefikiz" diyerek S-400 alıyoruz diye endişeli olduğunu söylüyor.
Peki biz ne olacağız? Biz "DEHŞET" içindeyiz "DEHŞET"... Müttefikinize, CIA'ya bağladığınız FETÖ ile darbe yaptırıp 250 kişinin ölümüne neden oluyorsunuz. Sonra o katilleri çiftlik saraylarda besliyorsunuz. Bir S-400 alıyoruz diye siz endişe duyuyorsanız, biz Türkiye'ye saldıran PPK'lı teröristlerle Suriye'de "MÜTTEFİK olduğunuz için hangi kelimeyi kullanacağız? Çünkü bu durum dehşet ötesi değil mi? Ankara ile hareket etmek yerine terör yuvası Kobani ile ittifak yapmak hangi müttefikliğin kitabında yazıyor? Yaptığınız tüm hamleler Türkiye'ye saldıranlarla ortak noktada buluşturuyor sizi. Sonra da "Eyvah Türkiye Atlantik Paktı'ndan Doğu'ya Avrasya'ya kayıyor" diye endişe ediyorsunuz? Doğu'dan trilyonlarca dolarlık pastanın paylaşılacağı İpek Yolu geliyor. Ve bu tarihi gelişmenin mutlaka uğramak zorunda olduğu memleket Türkiye... Jeopolitik önemi en büyük ülkeyiz üstelik. Oturmuş, "Bu yolu nasıl kontrol ederiz" diye düşünüyorsunuz.
Türkiye'yi yanınıza almak yerine insanlarımızı öldüren katillerle müttefik oluyor, Ankara'yı dışlıyorsunuz. Sonra da neymiş "Eksen kayması yaşıyormuşuz, endişelilermiş" beyefendiler. Bırakın ekseni adamın şaftı kayar bize saldıran teröristleri beslerseniz.
Kaydırağı koyan sizlersiniz! ABD Genel Kurmay Başkanı Dunford... Tekrarlıyorum;
Biz DEHŞET içindeyiz....

Takvim

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat