Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan, bir haftadır Karadeniz'deydi.

Rize, Trabzon, Giresun, Hopa'da son dönemlerin en önemli mesajlarını verdi. Dış ve iç olayların suratla seyrettiği, Suriye'de küresel güçlerin dans ettiği, Almanya'nın başını çektiği Avrupa'nın rezil çıkışlarının yaşandığı, Yeni Türkiye inşasının hayati kolonlarının yerine yerleştirildiği, NATO gladyosu Fetullah militanlarının gözümüzün içine baka baka yalan makinası oluşları sırasında Erdoğan'ın dış ve iç kulvarlara verdiği mesajlar çok önemli.

Cumhurbaşkanımızın öne çıkan mesajlarına tek tek bakalım...

SURİYE OKUMASI: "Fırat Kalkanı harekâtıyla Suriye'deki terör oluşumu projesinin kalbine soktuğumuz hançeri, yeni hamlelerle genişletmeye kararlıyız. Çok yakında bu konuda yeni ve önemli adımlarımız olacak.

Suriye'deki meselenin bir terör örgütüyle mücadele sınırlarının çok ötesine taştığı artık açıkça ortadadır." Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın söylediği yeni hamlelerin ne olabileceği içte ve dışta yeni rüzgârlara yol açtı. Bu sözlerin direkt muhatabı DERİN ABDPENTAGON'DU.
PKK-PYD'ye verilen silahlar sadece bugünün kullanımını aşarak, yarınlarda Türkiyemize çevrilecek oyunların alt yapısı özellikli.
Bu gelişmeleri, Erdoğan dikkatle izliyor.

Cerablus-Azez hattında, ABD-İsrail- PKK koridorunu parçalayan Erdoğan- Türk Devlet Aklı, şimdi, Afrin ve İdlip'te ABD'nin oynadığı oyunu paramparça etmenin arifesindedir. Türkiye, günümüzün Lawrens'i karanlık adam, MC GURK'un nefesini takip etmektedir.

PKK-PYD-Pentagon küstah oyunlarını anında okumaktadır. Pentagon-CIA'nin, Kuzey Irak Kürt bölgesinde bağımsızlık referandumu tezgahlarını bölgede yapılacak Amerikan yatırımları için yoğun çalışmalar yürütmesini çok iyi analiz etmektedir.

İÇ SİYASET: Cumhurbaşkanımız Trabzon'da NATO gladyosu Fetullah'ın MİT kumpasına karışan Almanya'ya kaçan Casus Can Dündar ve ceza alan CHP milletvekili Enis Berberoğlu ile ilgili, önümüzdeki günlere damga vuracak can alıcı bir mesaj verdi: "Bu zatın(Kılıçdaroğlu) karın ağrısı başka. En büyük ihanet suçlarından biri olan MİT TIRları davasıyla ilgili suçu sebebiyle cezaevine giren milletvekilinin durumu kendisini rahatsız ediyor. Sorun, bir milletvekilinin hapiste bulunması sorunu değil. Sorun bu işin ucunun nerelere varabileceğini biliyor olmasıdır."

TEŞKİLATA EN NET MESAJ:Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Ak kadrolara, yeni bir heyecan üflüyor. Metal yorgunluğuna neşter atıyor. Parti içi çekişmelerin, bir kazananı olmayacak kavgaların bir kenara bırakılmasını ve 2019'a odaklanılmasını gerçekleştiriyor.

Partiyi yeniliyor, dinamizm kazandırıyor, partinin toplumla daha candan bağ kurması gerektiğini hatırlatıyor. Bunu yapan lider, siyasete atıldığı günden bu yana Milletle hemhal olan, hemdert olan, iyi gününde, sıkıntılı gününden yanında olan bir lider olduğundan, AK Parti teşkilatının durumu iyice anlaması gerekiyor.

Erdoğan "DAVASI OLMAYAN AK PARTİ'DE OLAMAZ" diyor: "Bir kez daha altını çizerek ifade ediyorum; davası olmayan ve bulunduğu yerde milletimizin tamamını kucaklayamayan hiç kimse AK Parti'de yöneticilik yapamaz." Bu sözlerin sahibi Erdoğan bir dava adamıdır. Ülke, millet, büyük Türkiye ve İslam dünyası için kalbi atan liderdir.
Davaya gönül vermenin hayatiyetini vurgulamaktadır.

SONUÇ: Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan: 15-20 yıl öncesinin siyaset baronlarının tarzıyla AK Parti'de etkinlik kurmaya kalkan, karşısında bu kardeşinizi bulur.
"Görev alacak olanların, davanın ve milletin adamı olması şart" sözleri, tarihi gerçeklere ışık tutmaktadır.

Bu sözler bir taraftan, liderleri Cumhurbaşkanı olunca partileri dağılan rahmetli Turgut Özal'ın ANAP'ının ve Süleyman Demirel'in DYP'sinin kaderine işaret etmekte, diğer yandan, Ak Parti içinde SiYASET BARONU özelliği gösteren isimlere, "Aradan çekilin" demektedir.

BÜYÜL LİDER BÜYÜK DÜŞÜNENDİR..

Bülent Erandaç / Takvim