Perinçek’in iki maddelik Suriye planı

.

  • GİRİŞ26.08.2019 10:46
  • GÜNCELLEME26.08.2019 11:50

Hürriyet Gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök 17 Ağustos tarihli “Perinçek Esad’la o gizli görüşmeyi kimden öğrendi” başlıklı yazısında; bayramda Doğu Perinçek’le yapılmış bir mülakatı okumuş. Esed’dan davet almış, Şam’a gidiyormuş. Şunu soruyorlar:

 

 

“Türkiye Şam yönetimiyle görüşüyor mu?”

“Evet” diyor.

 

 

Peki bunu nereden öğrenmiş?

“Hem Tahran, hem Suriye yönetiminden hem de Türkiye hükümet çevrelerinden” diyor...

Peki kimmiş bu hükümet çevreleri?

“Sayın Tayyip Erdoğan” diyor...

Bizzat Cumhurbaşkanı’ndan öğrenmiş yani... Ertuğrul Özkök heyecan içinde ‘’Bu kritik günlerde Şam’a gönderilecek en iyi isim kim olabilir?” sorusuna “Suriye çok çok özel temsilcimiz olsa olsa Doğu Perinçek’tir” diye düşünmüş. Vakit geçirmeden Perinçek’i arayıp bu konuyu konuşmuş. Esad yönetimi Mayıs ayından beri bu çağrıyı yapıyormuş. İran üzerinden konuşuyorlarmış. Hatta bir plan üzerinde de anlaşmışlar.

Planın iki ana maddesi varmış:

BİR: Türkiye’nin kontrolündeki bölgelerde bulunan silahlı muhalif güçler silahları bırakacak ve teslim edecek.

İKİ: Esad yönetimi Suriye vatandaşı olan muhalifler için af çıkaracak.

Perinçek iddialı konuşuyor.

“İki taraf da bu görüşe yanaşıyor” diyor.

Aslında Türkiye’nin Şam ile ittifak kurmasını isteyen birçok parti lideri emekli üst düzey asker, yazar ve STK’lar var. Adeta iktidarı baskı altına almaya çalışan ‘’Şam ile ittifak kurun lobisi’’ oluşmuş diyebiliriz. Vatan Partisi Genel Başkanı Perinçek’i, Türkiye’nin, Suriye Rejimi ile masaya oturmasını isteyen en ateşli lider olarak tanımlayabiliriz. Kısa bir süre önce Perinçek Suriye konusunda flaş sayılabilecek açıklamalar yaptı. Türkiye’nin, Suriye’de Esed ile işbirliği yapması gerektiğini söyleyen Perinçek bomba bir iddiada bulunmuştu. Hükümet şimdiye kadar Esed yönetimiyle masaya oturmak istemese de Perinçek’e göre TSK’daki komutanlar da teröristlerin temizlenmesi için Türkiye’nin Esed ile birlikte hareket etmesi gerektiğini düşünüyor. Yine Perinçek’e göre Türkiye’nin geleceğiyle kimsenin oynamaması gerekiyor. Hükümet bir an önce Suriye’ye ‘Birlikte hareket edelim. Toprağınızı teröristlerden temizleyelim’ demeliymiş! Perinçek, TSK içinde bu düşüncede olan askerlerin isimlerini vermese de açıklamalarından bu askerlerin üst düzeyde ve muvazzaf subaylardan olduğu anlaşılıyor. Ayrıca bu açıklamanın hedefinin de kamuoyu olduğu izlenimini edindim. Zira böyle bir durum varsa Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan’ın bu konuda bilgisi olduğuna adım kadar eminim.

Benim kafamı kurcalayan asıl mesele yaklaşık 1 yıl önce ŞAM ile ittifak kurun lobisince bu konunun tekrar tekrar gündeme getirilme çabalarına Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan’ın “1 milyon vatandaşını öldüren katille neyi konuşacağız” yönünde net ve kesin cevabı karşısında Perinçek’in bu konuda Cumhurbaşkanımız ile birebir görüşüp görüşmediği konusunda tereddütlerim olmuştu. Bu konuyu araştırırken Perinçek katıldığı bir televizyon programında bu kez Cumhurbaşkanı Erdoğan ile hiç birebir görüşmediğini ancak yakın çevresi ile irtibat kurduğunu açıklamıştı.

Diğer yandan Perinçek’in iki maddelik planı Türkiye’nin Suriye politikasına ters düşüyor. Türkiye Esed’siz bir Suriye tezini savunuyor. Suriye Ulusal Ordusu(ÖSO) ise TSK ile birlikte savaşan meşru güçler olması nedeniyle ESED’in affı gibi bir durumu Türkiye kesinlikle kabul etmez. Zira Suriye Ulusal Ordusu Esed’in iddia ettiği gibi terörist bir yapı asla değil.

Mayıs ayından itibaren Esed’rejiminin Türkiye’nin İdlip’te kurulu 12 gözlem noktasına yaptığı saldırılar artarak devam ediyor. Soçi Anlaşması’na aykırı olarak yapılan bu saldırılara Rusya’nın zımni destek vermesi üzerine Türkiye İdlip’te Rusya ve Suriye’ye karşı yaptığı hamleler Suriye sorununa nihai bir çözüm bulunmadan Esed ordusunun İdlip’e hakim olmasına karşı durduklarını bu çerçevede rejimin ilerleyişini frenlemek istediklerini gösteriyor. Kuşkusuz, rejimin İdlib’i ele geçirmesi halinde Türkiye sınırına doğru muazzam bir göç dalgasının yaşanmasının önlenmesi de Türkiye için ayrı bir önem taşıyor.

Rusya’nın Suriye’nin Türkiye’nin gözlem noktalarını ve İdlip’te sivilleri hedef alan saldırılarına karşı Rusya’nın kayıtsız kalmasının nedeni, Türkiye’nin Fırat’ın doğusunda güvenli bir bölge kurulması için ABD ile anlaşmış olması diyebiliriz.

Yenişafak

Yorumlar2

  • tarık akın 4 yıl önce Şikayet Et
    abd ve israil politikalarının havuç ve sopa ile terbiye olunmayı şeref bilen kanserli hücreleri öyle istiyor diye, tükürülmeye layık olduğu için tükürüleni yalayacak değiliz elbet... Su durulmadan önce iyice bulanırmış. Hakla beraber olan yol kapanmaz ve hedefe elbet ulaştırır. EvvelAllah
    Cevapla
  • Barış 4 yıl önce Şikayet Et
    Konusacaksinizkardesim başka şansınız yok böyle abd israil politikaları ile bi yere varilmaz akıllı olun
    Cevapla Toplam 3 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat