Doğum Kontrolü; İhanet değilse ne?..

“Ulusumuzun sağlığının korunması ve güçlendirilmesi, ölümlerin azaltılması, nüfusun arttırılması ve bu suretle ulus bireylerinin dinç ve çalışma yeteneğiyle yetiştirilmesi gereklidir.”

  • GİRİŞ26.12.2014 07:44
  • GÜNCELLEME29.12.2014 08:05

Yukarıdaki sözler, Mustafa Kemal’in (Atatürk) 1920’de yaptığı bir konuşmadan alınma. (Tıpta Yenilikler, Eczacıbaşı İlaç Fabrikası Yayını, 1967)

“Milletimizi güçlü kılmak için, hem nüfus itibariyle daha çok genç nüfusa, dinamik nüfusa ihtiyacımız var. Hem de tabii ki yetişmiş nüfusa ihtiyacımız var. Bunu ihmal etmeyeceğiz. Muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmak istiyorsak bu milletin güçlü olması lazım. Ekonomide bir kaide vardır, 'genç, dinamik demek'. Bu ülkede yıllarca bir doğum kontrolü ihaneti yaptılar ve neslimizi kurutma yoluna gittiler. Neslin önemi, gücü, biliyorsunuz ekonomide olduğu gibi manen de çok önemli.”

Bu sözler de, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde yaptığı bir konuşmadan.

Kimin tarafından söylendiğini bilmeseler, girişteki sözlere çok bozulabilecek çevreler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ‘doğum kontrolü ihaneti’ vurgusu sebebiyle kızgınlıktan ne yapacaklarını şaşırdılar.

Uzunca bir süredir maruz kaldığımız ‘gerçek dışı algılar oluşturma çabaları’ sebebiyle, ülkemizde birçok konu halen aslında olduğundan başka türlü algılanmaktadır. Bunun neticesi olarak da, özellikle medya alanında gerçeklikle zerre kadar alakası olmayan bol miktarda çakma ‘kaziye-i muhkeme’, yani ‘kesin hüküm’ kullanılmaktadır.

Dile getirenlerin bile ‘aslında öyle olmadığını’ iyi bildikleri birçok yanlış, muhtemelen çok tekrar sebebiyle, söyleyenler tarafından da doğru imiş gibi kabul edilebilmekte ve tartışmalarda ‘kesin hüküm’ olarak kullanılmaya çalışılmaktadır.

Doğum Kontrolü meselesi de bunlardan birisidir. Batılı ülkelerin hatalarının farkına varıp, dönmeye çalışsalar da başarılı olamadıkları doğum kontrolü hakkında insanları uyarıcı konuşmalar yapılması, birilerini –nedense- çok rahatsız etmektedir.

Aile Planlaması ya da değişik isimler altında ve kısmi faydalarını içeren parlak sözlerle takdim ediliyor olsa da, esas olarak zaten yakın bir zamanda yerinde saymaya başlayacağı anlaşılan nüfus artışımızı iyice azaltmaya yönelik ciddi bir tuzaktır doğum kontrolü.

Cumhurbaşkanımızın, Başbakanlığı günlerinden başlayarak, konuşmalarında sık sık ‘her ailenin en az üç çocuk sahibi olması’ çağrısı yapması da, birçok Avrupa ülkesinin çok sonraları farkına vardıkları bu gerçeği erken tespit etmesiyle bağlantılıdır.

Detayları uzun olsa da, Doğum Kontrolü’nün ülkemizde 27 mayıs 1969 Darbesi’nden sonra uygulanmaya çalışıldığı ve 12 Eylül 1980 Darbesi’nden sonra da iyice yerleştiği gerçeği, konuyla ilgili çabaların esas hedefi hakkında bilgi sahibi olabilmek açısından yeterlidir.

Bizim darbelerle sokulmaya çalışıldığımız kulvara çok önceleri giren Avrupa ülkeleri, kat edilen mesafe sebebiyle, bütün uğraşmalarına rağmen artık geri dönememektedirler. Bazı Avrupa ülkeleri, 2050’den hemen sonraki yıllarda Müslümanların çoğunluk haline gelebileceğine dair hesaplamalar sebebiyle, ne yapacaklarını şaşırmış durumdadır.

Evlilik aleyhtarı, tek hatta hiç çocuk yanlısı, kürtaj taraftarı, sezaryen tutkunu, ‘vücudum benimdir’ goygoycusu ve her ağızlarını açtıklarında doğum kontrolü, aile planlaması gibisinden sözler söylemeyi itiyat haline getirmiş olanlardan bazıları ne yaptıklarının ve yapmak istediklerinin belki farkında olmayabilirler… Ama bunların çoğu, ne yapmak istedikleri konusunda herkesten çok bilgi sahibidirler, emin olun…

Yazıyı Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın naklettiği tavsiye ile bitirelim: “Beypazarı'ndan bir amcamın bana tavsiyesi var, diyor ki; bir olur garip olur, iki olur rakip olur, üç olur denge olur, dört olur bereket olur, gerisi Allah Kerim..."

Ekrem Kızıltaş – Haber 7

ekremkiziltas@gmail.com

Yorumlar2

  • bir vatandaş 9 yıl önce Şikayet Et
    Kendi neslinin düşmanı tek varlık insanoğlu. en aşağılık insanlık düşmanları türkiyede de yaşıyor ne yazık ki. 1974 yılı yahudi kissinger'in soykırım planını inceleyin. DOğum kontrol yöntemleri ve gıda terörü ile soykırım planını o yıl hazırlamışlar. NSSM 200 projesini araştırın. CUMHURBAŞKANIMIZ SONUNA KADAR HAKLI
    Cevapla Toplam 6 beğeni
  • azcik ne soyledigimizi bilsek 9 yıl önce Şikayet Et
    Gelecegimizden endiseli kasos bi ulkede yasiyorum.sarayda degil!!!
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat