Ancak 7 Haziran Genel Seçimleri, şimdiye kadar yapılan bütün seçimlerden çok daha farklı bir öneme sahip.

Bu önem, özellikle de muhalefet partilerinin propagandalarında kendisini gösteriyor.

Farkında olmalısınız, muhalefet partilerinin tamamı, bildik söylemleri yerine, -çoğu zaman birbirini andıran- değişik bir dil kullanıyorlar artık.

Tamam, emekli maaşları, asgari ücret, işsizlik ve benzeri hususlarda uçuk-kaçık rakam ve oranlar telaffuz edip; çoğu AK Parti’den aşırma, seçim otobüslerinin arka odalarında üzerinde oynandığı için de ‘fizibıl’ olmaktan çıkan projelerden bahsediyorlar…

Ama sizce de bütün bunlar, 2019 seçimlerinin daha şenlikli geçeceğinin müjdesi değil mi, en azından?

İrtica yaygaralarının, bir yandan çağın yüzkarası yasaklara kol kanat gerenlerin attığı çağdaşlık nutuklarının, katı laikçiliğin yanında, içi boşaltılmış milliyetçilik söylemlerinin ve tabii anlamını yitirmiş mağduriyet edebiyatının karşılığı kalmadığının nihayet farkına varıldı demektir bu.

Muhalefet partilerinin yıllardır söylediklerini terk edip, insanımızın teveccühünü kazanabilmek maksadıyla ekonomik refahı temel alan vaatlerde bulunmaya başlamış olmaları, ciddi bir gelişmedir. 

Temelde birbirine çok benzer olup, detaylarda farklılıklar gösteren vaatlerin kaynakları konusunda çalışmaya vakit bulamadıkları aşikar olsa da, muhalefet blokunun da Türkiye’nin daha da gelişmesi ve ilerlemesi gerektiği hususunda iktidar partisi ile hemfikir olduğunu söyleyebiliriz artık.

Gelişme, ilerleme ve çok daha ileri noktalara gidebilme konusunda muhalefetin ne kadar istekli olduğu konusunda gündeme getirilebilecek bazı şüpheler olsa da, milletimizin 30’lu, 40’lı ya da 90’lı yıllara hasret duymadığını anlamış oldukları da kesin.

Şimdilik hazinede birikmiş olanı nasıl harcayacakları konusuna çalıştıkları, dolayısıyla nasıl kaynak bulabileceklerine kafa yormadıkları belli. Ancak, 7 Haziran’da sadece vaat etmenin para etmediğini görüp, 2019 seçimlerine kadar, nasıl kaynak bulunabileceği konusunda derslerine çalışacakları da, nerdeyse kesin gibi.

Gerçi, AK Parti iktidarının o zamana kadar sağlayacağı gelişmeler sebebiyle, onların bu gün uçuk olarak değerlendirilen vaatlerinin birçoğunun gerçekleşmiş olacağı da, kesin. Ancak muhalefetin de vaatlerini rakam değil oran olarak ele alacağını farz etmemiz gerekiyor.

Yani, emeklilere 14 maaş ya da iki ikramiye verme, asgari ücreti mevcudun en az bir buçuk katı yapma, işsizliği tamamen ortadan kaldırma, memlekette yoksul bırakmama ve benzeri vaatlerin karşılığının nasıl bulunacağı üzerinde 2019’a kadar kafa yorarlarsa, bundan memleketin kazançlı çıkabileceğini söyleyebiliriz.

Tabii bu süreç içerisinde, netice getirmeyen boş işlerle neden uğraştıkları, milletimizle hakikaten bir ve beraber olabilme konusuna neden kafa yormadıkları gibi hususlarda, bir tür özeleştiri yapmaları da ihtimal dahilinde.

O zaman, seçim bildirgesinde farklı meydanlarda farklı şeyler söyleme; memleketin doğusunda başka, batısında başka türlü konuşma gibi alışkanlıklarını da terk etmiş olacaklardır belki.

Siyasetin kendi içinde ayrı bir mantığı olduğu ve dışarıdan yönlendirmelerin işe yaramadığını da nasıl olsa Haziran seçimleri kendisine göstereceği için, muhalefetteki her bir partinin bu memleketin partisi olma özelliğini kazanma yolunda da mesafeler alabilmesi, belki de en önemli husus…

Evet, şurası açık; 2019 seçimleri, nasipse hakikaten çok şenlikli olacak…

Ekrem Kızıltaş – Haber 7

ekremkiziltas@gmail.com