Safını belirlemek…

  • GİRİŞ23.01.2016 09:27
  • GÜNCELLEME25.01.2016 08:13

İsterseniz neler yaşanabileceği konusunda siz de kafa yorun. Ama bana kalırsa eğer 7 Şubat ve 17-25 Aralık olmasaydı, paralel medyanın imzacıların tamamını ve onlara destek sadedinde açıklamalar yapanları boy hedefi haline getireceği kesindi. Aynı kesim, emrindeki polisler ve yargı mensupları ile harekete geçerek, herhalde oldukça şenlikli günler yaşatırdı memlekete. Toplu gözaltılar, tutuklamalar, açılan davalar da birbirini izlerdi...

Ama şimdi görüyoruz ki, vaktiyle şiddetle üzerlerine gittikleri terör örgütü ve onunla beraber hareket eden siyasi yapının tartışmasız destekçisi haline gelmiş durumda Paralel Yapı. Halen kendileri ile beraber olan insanların neler düşündüğünü bilmiyoruz. Paralel Örgüt mensuplarının bu durumu, yani kendilerine destek olmakta devam eden insanların ne düşündüğünü kaale alıp almadığını da. Ama, dün aman vermez düşman gibi gözüktüklerine karşı bugün şefkatli bir koruyucu kesildiklerinin farkındayız…

Özellikle de son birkaç sene içerisinde meydana gelen gelişmeler sebebiyle, kimin hangi sebeple nerede durduğu çok karışmış durumda. Kelimenin tam manasıyla ‘safların oldukça karışık olduğu’ bir dönem yaşıyoruz. Uzunca süreceği anlaşılan bu dönemi yaşıyor olmamızın temel sebebi, ilgili aktörlerin çoğunun "Ehemmi mühimme tercih etmek" konusuna gereken ehemmiyeti vermiyor oluşları denilse yeri.

Sözün gelişinden ne demek istendiği anlaşılsa da konuyu şöyle açalım: Mühimin önemli manasına geldiğini hepimiz biliriz. Ehem ise ‘en önemli’ manasına gelir. Sözden kasıt ise, herhangi bir meselede öncelikle en önemli olanın ele alınması ve bundan sonra önemli olana bakılmasıdır.

Türkiye’de yaşanan birçok olayla ilgili olarak, insanların ehem-mühim arasında tercih yapmakta zorlanmaları sebebiyle ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Mesele vatansa gerisi teferruattır sözünü her bir ferdinin kabul edeceği kesin olan vatandaşlardan bir kısmı, tartışılan şeyleri kavrayamıyor oldukları için olsa gerek, teferruat olanı önemsiyor ve bu arada ehem olanı, yani vatanı ikinci sıraya koyabiliyorlar. Konu ile alakalı en önemli sıkıntı da, ehem mühim ayırımı yapmakta zorlananların çoğunluğunun aslında bu konuyu çok iyi bilmeleri gerekenler arasından çıkması.

Müşahhas bir konu üzerinden gitmek gerekirse, Suriye örneğini verebiliriz. Bölgemizde yaşanan gelişmelerin seyrinin daha da hızlanmaya başlayacağı günlerdeyiz. Malum, Suriye’nin geleceğini ilgilendiren görüşmeler önümüzdeki Pazartesi günü Cenevre’de başlayacak. Görüşmelerde taraf olarak masaya oturacak birçok ülke olacağını ve bunların her birisinin kendi menfaatlerini önceleyerek meseleye yaklaşacağını biliyoruz. Suriye’nin geleceği konuşulacak olsa da, ülkelerin bir alamda bu ülkede ve bölgede bundan sonra ne kadar etkin olabilecekleri temelinden hareket edecekleri, kesin…

Ülkemiz vatandaşı olup kendilerini iktidar karşıtı bir pozisyona yerleştirenlerin, Cenevre görüşmelerinde Rusya ve İran’ın mı, yoksa Türkiye’nin dile getireceği tezleri mi daha sıcak karşılayacakları, meselenin en önemli noktalarından birisi. Hepsi de kendi menfaatlerine dayalı çeşitli sebeplerle Esad’ı destekleyen bu iki ülkenin, 400 bine yakın insanın katledilmesi ve milyonlarcasının mülteci haline getirmesine bakmadan rejimi destekleyecekleri, açık. Ve bu iki ülkenin rejime yönelik desteklerine sıcak bakacak içimizden kişilerin, bunu sadece ülkemizdeki iktidara muhalif olmakla izah etmeye çalışacakları da…

İşte o zaman, ehemmi mühimme tercih edip etmeme konusu karşımıza çıkıyor demektir. İçimizden birilerinin bu durumda takınacakları tavır, iktidar karşıtı olmak niyetiyle çıktıkları yolda netice olarak Türkiye karşıtı haline gelip gelmediklerini gösterecek… Cenevre görüşmelerinin, Suriye’nin geleceği konusunda ne gibi neticeler sağlayacağını hep beraber göreceğiz inşallah. Ama birçok insanın safını belirlemesi konusunda turnusol kağıdı görevi göreceği, kesin…

Ekrem Kızıltaş – Haber 7

ekremkiziltas@gmail.com

Yorumlar1

  • abdullah 8 yıl önce Şikayet Et
    herkes safını belirledi zaten son seçimlerde..hainlerin yanında olanlar ve olmayanlar..çünkü son seçimler partilerin iktidar olma seçimi değildi.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat