28 Şubat’ta kabus mu görmüştük?..

  • GİRİŞ23.04.2016 10:38
  • GÜNCELLEME25.04.2016 07:27

Mensup olduğu çevrelerin beklediği ve tabii ki 28 Şubat mağduru olanların da tahmin ettiği gibi. Dediklerinin özeti şu: 28 Şubat sıradan bir tarihti ve 28 Şubat ismi ile anılan süreç de eninde sonunda basit bir olaydı… 

Hani uzak bir tarih olsa ve o dönemi canlı canlı yaşayanlar aramızda olmasalar, ‘galiba 28 şubat Süreci konusunda birileri epey mübalağa etmiş’  denilebilecek şeyler söylemiş Mesut Yılmaz. Artık mecburiyet mi, topu taca atmaya çalışmak mı ya da başka bir şey mi, bilinmez. Ama herkesin bildiği, kendisinin ise çok iyi bildiği hususlarda bile sadra şifa tek kelime bile sarf etmemiş. 

Şikayetçi avukatlarından Namık Kemal Urhan’ın Mesut Yılmaz’ı dinlerken söylediği: "Tanık, gönül isterdi ki tarihe de tanıklık etsin, ama görüyorum ki bundan kaçıyor" şeklindeki sözler, olan biteni çok güzel izah ediyor aslında.

Refahyol Hükümeti’nin istifa etmesi için bildiği herhangi bir baskı söz konusu değilmiş Mesut Yılmaz’ın. Yani Sincan’da yürüyen tanklar, Silahlı  Kuvvetler mensubu  birilerine atfen manşetlere çıkarılan ‘gerekirse silah kullanırız’ ve benzeri manşetler, vukuatı adiyeden Mesut Yılmaz’a göre.
DYP’den istifa eden ve ettirilen milletvekillerine değil, etmeyenlere şaşırdığını söylemiş, mesut Yılmaz. O istifaların perde arkasında tehdit, şantaj olduğunu ve bunların yetmediği noktada benzin istasyonu veya tavuk çiftliği hediye edildiğini, bazılarının da nakit çalışmayı tercih ettiklerini bilmiyor olmalı. O dönemde işlerin nasıl yürüdüğünü TBMM’nin berberi bile biliyordu oysa. 

Genelkurmay’ın Brifingleri aslında ‘kamuoyunu uyarmak’ içinmiş Yılmaz’a göre. Ama bunu yaparken yanlış yanmışlar. Bunu şöyle ifade ediyor: “Hakimleri çağırarak brifing vermek yanlıştı. Çünkü hakimler neticede Türkiye'de karar verecek son mercidir. Tabii üniversitelere falan belki mazur görülebilir ama basını, hakimleri oraya davet etmeleri ve bu konuda brifing vermeleri yanlıştı.”

Ancak bu sözlerden hemen sonra aidiyet devreye girmiş ve şunları söylemeye kendisini mecbur hissetmiş Yılmaz: “Bu eleştirilerimi bir yana koyarak söylüyorum, (komutanları) hiçbir zaman antidemokratik eğilim içinde görmedim. Tam tersine her zaman demokrasiye bağlılıklarına şahit olduğum değerli komutanların ülkeye bu kadar hizmet etmiş komutanların sanık oldukları bir davada tanıklık yapmaktan hicap duyuyorum."

55 hükümetin Başbakanı olarak, herhangi bir şekilde baskı manasına gelebilecek bir davranışla karşı karşıya gelmediğini de sözlerine eklemiş yılmaz.  Başbakan olduğu günlerde, karşı karşıya bulunduğu sıkıntıları anlatabilmek için çeşitli platformlarda parmakları ile omuzlarında yaptığı ‘apolet’ işareti de, bir espri imiş demek ki... 

28 Şubat MGK’sı sonrası Rahmetli Erbakan Hoca’nın kendisini ziyaret edip, sivil siyasetin önünü açmak için destek talebinde bulunması konusuna girmemiş Mesut Yılmaz. 54. Hükümetin istifası sonrası, hükümetin Çiller’e değil de kendisine ve ‘altın tepsi içinde sunulması’ da beklenen bir şeymiş. 
Uzun uzun belirtmeye gerek yok. Büyüklere masallar anlatmış Mesut Yılmaz. Ham da anlattığı her şeyin doğrusunu çok iyi bilen büyüklere… Oysa üç dönem Başbakanlık, çeşitli bakanlıklar, parti genel başkanlığı ve 6 dönem milletvekilliği yapmış bir siyasetçi olarak, daha değişik şeyler anlatabilirdi Mesut Yılmaz… 

Çünkü 28 şubat sürecinin üzerlerinden adeta bir silindir gibi geçtiği milyonlarca ve doğrudan mağdur durumundaki yüz binlerce insan, bu işlerde dahli olan birisinden azıcık olsun bir pişmanlık işareti görmeyi isterlerdi herhalde. 

Kasa değiştiren katrilyonlarca lira, batan ve yükleri fakir milletin sırtına kalan bankalar, 8 Yıllık Kesintisiz belası yanında Meslek Liselerinin canına okuyan uygulamaların sanayiye verdiği zararlar… gibi, bahsedilmesi gereken o kadar çok konu da vardı hazır…

Ama ah şu mensubiyet!.. İnsanın elini kolunu bağlıyor demek ki…

Ekrem Kızıltaş – Haber7
ekremkiziltas@gmail.com

Yorumlar1

  • eyup 7 yıl önce Şikayet Et
    yuh olsun sana ve senin gibilere...
    Cevapla Toplam 2 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat