“Aşk” ya da “sevgi” dedikleri anlatılması çok zor, izahı da mümkün olmayan bir duygudur. Mantık, sağduyu ve tutarlılık aranmaz sevgide. Muhakeme kabiliyetin yok olur, düşünemezsin. Tutulursun ve peşinden sürüklenir gidersin…

Elbette sevginin de bir sonu vardır. Gün gelir biter. Geriye dönüp baktığında yaptıklarını kendin bile anlayamazsın. Sadece kaybettiklerine yanarsın. Gitmiştir hepsi, ne yapsan geriye getiremezsin.

Akşener’in İP’sinin HDP sevdası da işte böyle bir şey!..

Önce “ülkücüyüm” diye yola çıkarsın. “Başbuğ Türkeş”sloganları arasında “vatan, millet” nutukları atarsın. “Ülke bölünüyor” diye feryatlar edip, önüne geleni suçlarsın. Sonra sana bir şeyler olur ve başın dönmeye başlar; evrilirsin çevrilirsin kendini bölücülerin kucağında bulursun.

Sevdadır adı, ilacı yok ki tedavi edesin. Bazen içine düştüğün kin ve nefretten doğar. Kaçamazsın, kurtulamazsın. Tıpkı Akşener’in İP’si gibi!

***

Tek ortak noktaları “hayır” olan partiler, önceki gün CHP’li Şişli Belediyesi’nin düzenlediği Uluslararası Ortadoğu Konferansında bir araya gelmişler. Kılıçdaroğlu bilinen görüşlerini tekrarlamış. SP Genel Başkanı Karamollaoğlu “ne güzel” demiş:

-Türkiye’nin meselelerini birlikte mütalaa edeceğimiz bir platform oluşuyor.

HDP sözcüsü Ayhan Bilgen, her zaman yaptığı gibi bütün olumsuzlukları Türkiye’nin üzerine yıkıp, teröre bile haklılık kazandırmaya çalışmış.

Akşener’in İP’sinin Genel İdare Kurulu Üyesi Nuri Okutan ise, fırsat bu fırsat, aman kaçırmayalım diye düşünmüş olacak ki, bir çağrı yapmış:

-Cumhurbaşkanlığı seçiminin birinci turunda her parti kendi adayını göstermeli. Daha sonra ise, tek adamlığın peşinde olanın karşısında aday kim ise o desteklenmeli.

Ne anlama geliyor bu sözler?..

Adı, sanı, geçmişi, siyasi düşünceleri ve meşrebi önemli değil. Yeter ki Erdoğan’ın karşısında olsun. Okutan’ın ve adına konuştuğu İP’nin hayali gerçek olursa, takılacaklar peşine ve onu destekleyecekler.

Mesela bu isim CHP’den Apo’nun avukatlığını yapmış, PKK’lı teröristlerin cenazelerine katılmış Sezgin Tanrıkulu gibi biri olabilir. Ya da HDP’li Osman Baydemir veya Selahattin Demirtaş gibi biri de öne çıkabilir. Hiç fark etmez.

Olmaz, ama olursa…

Seçmen böyle bir ittifakın peşine katılmaz, ama takılırsa…

PKK flamaları, Abdullah Öcalan’ın posterleri ile İP’nin Kayı Boyu Sancaklı amblemi aynı meydanda dalgalanacak. “Biji Apo” sloganları atanların yanında bozkurt işareti yapan gençler yer alacak. SP’lilerden de Tekbir sesleri yükselecek. Hepsi aynı kulvarda ve aynı adayın peşinden koşacak.

İP’li Nuri Okutan’ın ortaya attığı formül bu işte!

Bakın, Erdoğan nefretinden ne sevgiler doğuyor!

***

Ne yapacaklarmış?..

“Tek adama” karşı bir araya gelecek, onun karşısına “tek bir adam” çıkaracak, sonra hep birlikte o “tek adamı” destekleyeceklermiş.

Şaka gibi!..

Böylece Akşener’in İP’si, Türkiye’yi Ak Parti’den kurtaracakmış! Kimlerle? Selahattin Demirtaşve TBMM’de “Kürdistan” nutukları atan Osman Baydemir gibi isimler, PKK’lı teröristlere güzellemeler yapan ve ilişkilerinden dolayı cezaevlerinde bulunan diğerleri ile.

CHP’lileri de unutmayalım: Geçmişte Abdullah Öcalan’ın avukatlığını yapan Sezgin Tanrıkulu, sol yumruğu havada yasa dışı sol örgütleri selamlayan Gamze İlgezdi, Türkiye ile İran’ın karşı karşıya gelmesi halinde İran’dan yana olacağını açıklayan Eren Erdem gibi isimlerle yapacaklarmış bunu.

Bakın, nefretten ne savdalar doğuyor! O sevdalar da insanların gözünü nasıl karartıyor!