Savcı Mehmet Demir’i bilmeyen duymayan var mı?

Hani tüm yargı sisteminin, bürokratın ve siyasetin büyük bir kısmının “cemaat” deyip FETÖ terör örgütünü yaladığı dönemde, 17-25 Aralık darbesinin daha 17 Aralık safhasında ortaya çıkıp “bu bir yargı polis darbesidir” diyen savcının kendisidir.

Türk yargı sisteminin yüz akı, en şerefli, en yiğit en namuslu savcılarımızdan biridir. Beyoğlu Cumhuriyet Savcılığı’ndan beri medyadan kendisini takip ederdim.

28 Şubat darbesinde valilerin keyfi uygulamalarını kabul etmeyip basın aracılığı ile meydan okuyan meşhur savcının ta kendisidir Sayın Mehmet Demir.

Kendileri ile yollarımız FETÖ ile mücadelede kesişti. Tabi 17 25 Aralık 2013’ten çok önce. FETÖ’nün kuluçka makinası olan dershanelerle savaş döneminde kendilerini tanıdım.

Dulkadiroğlu Beyliği’nden bir vatan evladı. Anadolu’da en çok kültür mirası bırakan asalet ve zarafetle anılan beyliğimizdir Dulkadiroğulları. Dulkadiroğulları’nı biz Erzurumlular çok iyi tanırız. Çünkü cennetmekan Yavuz Sultan Selim Han ile siyasi anlaşmazlıkları üzerine Dulkadirlerin önemli bir nüfusu Erzurum ve Bayburt’a zorla iskan edilirler. Ve yaklaşık 500 yıldır iç içe yaşarız. Atalarımızın da anlattığı gibi hiçbir zaman “iskana memur muhacir” olmadılar. Hep yerli, bu toprakların sahibi ve ülkeye, devlete ve din-i İslam’a değer katmaya çalışanlar olarak adlarını Erzurum ve Bayburt tarihine yazdılar. Bugün “Dadaş” olarak bildiğimizin çoğu, aslen Dulkadiroğulları mensubudurlar.

Sayın Demir ile yüz yüze tanıştıktan sonra FETÖ ile mücadele yöntemim tepkisellikten daha akılcı bir yönteme evirildi.

17/25 Aralık 2013 Yargı ve Emniyet darbesi yaşandığı günlerde İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Demir, Adalet Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde yargı mensubu arkadaşlarına; “Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Bakanları hiçbir mahkeme, kurum ve kuruluş dinleyemez, bu casusluk kapsamına girer” şeklinde açıklama yaparak oynanan oyunu deşifre etti. O gün maalesef ne hükümet ne de kamuoyu FETÖ’nün uluslararası bir casusluk şebekesi olduğunu anlamadı.

Savcı Demir, 17-25 Aralık’ın bir “cemaat darbesi” olduğunu açıkça ifade edince, o günkü HSYK hemen toplandı ve Edirne’ye sürgün edildi.

Emperyalizmin ikinci darbe teşebbüsü olan Gezi olayları sırasında sokağa çıkıp eylem yapan kişilere ilk uyarıyı yapan, o dönemin HSYK Başkanı İbrahim Okur’u a-Haber Canlı yayınında yalancılıkla suçlayıp yerin dibine sokan o ünlü savcı işte bu Mehmet Demir’di.

En son, 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden haberdar olur olmaz, daha hiçbir siyasi açıklama yapmadan koşa koşa Bakırköy Adliyesi’ne gelip Atatürk Havaalanını işgal eden 3 tank ve 9 subay hakkında tutuklama kararı aldı. Darbe gecesi ilk tutuklama kararı alan savcılardan biri olarak tarihe geçti.

Kemal Kılıçdaroğlu’nu ifadeye çağırdığı gerekçesiyle hızlı bir şekilde İstanbul’dan Edirne’ye sürülen Mehmet Demir, 27 Mart 2014 tarihinde (bu tarihe lütfen dikkat edin) A Haber’de, “HSYK 1. Daire Başkanı İbrahim Okur’un HSYK içindeki “paralel yapı”nın kurucusu olduğunu, FETÖ’ye mensup 3000 ila 3500 savcı olduğunu, bu kişilerin göreve alınmasında en önemli etkenin İbrahim Okur olduğunu, Hükümete karşı düzenlenen HSYK bildirisine imza atan 13 kişiden 10’unu İbrahim Okur’un seçtirdiğini ve bir darbenin adım adım yaklaştığını” ifade etmişti.

Bu kadar önemli işler yapan Savcı’nın başına geçen hafta ne iş geldi biliyor musunuz?

Sayın Demir, 27 Aralık 2017 tarihinde yayınlanan HSK Kararnamesi ile Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği görevinden alınıp, Kartal Adliyesi’ne “düz” savcı olarak sürüldü!

“Böyle bir şey nasıl olur? Bu kadar kıymetli bir Savcıya böyle bir şey nasıl reva görülür?” demeyin. Oluyor işte.

Savcı beyin ayağını kaydıranlar ise birbirinden ilginç isimler. Anlatılanlara göre güya Sayın Cumhurbaşkanı, Mehmet Demir’in görevden alınmasına “yeşil ışık” yakmış.

Sayın Cumhurbaşkanı 27 Kasım 2017 tarihli AK Parti grup toplantısında teşkilatları ve bürokratları uyarmış, “Beyefendi böyle istiyor, Cumhurbaşkanımız, Külliye böyle istiyor.” şeklinde adını kullanan kişileri “sahtekâr ve dolandırıcı” olarak tanımlamıştı.

Sayın Cumhurbaşkanına yönelik hemen her operasyonda hiç düşünmeksizin derhal öne atılan bu cesur savcı pasifize edilerek Erdoğan’ın etrafı birer birer boşaltılıyor.

Savcı Mehmet Demir’e operasyon çeken kişilerin isimleri ben de saklı. Bu fahiş hatadan dönülmezse, hepsinin ismini tek tek açıklayacağım

Açık ve net söylüyorum; “Şu an görevde bulunan HSK üyelerinin tamamı FETÖ mensubu olsaydı, Savcı Mehmet Demir’e ancak bu kadar büyük bir kötülük yapabilirdi.”

Ancak işin şu tarafını da unutmamak gerekiyor; “Devlete yapılan her hizmet, cezasız kalmaz”.

Savcı Mehmet Demir, devlete ve millete sunduğu hizmetlerin ve Sayın Cumhurbaşkanı’na verdiği desteğin cezasını çekiyor.

Milletimize ve devletimize bu kadar hizmet eden Savcı Mehmet Demir’i bari kesmeden assaydınız. “Kamuda FETÖ mensupları kalmadı, kökleri kurutuldu” diyenlere ise Savcı Mehmet Demir’in başına gelenler kapak olsun...

MİLAT