Türkiye’nin, Mavi Marmara saldırısından bu yana öne sürdüğü üç şartı kabul ettiği için İsrail ile bir anlaşma metni imzalaması iki ülke arasında büyük bir aşk doğduğu anlamına mı gelir?

Bu anlaşma imzalanır imzalanmaz İsrail ordusunun Gazze’ye bir saldırı düzenlemesi ya da polisin bir Filistinliyi çocuk, kadın-erkek, yaşlı demeden katletmesi de olasılıklar dâhilinde.

Böyle olunca da “Bak İsrail ile anlaştın da ne oldu? Adamlar neler yapıyor” demek dümbelekliğinin de manası yok. Çünkü sen, anlaşma yapmasan da Gazze ya da Filistin’de bu türden ağır vakalar hep yaşanmakta.

Mühim olan, Filistin’in yeniden inşasına, insanlarının refahına, uzun vadede de halkın güven ve huzur içinde yaşayabilmelerinin yolunu açacak barış zeminini oluşturabilmek.

Dün hem Başbakan Binali Yıldırım ve hem de İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu tarafından açıklanan Türkiye-İsrail anlaşması bu fırsatları sunuyor.

Anlaşma çocukların bile idrak edebileceği kadar açık ve net.

1-Üç kez tüm Arap dünyasını yenilgiden yenilgiye uğratan, bırakın onu, arkasındaki güçlü Yahudi lobisi ve ABD desteği sayesinde dünyaya kafa tutan İsrail, kurulduğu günden beri ilk kez bir devletten özür diledi.

2-İsrail, Türkiye’nin Gazze’deki insani duruma müdahalesini kabul etti. İlk gemi 10 ton yardımla cuma günü yola çıkıyor bile.

3-Anlaşmayla sivil amaçlı malzeme girişleri yapılabilecek, insani yardımların iletilmesine yönelik ambargo kalkacak.

4-Gazze’deki Filistinliler için Türkiye konut ve hastaneler inşa edecek.

5-Gazze’nin acil ihtiyacı olan elektrik ve içme suyu sorunu yine Türkiye’nin girişimleriyle çözümlenecek.

6-Batı Şeria’daki sanayi bölgelerinin oluşturulmasına yönelik kapsamlı projeler hayata geçirilecek.

Bu anlaşma için karalayıcı kampanyalar düzenleyen Cemaatçisi, solcusu, Kemalisti, CHP’lisi tüm Twitter sapıklarını delirten tek şey, İsrail’in Türkiye’nin tüm şartlarını kabul etmesiydi. Yoksa Gazze filan umurlarında değil bu ahlak yoksunu yaratıkların.

Derhal “İsrail dostu Erdoğan” diye bir hashtag açtılar ve karanlık mağaralarından tek tek çıktılar.

“İsrail ile dostluğumuzu bozdunuz” diye ağlaşırken, çok iyi bir anlaşmayla ilişkiler daha sağlam bir temele oturmaya başlayınca “İsrail dostu” diyerek sözümona Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı itibarsızlaştıracaklarını sanıyorlar.
İnsani Yardım Vakfı İHH’yı tüm bu saydıklarımızdan ayrı tutuyoruz doğal olarak ama uzun bir zamandır hangi saikle “hareket” ettiği artık meçhul hâle gelen bu değerli yardım kuruluşunun imzalanan anlaşmayla ilgili yaptığı açıklamalar tam bir hayal kırıklığı.

Açıklamalarında “Madem Gazze ablukasını tanıyacaktınız, 9 vatandaşımız neden öldü?” diye sormuşlar.

Bu anlaşmayla Türkiye’nin Gazze ablukasını tanıdığını söylemek yalanın daniskasıdır. Tek kelimeyle İHH açısından skandal bir açıklamadır.

Onlara sormak istiyorum.

1-Mavi Marmara gemisi Gazze’ye yönelik ambargoyu kırmak ve insani yardımları iletebilmenin yolunu açmak için yola çıkmamış mıydı? Bu anlaşma ile insani yardımlar iletilmeyecek mi?

2-Geçmişte hiçbiri olmayan şartlar şu anda anlaşma metninde. Yukarıda da sıraladık, sadece insani yardımlar değil, Gazze’nin imarından, su ve enerji ihtiyacının çözümüne, sağlık gereksinimlerinin karşılanmasına, sanayi tesislerinin kurulabilmesine kadar her girişimin önünü açacak bu anlaşmaya neden karşı çıkıyorsunuz?

3-VE EN MÜHİM KONU... Türkiye neden bu anlaşmayla ablukayı tanımış sayılıyor? Bu zırva yorumu yapabilmek için “üst düzey dış politika uzmanı”na danıştınız?

Türkiye savaş mı ilan etseydi İsrail’e?

Yukarıda karanlık odakları tek tek sıraladık. Amaçları tüm ezberlerini bir kez daha bozan bu anlaşmayı itibarsızlaştırmak, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ve hükümetin başarısını gölgelemek. Tüm çirkefliklerinin nedenini biliyoruz.

Peki, ya siz Sevgili İHH yöneticileri. Sizin muradınız nedir? Nedir epey zamandır devam eden ve bu anlaşmayla bir hayli su yüzüne çıktığı üzere, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve hükümetle alıp vermediğiniz?

Çok samimi olarak soruyorum bunu. Çünkü epey vakittir size dair öyle şeyler işittim ki. Bu açıklamanız da üzerine tüy dikti. Belli ki bir yerlerde bir sıkıntı var.

Hakikaten, açıklayın da bilelim.