Bu adamlar hep özür diledi!

"Süleyman Şah Türbesi operasyonu Suriye'ye saldırıdır" diyen birine bütün bir köşeyi ayırmaya değer mi? Bilemiyorum.

  • GİRİŞ26.02.2015 10:11
  • GÜNCELLEME26.02.2015 10:11

Genel Başkanı "neden geri çekildiniz?" deyip söylediğine kendisi inanmazken, partinin dış politika konularındaki önemli ismi "Milli Savunma bakanımız Suriye'den özür dilemelidir, çünkü bu bir saldırıdır" açıklaması yapıyor.

Hele bu kişinin Sisi darbe yaptıktan sonra apar topar Kahire'ye bağlılıklarını bildirmeye giden CHP ekibinin de "beyni" olduğunu falan hesaba katarsak... 

Şurada sarf ettiğim onca cümleye yazık belki de! 

Fakat mesele sadece Faruk Loğoğlu'yla bitmiyor.

Mesele artık kendi kendisini tasfiye eden CHP'nin bitmez tükenmez çelişkilerinden de ibaret değil.

Loğoğlu'nun bu açıklaması Türkiye'nin dış politikasını yıllarca elinde tutmuş bir zihniyete yaslanıyor.

Üzerinde azıcık da olsa durmak gerek. 

Malum, monşerler Mustafa Kemal'in "Yurtta sulh, cihanda sulh" sözünün arkasına sığınmayı severler.
Asıl dertleri içerde oligarşik- bürokratik- seküler ve kültürel bakımdan "yarı ecnebi" seçkinlerin, dışarıda dünya egemenlerinin mutlak iktidarıdır.
Halk varil bombaları ile yanıyormuş, IŞİD önüne geleni kesiyormuş, bölgede her kafadan ayrı ses çıkıyormuş, bütün bunları umursamazlar.
İsterler ki, halkı devletlerin sopası, devletleri ise egemenlerin diplomasisi idare etsin!
Barış dedikleri de budur zaten.

O yüzden en kötü Esad bile çok değerlidir. Çünkü "bir sorun varsa, aramızda halledilir" kafasındadırlar. 

yazının devamı için tıklayınız

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat