300 bin masum sivili katleden Baas  zorbasına hamilik yapmaya devam ediyor.

Bölgede şii yayılmacılığı sevdasından hiç vazgeçmedi.

''Tahran'ın savunması Şam'dan başlar'' diyerek meydan okudu.

Rejimin bekası için her yolu mubah gördü.

Son hamlesi Yemen'e idi.

Aynı sevda ve yayılmacı politikalarına Husiler üzerinden burada da devam etti.

Bardağı taşıran son damlaydı bu.

Kardeş kanı akarken Yemen'den gelen katliam haberleri üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan İran'ı çok sert bir şekilde uyardı.

'' İran bölgeyi kendine domine etmenin gayreti içerisindedir. Buna müsaade edilemez. Bu bölgede birçok ülkeyi bizi de , Suudi Arabistan'ı da Körfez ülkelerini de hepsini rahatsız etmeye başlamıştır, buna gerçekten tahammül etmek mümkün değil'' sözleri tüm bölgede yankılandı.

İran'dan tepki sesleri gecikmedi.

Ziyaretini iptal etsin-gelmesin diye tezvirat yaptılar.

Milletvekilleri toplu mektup yazarak Ruhani'den Erdoğan'ın Tahran gezisini ertelemesini istedi.

Büyük kriz olacağı endişesi dolaşıma girdi.

Benim muhatabım onlar değil diyerek Erdoğan bir kez daha gerçekçi politikalar üzerinde yürüdüğünü ispat etti ve İran ziyaretini iptal etmedi.

Kurmayları ve kabinenin önemli 6 bakanıyla Tahran'a çıkarma yaptı.

Cumhurbaşkanının günü birlik resmi ziyareti için bizde Tahran'daydık.

Sadabad sarayında üst düzey devlet töreniyle muhteşem bir karşılama, Ruhani ile el ele samimi yürüyüş, Büyük ilgi vs.vs Krizden eser yok.

Yemen başta olmak üzere bölge barışı için ortak çalışma kararı alındı.

Suriye ve Yemen için bakanların yapacağı çalışmalar sonunda yol haritası belirlenecek , ortak mekanizma kurulacak.

Ve anlaşmalar,

Sağlık, ulaşım, enerji, gümrük, dış ticaret gibi konularda tam 8 dev anlaşma yapıldı.

Hepsi önemli ve kıymetli.

Bir de önemli  mutabakat  imzalandı.

Türkiye, Rusya'dan sonra İran'la da 2. Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi toplantısını gerçekleştirdi.

İran ile ticari ve sosyolojik sorun yaşamadan bu süreci geçmemiz, özenli bir dışişleri siyasetinin sonucudur.

Tahran'da ki dünkü tablo, Türkiye açısından tam bir sağduyu manzarasıydı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilahi emirleri unutup, mezhepselliği politikleştirmiş çok zor ve menfaatinden başka bir şey düşünmeyen bir yönetimle üst düzey temas kurdu.

Hem,  mezhep taassubunu  unutun İslam kardeşliğinde buluşalım temennisinde bulundu Erdoğan, hem de ekonomik işbirliği için teklif ve yeni açılımlar getirdi.

Erdoğan, samimi ve en üst perdeden Türkiye'nin Tahran yönetiminden ne istediğini tek tek dile getirdi.

     * Müslüman kanı akmaması için birlikte çalışalım

     *Yemen için Türkiye ile el ele verin

     *Doğalgazı ucuzlatın, tamamını sizden alalım

     *Euro ve Dolar'ı bırakıp yerli paramızla ticaret yapalım ..................................

5+1 ülkeleriyle İran'ın yaptığı son nükleer anlaşma ülkede en önemli gündem.

Sevinenler var, tereddüt edenler var, tepki koyanlar var.

5 yıl önce Erdoğan'ın Brezilya başbakanı ile birlikte başlattığı nükleer müzakereler Ankara görüşmeleriyle  anlaşma noktasındayken kesilmişti.

Ama şimdi İran , büyük şeytan dediği ABD  ve Batı ülkeleri ile ilk kez masaya oturdu ve anlaştı.

Yani yapılan bu anlaşmanın mimarı Recep Tayyip Erdoğan.

Her ne kadar Türkiye'yi bu anlaşma sürecinin dışında bıraksa da , İran yönetimi, desteği ve çabaları için nükleer anlaşma konusunda Erdoğan'a ve Türkiye'ye özel teşekkür etti.

Şimdi  çok farklı bir süreç bekliyor bölgeyi.

Tüm gözler, verilen sürenin dolacağı  30 Haziran'a çevrilmiş durumda.

Umarım, 30 Haziran'a kadar bu anlaşmayı bozacak bir olumsuzluk yaşanmaz.

.....................................

Özetle , iki ülke , siyasi gerginlik noktalarına değinmeden ekonomiye  odaklandılar.

Erdoğan'ın bu kritik ve anlamlı İran ziyareti kriz konularından çok ekonomi merkezli bir gezi oldu.

Hükümetin ekonomi kurmaylarının heyette olması ve önemli anlaşmalara imza atmaları bunun göstergesi.

Halihazırda İran'la 14 milyar dolar civarında olan ticaret hacmimiz için yakın gelecekte 30 milyar dolarlık hedef belirlendi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan,  dönüş yolunda uçakta  geziyi şöyle özetledi:  "SERİ VE VERİMLİ"

...............................................

Bir önemli notla yazıyı bitirelim.

İran tarafından gelen tepkiler üzerine Tahran gezisinin ertelenmesi bile gündeme gelmiş.

Ancak İranlı üst düzey yetkililer ısrarla Cumhurbaşkanlığı kurmaylarını arayarak geziyi ertelemeyin , mutlaka gelin diye davet çağrıları yaptığını  öğrendik.