İlyas Salman ile Şener Şen’in baş rol oyunculuğunu paylaştığı Banker Bilo filmini izlediniz mi bilmiyorum.

Bendeniz lise yıllarında birkaç kez izlemiştim.

Doğrusu, Suriye ve ABD-Türkiye ilişkilerini konu alan bir yazıda bu filmden bir replik kullanacağım kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi.

Filmde Banker Maho, (Şener Şen) Banker Bilo’yu (İlyas Salman) dalaverelerine inandırmak için her defasında başlıktaki cümle ile hitap ediyordu.

“Hele bir sor neden yaptın?” diyordu.

Bilo, Maho’ya bu soruyu sorduktan sonra Maho, gemisini yürütmek için o anda bir yalan üretiyor, Bilo’da buna inanıyordu.

Tabi, kandır, kandır nereye kadar?

Filmin sonunda roller değişiyor.

Aynı soruyu bu defa İlyas Salman Şener Şen’e soruyor?

“Hele bir sor neden yaptın?”

Yanlış hatırlamıyorsam, film bu replik ile sona eriyor.

Amerikan yönetimi özellikle son üç yıldır olup bitenler konusunda Türkiye’ye “Hele bir sor neden yaptın?” diye soruyordu.

Aklımıza sığmayan, müttefiklik ahlakına uymayan, dostu sırtından hançerlemekle eşdeğer tutumlar/politikalarla karşılaşıp “Bunu bize nasıl yaparsın?” diye her soruşumuzda, “Hele bir sor neden yaptın?” karşı sorusuyla karşılaştık.

-Yüzümüze stratejik ortağımızsınız derken, Kobani’de PKK/YPG’ye silah dağıttığında;

-Esad’ı Suriye yönetiminden uzaklaştırmak istermiş gibi yapıp, aslında tam tersi bir tutum izlediğinde;

-Türkiye’nin canı PKK terörü ile fena halde acıyor iken, güneyimizde bir PKK devleti kurmaya çalıştığını gördüğümüzde;

-Ortadoğu’da mezhep savaşlarını köpürtüp, Haşd-i Şabi’yi “Saygı duyulacak bir örgüt” diye nitelendirdiğinde;

-Suriye ve Irak politikasının aslında bir kaos ve ‘Birbirine kırdırma’ politikası olduğunu anladığımızda;

“Senin bu yaptığın stratejik ortaklığa sığar mı?” diye sorduk.

Washington, her seferinde Banker Maho’nun Banker Bilo’nun yüzüne baktığı gibi pişkince yüzümüze bakıp, “Hele bir sor neden yaptın?” diye karşılık verdi.

Önceki gün, Türkiye-Rusya ve İran Dışişleri Bakanları, Moskova’da buluşup, Suriye savaşını bitirmenin yollarını arayan bir görüşme yaptılar.

Bu üç ülkenin dışişleri bakanları ortak bir bildiri de yayınlayıp, Suriye muhalefeti ile Esad rejimi arasında yapılacak olan müzakerelerin üç garantör ülkesi olduklarını ilan ettiler.

ABD, masada yoktu.

Daha önemlisi bu, şu anlama geliyordu.

Türkiye, artık Suriye’de bir çözüm yolu ararken, ABD ile değil Rusya ile birlikte hareket edecekti.

Bu durum, yeni başkanın koltuğa oturacağı 20 Ocak tarihini beklemeye devam ettiği için ‘Lame Dock’, yani ‘Topal Ördek’ durumunda olan Obama yönetiminin çok zoruna gitmiş olmalıydı.

Bir ay sonra o koltukta durup durmayacağı bile belli olmayan Dışişleri Sözcüsü Kirby, bu bağlamda şöyle bir açıklama yaptı.

"ABD'nin görüşmeye davet edilmeyerek dışarıda tutulduğunu biliyoruz. Ancak ABD, Suriye'de kenara atılmadı, hala Suriye'deki sürecin bir parçası"

Film bitmedi belki henüz ama, rollerin değiştiğini anlayabiliyoruz.

Hani filmin sonunda bu defa Banker Bilo, dalaverelerin artık prim yapmadığını fark eden Maho’ya “Hele bir sor niye yaptın?” diyordu ya.

Bu da ona benziyor.

Kirby’ye içimizden birilerinin “Hele bir sor niye yaptın?” diye sorması için bundan daha uygun bir zaman olamaz.