Anadolu'dan referandum izlenimleri

  • GİRİŞ07.03.2017 07:52
  • GÜNCELLEME07.03.2017 07:54

Sabah uyanınca “Bugün güne nerede başlıyorum” diye sorduğumuz günlerdeyiz.

Bir gün önce Cumhurbaşkanı Erdoğan ile gittiğimiz Pakistan/İslamabad’da güne uyanmıştık.

Dönüşte uçakta, “Yarın Isparta’dayız” diye haber verdiğim Cumhurbaşkanı’nın selamını da emanet olarak yanımıza alıp Anadolu yollarına düşüyoruz.

Ankara’dan karayoluyla Afyonkarahisar, oradan Isparta…

Sandıklı’yı geçince, kar taneleri yolumuzu kesiyor.

Yavaşlıyoruz, yolumuz kısmen çileli hale geliyor.

Ama ne gam…

Her biri birbirine değmeden mucizevi şekilde yere düşen milyonlarca, milyarlarca beyaz taneyi izleye izleye, şükrede şükrede yolumuza devam ediyoruz.

Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi öğrencileriyle randevumuz var.

Konumuz 16 Nisan’da yapılacak halk oylaması.

Sürpriz kar yağışına rağmen salonun yarıdan fazlası dolmuş.

Gençler acaba, anayasa paketiyle, memleket meseleleriyle ne kadar ilgililer?

Kafamda bu soru var.

Biraz da beni dinlemeye gelenlerin dikkatini toplamak için kafalarını daha çok meşgul eden konular ile memleket meseleleri arasında bağ kuran cümleler kurarak başlıyorum.

“Şimdi aklınızda vizeler, finaller ne olacak sorusu var, biliyorum. Sonra okul bitmeye yakın “benim halim ne olacak, nerede nasıl iş bulacağım?” sorusu.

Ama bütün bunların siyasi konularla memleket meseleleriyle ilişkisi var. Memleketin durumu iyi olacak ki, sizin bu kaygılarınız ortadan kalksın” gibisinden cümleler...

Soru cevap faslına geçince, bu sözlerin çok da önemli olmadığını fark ettim.

Gençlerden gelen soruların hemen hepsi, anayasa paketiyle ilgiliydi.

Hangi durumda ne olacak? Şöyle olursa bunun sonucu ne olur? Türünden sorular…

Hayır cephesinin karartma ve çarpıtmaları nedeniyle oluşan sorular var bir, bir de, gerçekten yeni sistemin ne getireceğine dair merak edilenler.

Aklımızın erdiği, dilimizin döndüğü kadarıyla bildiklerimizi anlattık.

16 Nisan Halk oylamasının iki yönlü önemi var.

Birincisi, gerçekten paketin içeriği ile ilgili.

Bir diğeri ise, sandıktan çıkacak sonucun Türkiye’nin içinden geçtiği sürece yapacağı etki.

Gençlere dedim ki;

“Ülkemiz üzerinde oynanan oyunlar” diye başlayan cümleden hiçbir zaman hazzetmemiştim.

“Ancak, şu 4,5 senede gördüklerimiz, bu cümlenin geçmişte hiç olmadığı kadar çok kullanılmasını zorunlu hale getiriyor.”

Örnekler verdim.

2015 yazından bu yana karşılaştığımız saldırılar, ülke topraklarının bir bölümünü alıp götürme çabaları, İstanbul’da, Ankara’da patlayan bombalar ve algı operasyonları üzerinden örnekler verdim.

Suriye’nin kuzeyinde Türkiye’nin güvenliğini doğrudan tehdit eden gelişmeler yaşanırken, bir şeyler yapmaya çalışan yöneticiler üzerinde nasıl bir baskı kurulduğunu, propaganda makinasının dişlilerinin nasıl işlediğini ve sonuç aldığını anlattım.

ÖSO’yu örnek verdim.

Bugün Fırat Kalkanı’nın birlikte yaptığımız Özgür Suriye Ordusu ile işbirliği yapmanın yakın zamana kadar teröre destek vermekle eşdeğer tutulduğunu, bu gürültülü kampanyalar yüzünden neler kaybettiğimizi, ülkenin başına neler geldiğini anlattım

Sonra şuraya bağladım.

16 Nisan’dan çıkacak sonuç, Türkiye üzerinde oynanan oyunların gidişatını da derinden etkileyecek.

Türkiye’nin sağ selamet yoluna devam etmesi ile, bu tezgahların yeniden alevlenmesi ihtimallerinden söz ettim.

Henüz karar vermemişseniz, bu söylediklerimi dikkate almanızı isterim diyerek bitirdim.

Sonra saate baktım.

Konferansın başından itibaren o ana kadar 2 saat geçmişti..

 

 

 

 

 

 

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat