Ankara’ya Washington’a YPG'yi vurarak cevap verebilir

  • GİRİŞ11.05.2017 07:24
  • GÜNCELLEME12.05.2017 06:10

Amerikalılar, zaman ayarlı provakasyonlara pek bir meraklıdır.

Bunun son örneğini, PYD’nin silahlı kanadı YGP’ye daha ağır silahların verilmesi kararını Trump yönetiminin imzalamasıyla gördük.

Son dönenin popüler sözüyle ifade edecek olursak, zamanlama manidar oldu.

Karar, Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın ABD temasları sürerken geldi.

Bu üç isim, Erdoğan adına, Cumhurbaşkanı’nın haftaya yapacağı Washington ziyareti öncesi gidip, ön temaslarda bulunmuştu.

Erdoğan’ın en yakın üç kurmayı Washington’da iken, Trump malum kararı imzaladı.

Ankara’ya verilen mesaj açıktı.

PYD’ye, YPG’ye yardım etme, işbirliğini sürdürme konusunda sizin istediğiniz gibi hareket etmeyeceğiz!

TRUMP İMZAYI ATTI, ANKARA KARTINI GÖSTERDİ

Trump’ın kararı sonrası, Beyaz Sözcüsü Türkiye’nin güvenliğini dikkate alarak hareket edeceğiz dedi demesine ama, Washington’dan gelen haber, Ankara’da soğuk duş etkisi yaptı.

Dün, gün içerisinde yetkili ağızlardan bu karara nasıl mukabelede bulunulacağına dair işaretler gelmeye başladı.

Önce Başbakan Binali Yıldırım konuştu.

Londra’ya hareket etmeden önce Esenboğa’da yaptığı açıklamada, aynen şunları söyledi:

"Türkiye'nin PKK terör örgütü konusundaki hassasiyetinin en üst düzeyde dikkate alınması için hala Amerikan yönetiminin elinde imkanlar olduğunu düşünüyoruz. Eğer aksi bir karar alırsa, bunun doğuracağı sonuçlar sadece Türkiye'yi bağlamaz, aynı zamanda Amerika için de olumsuz bir netice ortaya koyacaktır"

Birkaç saat sonra Milli Savunma Bakanı Fikri Işık’ın açıklaması, televizyonlara son dakika olarak düştü.

Bakan Işık’ın sözleri, Başbakanınki ile uyumlu idi:

“Bir terör örgütüne karşı diğer bir terör örgütünün silahlandırılması doğru değildir. Bölgede vahim sonuçlara yol açacağını biliyoruz. YPG’ye silah verilmesinin yanlış olacağını ABD’ye ilettik. YPG’ye silah verilmesi başlı başına bir krizdir. Türkiye’nin ulusal çıkarlarını koruma gücü var.”

TSK ÖSO İLE BİRLİKTE FIRAT’IN DOĞUSU’NA GİREBİLİR

Şimdi.

Bu açıklamalardan ne anlamalıyız?

Ben şunu anladım.

ABD, bu kararlılığını sürdürürse, Türkiye YPG’yi doğrudan vurmaya devam edecek.

23 Nisan gecesi Sincar ve Karaçok’a 30 uçakla yapılan eş zamanlı operasyonun bir mesajı da buydu zaten.

“Benim rezervlerime rağmen terör örgütüne destek olmaya devam edersen, kendi imkanlarımla hareket edebilirim” denmiş oldu o operasyonla.

Gerek Başbakanın, gerekse Savunma Bakanı’nın açıklamaları da, aynı mesajı içeriyor.

YPG’ye silah yardımı onayının Erdoğan’ın ziyaretine bir hafta kala gelmesi, nezaket kurallarına da ters düşen bir durum.

Ancak, meselenin ciddiyetinin yanında nezaket meselesinin pek bir önemi kalmıyor.

Ankara’da Trump’ın seçimleri kazanmasından sonra geçen 6 aylık süre zarfında hep “Ne yapacak, Türkiye’nin taleplerini dikkate alarak mı hareket edecek, yoksa Obama’dan aldığı mirasa aynen sadık mı kalacak?” sorusu gündemde oldu.

Trump’un YPG ile iş tutan ekipte bir değişikliğe gitmemesi, nasıl hareket edeceğine dair bir işaret veriyordu.

Ama, yine de Erdoğan ile yüz yüze temas kurana kadar, bu yaklaşımda bir değişiklik olabileceği ihtimali zihinlerde saklı tutuldu.

Görünen o ki, Trump, kişisel bir inisiyatif geliştirmek yerine, Pentagon’un, CENTKOM’un aklına teslim olarak kararlar verip, bu kurumların taleplerine uygun şekilde hareket edecek.

Bununla birlikte, Ankara’nın Suriye ve Irak’ta kendi güvenliğini sağlama alma niyetini taşıyan operasyon kabiliyeti, Obama döneminin son aylarından çok daha güçlü durumda.

2015 yazından beri yaşananları gözümüzün önünden geçirecek olursak;

1-PKK, Türkiye topraklarında yürütmeye çalıştığı proje, örgütün ağır bir yenilgisiyle sonuçlandı. Gelinen noktada örgüt mensupları Suriye’de, Irak’ta gözlerini havaya dikerek yürümeye başladılar.

2-Fırat Kalkanı ve 23 Nisan operasyonlarıyla Türkiye sınır ötesine de geçip etkili hamleler yapabileceğini gösterdi.

Önümüzdeki haftayı dikkatli bir şekilde takip edeceğiz.

Eğer Erdoğan’ın Trump ile yapacağı görüşmelerden de bir netice çıkmazsa, Türkiye YPG’ye karşı bu sefer sadece havadan değil, karadan da harekete geçebilir. 

Mehmet Acet

Yorumlar1

  • Erdoğan erman 6 yıl önce Şikayet Et
    Çok doğru. Bize böyle yap*arlarsa biz de baiımızın çaresine bakacağız elbet. Zira Allah bu millete en zor zamanında dahi nice başarılar nasiğp etmiş. Üstelik şu anda başımızda Allahın lütfu olan ve her millete nasip olmayacak özüne ,tarihine,dinine ve milletine bağlı bir liderimiz var.
    Cevapla Toplam 5 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat