Netahyahu neden Kıbrıs ve neden Kürtler diyor?

  • GİRİŞ25.12.2018 08:52
  • GÜNCELLEME26.12.2018 07:49

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Tunus’ta kitabın ortasından konuşup meselenin bam teline bastı.

 

 

Şu sözleriyle bir nevi ‘kral çıplak’ demiş oldu:

“Netanyahu son zamanlarda huzursuz çünkü Suriye’yi bölemeyeceğini anladı. PKK YPG aracılığı ile Suriye’yi bölmek istiyorlardı. Kürt kardeşlerimizin adını kullanarak Cumhurbaşkanımıza laf atıyor. Cumhurbaşkanımıza iftiralar atmak istiyor haddini de aşıyor. PKK ile Netanyahu'nun ortak özelliği var. İkisi de bebek katili.”

 

 

 

Ülkesinde ‘telekomünikasyon yolsuzluğu’ nedeniyle zor günler geçiren İsrail Başbakanı Netanyahu’nun suratı, ABD Başkanı Trump’ın Suriye’deki askerlerini çekme kararı almasından sonra, bir kere daha asıldı.

Bu karar, Fırat’ın doğusundaki PKK oluşumunun bir ‘Made in İsrail’ projesi olduğu gerçeğini kabak gibi meydana çıkarınca, Netanyahu öfkesini Cumhurbaşkanı Erdoğan’a laf yetiştirerek çıkarmaya çalıştı.

 

Türkiye’yi Kıbrıs’ı işgal etmek, Edoğan’ın ordusunu Kürt köylerinde kadın ve çocukları katletmekle suçlayıp “Erdoğan bu konularda bize nutuk çekemez” dedi.

Kadın ve çocuk katliamlarıyla dünyanın lanetini kazanmış bir ülkenin başbakanı söylüyor bu lafları.

Ama bu hezeyan dolu öfke halinin bir nedeni var tabi.

Daha doğrusu iki nedeni:

 

Netanyahu hem Kıbrıs hem de Kürtler derken ülkesinin bu iki alanla ilgili çıkarlarının son dönemde nasıl zarar gördüğünden dem vurmuş oluyor aslında.

 

Kürtler bahsinde, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun sözlerinin üstüne söylenecek pek bir şey yok.

İsrail PKK/YPG üzerinden Suriye’yi bölmek istiyordu.

Devamında da Türkiye’yi bölüp garnizon devlet projesine hayat kazandıracaktı.

ABD askerinin çekilmesiyle bu proje ağır bir darbe alacak.

Yani Netanyahu, Kürtler derken, Erdoğan’ı karşılığı olmayan iftiralarla suçlarken, ‘yakın ilgi alanına’ giren bir konuda mevzi kaybetmenin öfke halini dışa vuruyor.

 

Kıbrıs için de benzer bir durum söz konusu.

Kıbrıs açıklarında keşfedilen petrol ve doğalgaz rezervini Kıbrıs’lı Türkler ve Türkiye’yi bypass ederek çıkarma projesi de Türkiye’nin kararlı bir tutum alması nedeniyle yara almış durumda.

 

İsrail, Yunanistan ve Mısır’la ortaklaşa bütün bu zenginliğe konmayı hesaplayan İsrail planı, Suriye’nin kuzeyinde olduğu gibi burada da sekteye uğramış görünüyor.

Bu da Netanyahu’nun öfke nöbetlerine tutulması için yeter de artar bir gerekçe.

 

İsrail, Kuzey Suriye’deki PKK oluşumu ve ‘Rojava projesi’ konusunda bugüne kadar genellikle sessiz kaldı.

Bu durum “Projenin arkasında İsrail var” cümlesinin önüne bir ‘Acaba’ kuşkusunu koymayı gerektirebilirdi.

Ama şimdi artık o ‘Acaba kuşkusuna’ da yer kalmadı.

Trump’ın asker çekme kararı sonrası İsrail yönetimi adına çıkarılan gürültüler, bunu apaçık ortaya koydu.

İsrail başbakanının kuyruk acısı da buradan geliyor.

 

 

Yorumlar2

  • Vurucu 5 yıl önce Şikayet Et
    La galibe illallah, kininde boğul israil keferesi...
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Misafir 5 yıl önce Şikayet Et
    İyi bir analiz
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat