Zorla istifa ettirmek cumhuriyet tarihinde hep vardı

.

  • GİRİŞ20.10.2017 09:17
  • GÜNCELLEME20.10.2017 09:17

AK Partili yerel yöneticilerin ve belediye başkanlarının parti yönetimi tarafından istifaya zorlanması, siyasi tarihimizde pek rastlanan bir durum değildir. Daha önce de Başbakan Davutoğlu'nun Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından istifa etmeye zorlanması hatırlanırsa, bu modelin AK Parti için geçerli olduğu düşünülebilir.

Lider istifa ettirir 
Oysa Cumhuriyet tarihinde "Lider"in istifaya zorlaması alışılmış bir yöntemdir. Örneğin Atatürk'ün İsmet İnönü'yü ya da İsmet İnönü'nün Recep Peker'i Başbakanlık'tan istifaya zorladıklarını siyasete ilgi duyan herkes bilir. Ancak bugünkü istifaya zorlamalarla geçmişteki benzerleri arasında temel bir fark vardır. Atatürk ve İnönü başbakanlarını kendileriyle uyum halinde olmadıkları için istifa ettirmişlerdi. Oysa AK Parti'deki istifa zorlamalarının nedeni, 2019'da yapılacak seçimlerde dünden daha iyi sonuçlar alınmasının amaçlanmasıdır.

Metal yorgunluğu 
Son Anayasa referandumunda İstanbul ve Ankara gibi AK Parti'nin hep kazandığı illerde bile "Hayır" oylarının fazla çıkması, AK Parti yönetiminde ve özellikle Cumhurbaşkanı Erdoğan'da şok etkisi yaratmıştır. "Metal yorgunluğu" kavramı bu nedenle gündeme gelmiştir. AK Parti 2019 yerel seçimlerine de, Başkanlık seçimine de tazelenmiş bir görüntü ve güçlendirilmiş bir enerji ile girmek için, bugünden başlayarak yenilenmelere yönelmiştir.

Farklı bir yöntem 
Melih Gökçek ya da Kadir Topbaş gibi uzun yıllardır AK Parti bayrağı altında kentlerine hizmet sunan isimlerin istifaya zorlanmaları doğal olarak "Vefa" kavramının unutulduğunu gündeme getirecektir. Ancak bu istifalar şeffaf biçimde ve kamuoyu önünde gerçekleştiriliyor. Oysa CHP'de Deniz Baykal'ın ve MHP'de milletvekillerinin istifaya zorlanmaları Pensilvanya yapımı kasetlerle gerçekleştirilmişti. Özellikle CHP'de bu istifa sanki bekleniyordu ve yeni Genel Başkan adeta bir anda ortaya çıkartılıvermişti.

Resen emeklilik 
Siyasetin insafsız bir meslek olduğunu unutmayalım. 1970'li yıllarda Turan Güneş o dönemin Senato Başkanı Sırrı Atalay'la sohbet ederken "Biz ne zaman emekliye ayrılacağız" diye sorar. Sırrı Atalay da "Siyasette sadece resen emeklilik vardır" diye cevap verir.

Sabah

Yorumlar1

  • ylç 6 yıl önce Şikayet Et
    Mehmet bey tecrübesini konuşturmuş ve güzel bir yazı yazmış. Teşekkürler
    Cevapla Toplam 4 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat