ABD Ziyareti ve çıkarımlar

  • GİRİŞ19.05.2017 09:50
  • GÜNCELLEME20.05.2017 10:41

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Çin Ziyaretinin hemen ardından ABD’ye gitti. Erdoğan dün Trump’la Oval Ofis’te yüz yüze görüşmesini yaptı. Karşılama son derece içten ve samimiydi. CNN, “Trump, Erdoğan’ı sıcak karşıladı” yorumunu yaptı.

Erdoğan basın toplantısında özgüveni yüksek, kendinden emin, beden dili fevkalade iyi bir profil ortaya koydu. Yani Prestijli bir basın toplantısı oldu.

Rusya, Çin ve ABD’de devlet töreni ile karşılanan tek devlet başkanıydı.

ABD’den isteklerini/taleplerini bütün dünyanın önünde rahat bir şekilde söyledi. Trump’ı seçim başarısından dolayı tebrik etmesi, basın toplantısına önemli bir renk kattı.

Erdoğan, basın toplantısında taleplerinin tek tek dile getirdi. Neydi bunlar;

  • Suriye’de terör örgütü ve YPG/PYD’ye silah ve mühimmat yardımı, muhatap alınması mutabakatımıza uygun değil,
  • 15 Temmuz İşgalini yapan terörist Fetö’nün Türkiye’ye iadesi,
  • Astana’da varılan “Güvenli Bölgeler” mutabakatına yardımcı ve destek olunması,
  • Ticari, ekonomik ve kültürel ilişkilerin geliştirilmesi,
  • Verilen silah siparişi taahhüdünün yerine getirilmesi,
  • G-20, NATO ve BM çalışmalarına birlikte ivme kazandırılması,

           Trump basın toplantısında son derece heyecanlı, içten ve samimiydi. New York Times, “Trump, eski ABD Başkanı Obama’nın aksine Cumhurbaşkanı Erdoğan’a daha yakındı. Obama ile Erdoğan arasında iş ilişkisi vardı” ifadesine yer verdi.

Trump, “Türkiye ile ilişkilerimizin tarihi kökleri vardır. Rusya ve Kore’ye karşı birlikte savaştık. Bu ilişkimizi/mücadelemizi hiç kimse yenemeyecektir” dedi.

Ayrıca “PKK ve Daeş” mücadelesinde Türkiye’nin yanında olduklarını ifade ettiler.”

Erdoğan, PKK, Daeş, YPG/PYD’ ve Fetö’nün birer terör örgütü olduğunu söylemesine rağmen, Trump, Fetö ve PYG/YPG konusuna basın toplantısında değinmedi. Ama ileriye doğru bir takım stratejik değişiklikler olabileceği tahmin edilmekte. Ancak bunu zaman gösterecek. ABD’de bir yönetim krizi var. Dış politikada Obama siyaseti etkisini devam ettiriyor.

Dünkü görüşmelerden anlaşılacağı üzere ABD’nin PYD /YPG ve FETÖ konusunda gözle görülür bir pozisyon değişikliği beklenmemektedir.

ABD Savunma Bakanı Mattis “PKK’ya silah vermedik, vermeyeceğiz” diyor ancak; PKK’nın bir kolu olan PYD/YPG’ye ağır silahları veriyorlar. PKK ve PYD’yi birbirleriyle ideolojik ilişkisi olmadığını”  ifade ediyorlar. Bunun yanında; NATO Müttefikimiz olan Türkiye’yi Korumaya! Devam edeceklerini söyleyen Mattis, büyük bir paradoks içinde. ABD, Münbiç’te sözünü tutmadı. Ağır silahların Türkiye’ye karşı kullanılmayacağı gibi bir yolla ikna etmek artık kolay olmayacaktır. Zira ABD, PKK’ya 40 yıldır, müttefikimiz, stratejik ortağımız olarak yardım etmeye devam ediyor. Putin ile Trump’ın YPG/PYD konusunda görüş birliği içinde olduklarını bilmeyen yok. Putin “Biz silah vermiyoruz ama iletişimimiz devam ediyor,” diyor. Silahı Trump verdiğine göre, görev tamamlanmış, demektir.

Stratejik ortağımız ABD, “Derin Amerika” ile işbirliği içinde olan, ülkesine darbe düzenleyen bir darbeciyi (FETÖ’yü) evinde hukuku bahane ederek koruyor. Erdoğan’dan da İzmir Diriliş Kilisesinin Fetöcü PAPAZI ANDREW BRUNSON’un serbest bırakılmasını istiyor. Bay Trump bizde hukuk yok mu? Sen bizim papazı ver, bizde senin papazını! Olmaz mı?

Erdoğan,  ABD’ye ikna olmaya gitmedi, son bir kez “İkna Etmeye” gitti. Erdoğan, “Ben ABD’den, YPG/PYD’nin Türkiye’ye zarar vermeyecekleri konusunda güvence aldım,” demeyecektir.

Ortadoğu ve İslam Coğrafyasında alternatifi olmayan, pozitif gelişmenin tek örneği Türkiye’dir. ABD, “eski alışkanlıklarını sürdürmeme konusunda”, Yeni Türkiye’yi iyi okumalıdır. Bir terör örgütü ile diğer bir terör örgütü ortadan kaldırılamaz. Yanlışların yarıştırılmasından doğrunun çıkmayacağını herkes bilir. Kaotik ortam, terörü beslemeye devam edecektir. YPG ne kadar illegal bir yapılanmaysa, DAEŞ’te o kadardır. Her ikisi de terör gruplarıdır. Ve her ikisinin hedefinde Türkiye vardır. ABD ve Rusya yakın gelecekte olmasa bile ileride yanlış yaptıklarını anlayacak ve bu çıkmazdan dolayı Türkiye’nin kapısını çalacaklardır. O zaman iş işten geçmiş on binlerce insanın kanı yine dökülmüş olacak.

Türkiye ile ABD ve Rusya arasında güven sorunu var. Bu durum karşılıklı taahhütlere bağlı kalınarak aşılır. Türkiye bağımsız kendi varlığını ve güvenliğini ön plana alan stratejiyi uygulayacaktır. Bu strateji; ABD, Rusya ve batıyı dışlayarak değil, karşılıklı işbirliği ve güven esasına göre sürdürülmelidir. Maalesef ABD’nin güvencesi hep kâğıt ve lafta kalıyor.

ABD, Batı ve Rusya DAEŞ’e karşı sözde değil özde hareket etmelidirler. DAEŞ ve PKK terör örgütlerine karşı savaşı Türkiye vermiş ve yalnız bırakılmıştır.

Erdoğan gazetecilerle yaptığı sohbet toplantılarında “Bırakın terör örgütlerini, gelin terörle mücadeleyi birlikte yapalım dedik, maalesef buna yanaşmadılar” şeklinde açıklama yaptığı basına yansıdı.

Gelinen noktada, ekonomi, ticaret, yatırım, enerji ve savunma konularında işbirliğini arttırma mutabakatı ortaya çıkmakta. ABD’nin PKK-PYD/YPG cephesine vereceği destek, Türkiye’nin sınır güvenliğini ve toprak bütünlüğünü tehdit eder olursa, ister Türkiye sınırlarında, isterse Cerablus’tan El- Bab’a kadar olan yerlerde olsun, Türkiye’nin bunu beka sorunu yapacağı ve gerekli müdahaleden kaçınmayacağını Cumhurbaşkanı Erdoğan ifade etti.

Erdoğan, ABD’de Türkiye’nin talepleri konusunda net ve samimi bir tavır sergiledi. Bu kararlı ve şahsiyetli duruşu ülkemize çok şey kazandıracağı açıktır. İnşallah ABD, Rusya ve Batının oyunu da tutmayacaktır.

Terörle iş tutan ABD, Batı ve Rusya’nın hedefi; zayıf bir Türkiye, İsrail dostu seküler bir Kürt kantonu. Öyle gözüküyor ki terörle iş tutan bu birliktelik siyaset ve strateji üretmeyecektir. Önümüzde süreçte birçok soru cevabını bulacaktır.

Vesselam.    

Yorumlar8

  • Ferit Yücetürk 6 yıl önce Şikayet Et
    Trump'ın, ABD Başkanları içerisinde görevi başında İsrail de ağlama duvarını ziyaret edecek tek başkan olacağını da notlarımız arasına alalım...
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Hüseyin Örem 6 yıl önce Şikayet Et
    Mehmet Bey yazınızdaki tespitler güzel tebrik ediyorum kaleminize sağlık.Allahın planını unutuyorlar Allah Muıyn selamlar saygılar
    Cevapla
  • G.Ertok 6 yıl önce Şikayet Et
    Agziniza kaleminize saglik efendim saygilatimla
    Cevapla
  • Mustafa Budak 6 yıl önce Şikayet Et
    Sevgili Mehmet abi bu ziyareti ve siyasi gelecegi Sayın devlet başkanımızın dik duruşunu ayrıca güçlü bir Türkiye'nin dünyaya haykırışını en güzel şekilde özetlemişiniz.Yüreginize kaleminize Allah güç kuvvet versin.Saygılarımla
    Cevapla
  • Servet 6 yıl önce Şikayet Et
    Erdoganin Abd gezisinin iyi bir analizi olmuş.Elinize sağlık tebrik ederim.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat