CHP’ye yönelik ‘kişisel’ eleştirileri oldu, seçimlerde parti örgütünden destek görmediğini vurguladı.

Daha ‘kişisellikten’ arınmış olarak CHP analizi yapmasını rica ettim, kırmadı.

HDP’nin barajı aşmasına desteğin arka planı, ‘muhafazakar’ aşıların tutup tutmadığı, MHP’ye başbakanlık teklifi, toplumsal duyarlılıklara ve sosyal demokrasiye bakışına yönelik cevapları, ‘koalisyon kurulur mu’ sorusuna da cevap niteliğinde:

HDP’ye lokomotif oldu: “İstifamın ana nedenlerinden biri CHP’nin HDP’nin barajı aşmasına açık ve örtülü destek vermesiydi. Bir PM toplantısında üyelerden biri ‘Çevreme HDP’ye oy vermelerini telkin ediyorum’ diyebildi örneğin. CHP kendini küçülttü, HDP’yi büyüttü. Bu etik değil. Bugün AKP ile hükümet ortaklığı konuşabiliyorsan bunu HDP’nin yüzde 13 almasına borçlusun. Bu, CHP’nin kendi başına iktidara gelemeyeceğini kabul ettiğini gösterir.”

‘6 ok’un 3’ü gitti: “CHP’nin 6 okundan üçü milliyetçilik, devletçilik ve cumhuriyetçilik. HDP’ye desteği bu ilkelerle nasıl bağdaştırabilirsiniz? Atatürk’ün kurduğu parti bu durumu nasıl hazmeder? Bu yöntemler kirli siyaset örneği olarak normal sayılabilir.”

Bu bir ‘proje’ydi: “Proje, CHP’yi iktidar yapmaktan çok AKP’nin 276’nın altına düşürülmesiydi. AKP’nin tek başına iktidarının engellenmesiydi. O yüzden CHP yüzde 25’e düşmesine rağmen sevindi! Ağlanacak haline güldü. Kemal Kılıçdaroğlu’nun, kendi memleketinde 2 milletvekilini HDP’ye kaptırmasına -sunması mı diyelim- engel olunamadı. Erdoğan karşıtlığı CHP’yi HDP’ye lokomotif yaptı, ancak yarın vagona dönüştürür. CHP, hükümet ortaklığı ihtimali için böyle bir işbirliğine girdiyse, iktidarda neler yapabilir?”

Bahçeli oyuna gelmedi: “CHP, HDP’nin yörüngesinde dönmeye başlayınca MHP’yi de oraya çekmeye çalıştı. Başbakanlığı verelim teklifi bunun sonucu. Ancak Devlet Bahçeli bu oyunu boşa çıkardı.”

CHP-HDP kol kola: “Hala CHP ile HDP kol kola. Hükümetin terör konusunda bilgilendirme heyeti Kılıçdaroğlu’na gitti, bilgi verdi. Ama Cumhurbaşkanlığı’na giden TBMM Başkanlık Divanı heyetinde CHP ve HDP’li üyeler yoktu, Cumhurbaşkanı’na gitmediler, bu çok manidar...”

Yazının tamamı için tıklayınız...