Putin niçin Kur’an ayeti okudu?

.

  • GİRİŞ18.09.2019 09:28
  • GÜNCELLEME19.09.2019 09:26

Ankara'da, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ev sahipliğinde düzenlenen Üçlü Suriye Zirvesi sona erdi.

 

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Ankara'da düzenlenen Suriye konulu üçlü zirvenin ardından bir basın toplantısı düzenledi.

Türkiye, Rusya ve İran liderlerinin, Ankara’daki Üçlü Suriye Zirvesi’nde imzaladıkları ortak açıklamada Suriye'nin egemenliği, bağımsızlığı, birliği ve toprak bütünlüğü ile BM ilkelerine kuvvetli taahhüt vurgulandı.

 

 

Liderler, zirve sonrası ortak basın toplantısında açıklamalarda bulundu ve gazetecilerin sorularını cevapladı. Gazeteciler, basın toplantısında Yemen'de yaşanan Suudi Arabistan - İran gerilimini liderlere sordu. Bu soruya Ruhani'nin cevabı "Petrol yerine bölgenin güvenliğini daha çok önemsiyorum. Bu saldırıyı Yemen'i bombalayanlara sormak lazım. Yemen halkı kendini savunuyor." şeklinde oldu.

Rusya Devlet Başkanı  Putin ise, Yemen'de bir insani trajedinin yaşandığını belirtti ve ülke olarak yardıma hazır olduklarını açıkladı. Kuran-ı Kerim'e atıfta bulunan Putin, Al-i İmran Suresi’nin 103. ayetini hatırlattı:

"Hepiniz toptan, Allah'ın ipine (dinine) sımsıkı sarılın, bölünüp ayrılmayın. Allah'ın sizin üzerinizdeki nimetini hatırlayın: Hani siz birbirinize düşman idiniz de Allah kalplerinizi birbirine ısındırmış ve O’nun lütfu ile kardeş oluvermiştiniz. Siz bir ateş çukurunun tam kenarında iken oraya düşmekten de sizi O kurtarmıştı. Allah size âyetlerini böylece açıklıyor, ta ki doğru yola eresiniz."

Putin, “Sizi bölen konular arka planda olmalıdır. Manevi yakınlık ön plana çıkmalıdır. Şiddetin kabul edilmezliği konusunda Kur'an'da ayetler var." diye konuştu.

Rusya Bilimler Akademisi Şarkiyat Enstitüsü Arap ve İslam Araştırmaları Merkezi kıdemli uzmanı Boris Dolgov, Sputnik’e demecinde Putin’in Kur’an-ı Kerim’den alıntı yapmasının Ortadoğu bölgesindeki tüm ülkeler için dünyaya yapılan bir çağrı olduğunu söyledi:

“Rusya Devlet Başkanı’nın Kur’an’dan kalplerin birleşmesinden, Allah’ın üzerindeki nimetinden ve kardeş olunmasından bahsedildiği ayete atıfta bulunması gerçekten dünyaya, Ortadoğu’daki çatışmalarda yer alan tüm taraflar arasında barışmaya yönelik yapılan önemli bir çağrı.

Sadece Suriye’deki çatışma değil, aynı zamanda Basra Körfezi’nde, Suudi Arabistan ve İran arasındaki çatışmalar ve onlara şöyle ya da böyle çekilmiş olan tüm ülkeler söz konusu. Rusya tarafından bu çağrının, Suriye’deki çatışmaların başında da, Ortadoğu’daki ihtilaf ile ilgili olarak ta defalarca yapıldığını söylemek gerekir.

Rusya’nın politikası, barış çağrısında bulunmak, istikrarın sağlanması ve ihtilafların üstesinden gelinmesi için elinden gelen her şeyi yapmak. Bu çağrı, ihtilafların barışçıl yollardan çözülmesi gerektiğine dair bir işarettir. Bu özellikle Suriye’yi ilgilendiriyor. Aynı zamanda Yemen’deki durumu, Suudi Arabistan-İran zıtlaşmasını da kapsıyor.”

Rus uzman, Vladimir Putin’in Ankara’da kullandığı ifadelerinin aynı zamanda ‘Türkiye’ye, Suriye yönetimine ve İran’a, aralarındaki ihtilafları aşmaları için yapılan bir çağrı’ olduğunu da sözlerine eklemiş.

Rus lider Putin, Kuran- Kerim okumuş olabilir.. Ama tarihe geçen Ankara’da İslam dünyasını, özellikle Türkiye, İran ve Suriye’yi Kur'an ayetleriyle uyarması, Rus Dışişleri Bakanlığı’nın hazırladığı bir diplomatik atak. Putin İslam aleminin yakalandığı bölücülük hastalığını yüzüne vurarak büyük keyif almış olmalı..

ABD ve Avrupa devletleri birlik politikasında toplanırken İslam alemini Ortaçağ’a düşürmeleri, sonra da karşısına geçip İslam milletinin kanlı iç çatışmalarda kıvranmasını zevkle izlemesi ibretlik bir olaydır.

57 devlete bölünmüş İslam milleti için Putin’in uyarısı ilahi tokat olmalı..

Dost düşman herkesin bildiği İslam alemi için tek kurtuluşun İslam Birliği politikası olduğu gerçeğinden İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkelere ne kadar uzak.

Putin niçin Allah’ın Müslümanlara birliği emrettiği Kur’an ayetini Ankara’da okudu? Bu sorunun kısa cevabı şu: Artık İslam ülkelerinin birleşme mikanı kalmamıştır demek istiyor.

Hıristiyan aleminin uykularını kaçıran Büyük İslam Devleti’nin kuruluşunun artık imkansız hale geldiğini dünyaya ilan ediyor.

Putin 21. yüzyılın başındaki Haçlı Seferi’nin zafer çığlıklarını atıyor..

Yorumlar1

  • Osmanlı 4 yıl önce Şikayet Et
    Bu yoruma katılmıyorum. İslam birliği imkansız değildir. Putin de bunu ifade etmemiştir. Bu yorum yazarın yorumudur. İslam birliği kurulacaktır. Allah'ın rahmetinden ümit kesilmez ve Allah vaadinden dönmez. Nurunu tamamlayacak,İslamı dünyaya hakim kılacaktır,şüphesiz.
    Cevapla Toplam 7 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat