İttifakın ortak derdi

  • GİRİŞ18.12.2014 10:05
  • GÜNCELLEME19.12.2014 10:07

Bu cepheye katılanlar cemaatin, 2009 yılından bu yana icraatlarının sorgulanmasını istemiyor. Cemaatin siyasi operasyonlardaki konumu ve etkinliğinin sorgulanmasını da istemiyor.

Cephenin ortak fikri tabanı, AKP hükümetinin ne yolla olursa olsun gönderilmesidir ve bunun altında da Kürt meselesi ve barış süreci vardır.

Cemaatin hükümete savaş açması, MİT Başkanı’nın gözaltına alınması ve tutuklanması, ardından da başbakanın gözaltına alınıp tutuklanması operasyonuyla başlamıştır. Bu operasyon barış süreci için düğmeye basılması ve gizli görüşmelerin ifşa edilmesi üzerine planlanmıştır.

Bugün cemaat çevresinde ittifak kuranların ortak derdi budur, bunun için de bu ittifak kolay kurulmuştur. İttifakın içinde, en katı ulusalcılar, Kürtleri “düşman” gibi görenler hiç tereddütsüz yer almışlardır. MHP de ittifakın içindedir, ama Büyük Birlik Partisi çok daha kuvvetli ve militan gücünü kullanarak ittifakın içinde yer almıştır.

Cemaatin, ilk operasyondan bu yana geçen 4 yıl içinde, cumhurbaşkanı, başbakan dahil, binlerce siyasetçi, işadamı, gazeteci ve bürokratı kapsayan gizli dinleme faaliyetlerini ittifak belli ki yerinde ve yapılması gerekenler olarak görmektedir.

Yasal hükümeti değiştirmek için bu gizli dinlemelerin kullanılması, ittifak mensupları için insan haklarının, iletişim özgürlüğünün ihlali olarak görülmemektedir.

Batı’nın çeşitli merkezlerinde de cemaatin geçen dönemdeki icraatları sorgulanmamakta, meşru hükümeti devirme girişimleri tahlil edilmemekte, kaba birkaç formülle Türkiye’de olan biten üzerine fikir yürütülmektedir.

Batı Uludere’de 34 köylünün öldürülmesinin tahlilini yapmadı ve Türkiye’deki ana çatışmayı görmeye çalışmadı. Aynı şekilde Kobane eylemlerinde 50 kişinin hayatını kaybetmesinden de büyük rahatsızlık duyduğunu söylemedi. Binlerce kişinin gizlice dinlenmesinin üzerinde durduğunu da duymadık.

yazının devamı için tıklayınız

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat