Vahşi Kurt Sürüsü
- GİRİŞ24.03.2011 06:53
- GÜNCELLEME24.03.2011 06:53
Bir sürü edepsiz ülke, dünyanın en güçlü silah ve ordularına sahip ahlaksızlar takımı, küçücük bir ülkenin tepesine çöktü. Mesele, önce Libya’da halkın bir diktatöre karşı mücadelesiydi... Ancak tarihsel yağmacı İngilizlerin hemen “isyancıların” arkasında olduğu, kısa sürede ortaya çıktı. Anlaşılan epey barışçı bir sivil gösteri, vahşi kurt sürüsünün aldığı koku ve silahlı kışkırtması ile iç savaşa dönüştürüldü; ardından da “halkı korumak” bahanesiyle BM’den karar çıkartıldı ve Sarkozy adındaki kurtbaşının öncü saldırısıyla, “kurtlar koalisyonu”, küçücük bir ülkeyi boğuyor!
Olacak şey değil! Sonu belli bir saldırının muzaffer komutanları olarak göğüslerinde böyle bir utanç madalyası takacaklar, rezil ahlaklarıyla ortalıkta demokrasi ve insan hakları cakası satacaklar! Batı demokrasisi, giderek ahlaksızlar yönetimine dönüşmektedir.
Mesele, Libya’da halkın daha çok özgürlük ve demokrasi isteği meşru isteğini çok aşmış ve bir emperyalist saldırıya dönüşmüştür... (Hayret ki CHP bile bu durumu meşru görebiliyor!)
***
Kaddafi haklıdır, Haçlı Seferi saptamasını, nitekim Fransız İçişleri Bakanı Claude Geagant da doğrulamaktadır: Evet bu bir Haçlı Seferi’dir ve öncülüğünü de Fransa yapmaktadır!
Emperyalist saldırı ile Batı, İslam dünyası üzerindeki ekonomik ve siyasi egemenliğini şimdi “demokratik sistem” uydurukluğuyla sürdürmenin pozisyonunu almıştır. Bu ülkelerde kurulacak demokrasiler, uyduruk kalacaklardır; demokrasiler, tarihsel bir sürecin sonunda ortaya çıkmış yönetim biçimleridir... Hiçbir zaman “kurduk” demekle kurulmamışlardır!
İslam ülkeleri, Batıya bağımlı, kukla başkanlar sistemiyle on yıllarca yönetildi ama Batı sömürgeleri, yoksul ve parçalanmış olmaktan kurtulamadılar...
Şimdi yine uyduruk bir demokrasi rejimiyle, (çünkü zamanın ruhu!), yine Batı egemenliği altında, yine yoksul ve parçalanmış olarak, on yıllarca daha yönetilecekleri yeni bir zaman başlangıcına – tüneline girmektedirler!
***
Hıristiyan Batı ve İslam Ortadoğu, iki kültür arasındaki bu bin yıllık tarihsel farklılığın, bu kadar gerçek bir olgu olabileceğine hiçbir zaman inanmamıştım! Ama 10 yıldır Avrupa’nın vurguladığı “Hıristiyan kültür” ve Müslüman dünyaya yönelik Haçlı Seferi, bu olguyu doğruluyor!
Bütün amaç, “Batı Hıristiyan kültür”ün egemen kalması, sömürgeciliğini yani piyasalar üzerinde ekonomik üstünlüğünü sürdürmesidir.
Bunun siyasi aletleri dönemin ruhuna göre değişebilir; bir zaman diktatörleri, uyduruk parlamentolu Başkanlık sistemlerini, darbeci askerleri kullanırlar.. Şimdi ise “demokrasi” zamanları!... Bu zamanlar, islam ülkelerinde milletin, on yıllardır insan yerine konmamaya, baskıya, polis rejimine, işkenceye, yoksulluğa karşı ayaklanmasıyla, ve daha iyi bir hayat ve daha çok özgürlüklere olan haklı istekleriyle ve bu amaçlar için isyanıyla örtüşmektedir!
Zamanın ruhu budur! Bu zamanın ruhu, Batılı egemenlerin değirmenini döndürecektir yine!..
İslam dünyası, bilim, teknoloji ve düşünce/felsefi üstünlükler çağı olan 1100’lere kadar gelen 300 yıllık Altın Çağı diriltmeden, Batı hizmetkârı olmaktan kurtulamaz.
Ortaçağın “Haçlı Seferleri”, Altın Çağın yıkılmasında önemli bir etkendi! Haçlı Seferleriyle birlikte, Avrupa’nın yükselişi başladı; Müslüman dünyadan bilimi ve teknolojiyi aldılar; bunları geliştirdiler; bunu coğrafi keşifler ve Rönesans izledi, aydınlanma+sanayi devrimi+bilimsel teknolojik devrim ve bugünkü egemenlik konumu...
Libya’ya acilen ve bir an önce “demokrasi” gelmelidir! Aşiretlerden devşirilecek, Batı yanlısı Kaddafiler çözümü ile karşı karşıyayız!
Küçük bir ülkenin tepesine, Kurt sürüsü her yönden çökmüş durumdadır!
Orhan Bursalı - Cumhuriyet
obursali@cumhuriyet.com.tr
Yorumlar1