1 Mayıs, tehdit olmaktan kurtulamadı

  • GİRİŞ16.04.2014 09:53
  • GÜNCELLEME16.04.2014 09:53

Ülkemizde en az 2 milyon işsiz var. İşsizlerin, çalışanların, emeklilerin
yığınla mes'elesi mevcut. Olması gereken 1 Mayıs haftalarında
sendikaların öncülüğü ile panel, konferans açık oturum gibi
platformlarda bu yığınla mes'elelere dair teklif ve çözümler üretilmesi,
bunların kamuoyu ile dertleşilmesidir.

Bunun yerine 1 Mayıs her sene  kavga, kabadayılık ve efelenme gösterisine dönüşmektedir.
Acaba Taksim diye bir meydan olmasaydı işçi bayramı kutlanmayacak mıydı?

1 Mayıs, eskiden bahar bayramı olarak anılırdı. Bu sun'i adlandırma
takvim yapraklarını aşamadı. Sonra başka isimler de verildi. Halk ise
hep "işçi bayramı" dedi. Bu sebeple yasaklı mevsimden sonra 2008'de
"Emek ve Dayanışma" günü başlığıyla yeniden resmileşirken bu isim, tıpkı
Yassıada'ya "Demokrasi ve Özgürlük Adası" denmesindeki iğretilik gibi
tutmadı..

Bu ülkenin insanları 1 Mayıslarda seneler senesi izi
silinmez korkular yaşadılar. Ölümler, Sovyetler Birliği, Çin
özlemleriyle kızıl flamalar taşınması unutulmadı.

O günler
şehir tenhalaşır, meydanlarda kimse kalmaz, dükkânlar
açılmazdı. Marksist sloganlarla yürüyen işçilerin çoğunluğu kendi
rızalarıyla değil, tehditlerle oraya toplanırlardı.

1 Mayıs
toplum hafızasında iyi bir sicile sahip değildir. "Bayram" neş'e,
paylaşmak, kucaklaşmak ve sevgi iken "1 Mayıs" sopa, tabanca, tehdit ve
kim vurduya gitmekti...

Eğer bunlar arkada kaldıysa.
Ki öyle olmalı...

Öyle ise...

1
Mayıs'a sağduyunun hakim olması ve her işçi sendikasının yerli
düşünceyi samimiyetle kabulü gerekir. Oldum-olası 1 Mayıslara tartışma,
dahası gözdağı vermelerle girilir. Hele bu sene 17 Aralık darbe
süreciyle Gezi intikamcıları 1 Mayıs'ı iktidar aleyhine bir kışkırtma ve
oradan hükümet yıkma vesilesi yapabilirler.

Cesur sorgulara ihtiyaç var:

DİSK...

Bir kere bu ismin karşılığı kaldı mı?

"Devrimci İşçi Sendikaları."

Neyin devrimi?

Vaktiyle
kuruluş ideolojisi olarak işçilerle Marksist devrim yapılıp proleter
iktidar kurulacaktı. Bugün böyle bir iddiaya sadece gülünür. Eğer o
hayal terk edildiyse DİSK ve yoldaşlarının toplumu tedirgin eden,
huzurunu kaçıran geçmiş 40 yıldaki kötü imajı temizlemesi lazım.

1
Mayıs ideolojik gericilikten kurtarılmalıdır. Bu saf bir işçi bayramı
ise neden illa Taksim? DİSK başkanı "Taksim bizim kutsalımız" diyor.
DİSK ve kutsal? İlginç! O zaman kutsalın ne olduğunu konuşmalı.

1977'deki elem verici 1 Mayıs da sonraki birçok suikast gibi yabancı ajan işiydi.

Konfederasyonların
bazıları illa Taksim derken Valilik siyasi mitingde 2 milyonun
toplandığı İstanbul'un en büyük meydanını gösterirken "Yenikapı'da
miting yapın; fakat  sembolik merasimlerinizi Taksim'de icra
edebilirisiniz" diyor.

Kısacası; sendikaların, konfederasyonların 1 Mayıs'ı milletle kucaklaştırması lazımdır.

DİSK bu seneki 1 Mayıs'ta Başbakan Erdoğan'ı konuşma yapmaya davet edebiliyor mu? İşte büyük soru ve zor hedef!

Yazının tamamı için tıklayınız

 

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat