AK Parti koalisyona mahkûm ve de mecbur mu?..

  • GİRİŞ03.07.2015 10:24
  • GÜNCELLEME03.07.2015 10:24

Muhtemel koalisyon modelleri, bu meseleye yaklaşımı, koalisyonun ne zaman kurulabileceği...

Sayın Başbakan önemli mesajlar verdi.

Onları yansıtmadan, şu Meclis Başkanlığı seçimi hakkında  birkaç kelâm edelim:

Şu Kılıçdaroğlu ilginç adam, “tipik” CHP’li bürokrat.

Seçim gecesinden bu yana yaptıkları, daha çok “zekâsını” kullandığını gösteriyor.

“Aklını” ise pek kullanmıyor maalesef!

Üç haftadır yaptıklarına bakın:

-Seçim başarısızlığını gölgelemek için parti genel merkezinde “kutlama” düzenletti, “AKP’yi devirdik, bir dönemi kapattık, oleeey!” dedi, 

-MHP’nin, Saadet Partisi’nin oylarını ve AK Parti oylarından bir bölümünü, hatta ‘İş, Aş, Haydar Baş’ partisinin oylarını  kendisine yazarak “yüzde 60’lık blok”tan bahsetti, 

-AK Parti’den Başbakanlığı (İlaveten de başbakan yardımcılıklarını, maliye, içişleri, adalet, milli eğitim bakanlıklarını) kendisine teslim etmesini istedi, 

-Sayın Bahçeli’ye –hem de- medya üzerinden Başbakanlık teklif etti, 

-Sayın Cumhurbaşkanı’nın davetine icabet etmesinden dolayı çaktığı, yalancılıkla suçladığı Deniz Baykal’ı Meclis Başkanlığına aday yaptı, 

-‘AKP’ye güvenmiyorum’ dedi, “Bununla birlikte” dedi, “Önkoşulsuz görüşürüz” dedi, “Ama” dedi, “Kırmızı çizgilerimiz de yok değil!’ dedi...

-Meclis Başkanlığını kaybettikten sonra, “Eh ne yapalım, Ak Parti ile koalisyon kuralım bari, yeter ki vatan sağ olsun” mesajını verdi.

-Başbakanlık teklif ettiği Devlet Bahçeli’ye, Meclis’te CHP’nin ya da HDP’nin adayını desteklemediği için saldırdı, saldırttı!..

“Az zamanda çok ve büyük işler yaptı” Kemal Kılıçdaroğlu.

“Zeka”ya yaslananlar az zamanda çok ve büyük işler yapmaya çalışır...

 “Aklı” öne çıkartanlar ise adımlarını dikkatli atar; istişare, tefekkür, itidal, muvazene...

Kılıçdaroğlu’nda o ruh nerede!..

Bu arada çok öğretici; Sayın Devlet Bahçeli’ye CHP’lilerden ve CHP medyasından acayip hakaretler var.

Buradan yansıtmaya hicap duyarım; o kadar yani!..

Medyadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın hocamız Sayın Genel Başkan’a bunları ayrıntısıyla arz edecektir sanırım...

Sayın Devlet Bahçeli de kimlerin “dost” kimlerin “düşman” olduğunu görür, umarım!..

Gelelim Sayın Davutoğlu ile sohbetimize:

Bu Meclis Başkanlığı seçimlerinden çıkması gereken dersler...

Sayın Başbakan uzun uzun anlattı, ben özetini, üslubumca yansıtayım:

-Bir kere, fırıldak olmayacaksın. Düz olacaksın, düzgün hareket edeceksin. Bir dostun ile yolculuğa çıktıysan ona sonuna kadar sahip çıkacaksın. Asla satmayacaksın!..

-Dostunu hiçbir vakit pazarlık konusu yapmayacaksın. İmasına tahammül etmeyeceksin! 

- Sayın İsmet Yılmaz’a firesiz destek verdik. Böyle yaptığımız için Başkanlık seçimi kaybedebilirdik. Olsun, seçim kaybedelim ama milletimizin güvenini kaybetmeyelim!

-Bizde oyun tezgâh olmaz. Ne dediysek o, koalisyon görüşmelerinde de “oyun” oynamayacağız! Gideceğiz muhalefet partilerine görüşeceğiz. Neyi söylediysek neyi söylemediysek milletimiz bilecek. Şeffaf olacağız, dürüst olacağız, ilkeli olacağız.

-Meclis Başkanlığı seçiminden çıkan tablo bir AK Parti-MHP ortaklığına işaret ediyor değil. Meclis Başkanlığı ile koalisyon görüşmelerinin birbirinden farklı konular olduğunu defalarca söyledik.

-CHP ile MHP’ye aynı mesafedeyiz.

-İkisi de başından beri sürekli olarak “dışlayıcı” tavırlar sergiliyor. Umarım bu böyle devam etmez. Umarım, sağlıklı bir  koalisyonu kurarız.

-Erken (tekrar) seçim meselesine gelince... 

-Koalisyona en az ihtiyaç duyan parti AK Parti’dir. Meseleye ‘grup çıkarları” açısından değil, “ülke çıkarları” açısından bakıyoruz...

yazının devamı için tıklayınız

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat