AK Parti kongresine hiç şüphesiz yapılan konuşmalar damga vurdu. Seçilmiş Cumhurbaşkanı Erdoğan 12 yılın özeti mahiyetinde yaptığı konuşmada Davutoğlu’nun atanmış bir Başbakan olmadığının altını çizdi.

Konuşmasında en sert olduğu anlar Paralel Yapı’yla ilgili kısımlardı. Bundan sonra artık bu yapıyla mücadelenin en önemli gündem maddesi olduğunu söyledi. Konuşmasında mimiklerine ve vücut diline baktığımda canının nasıl yandığını görmek çok da zor olmadı.

Kamuoyuyla paylaşmadığı daha büyük olayların olduğu kesin. Erdoğan dün maalesef çok üzgündü. Çocuğum dediği AK Parti’deki görevi fiili olarak sona erdiği için mahzunluğu yüzüne sirayet etmişti. Dile kolay Pınarhisar’dan sonra bu milletin umudu olmak ve 12 yıl boyunca her seçimde oyunu arttırarak bu milletin gönlünde taht kurmak ve ardından yeni bir Fatiha’ya başlamak zor.

Bundan sonra yeni Türkiye’nin inşası geçen 12 yıldan çok daha farklı olacak.

Ahmet Davutoğlu’na gelirsek yaptığı konuşma entelektüel bir birikimin ürünüydü. Hoca’nın kendine has olan üslubu konuşmaya yansımıştı. Bir konuyu anlatırken 5 maddede açıklaması metne de yansımıştı.

Giriş kısmındaki selamlama çizilen dış politikanın bir tezahürüydü. Dünyanın tüm mazlumlarının yanında daha güçlü olunacak ve Türkiye dünyada adaleti sağlayan bir merkez olacak.

Osmanlı vurgusunun öne çıktığı anlarda geçmişin yataklarından beslenip geleceğe daha güçlü adımlarla koşulacağı ve bu yoldan asla geri dönülmeyeceğini söyledi.

Hoca’nın yapılan istişarelerde öne çıkmasının en büyük nedenlerinden biri Paralel Yapı’yla mücadelesiydi.

Konuşmasında bu yapıya asla izin verilmeyeceğini ihanet edenlerin ellerini kıracağından bahsetti.

Cuma’dan sonra Türkiye’de çok daha güçlü bir siyasi mekanizma işleyecek. İcracı bir Cumhurbaşkanın yanında güçlü bir Başbakan ve ekibi olacak. Tam bir uyum içinde ortaya çıkacak tablo Türkiye’yi çok daha hızlı bir şekilde hedefe ulaştıracak.

Davutoğlu’nun önünde 2015 seçimleri var. Bugünden itibaren çalışmalara başladı. 2015’i alnının akıyla çıktığı an 2019’a kadar Davutoğlu dönemi devam edecek.

AK Parti cephesinde dünyayı kapsayan düşüncelerle yola çıkılırken muhalefet cephesi ise hala basın açıklaması, Anayasa Mahkemesi ve yapılacak kurultayla uğraşıyordu.

Aklıma CHP’nin uçan sandalyeli, yumruklu, tekmeli kurultayları geldi. Ha bir de şu Gandi beyin ilk seçildiği kongrede sandalyeye çıkıp hoplayıp zıplayan gazeteciler geldi.

AK Parti'nin hiçbir kurultayında sandalyeye çıkıp zıplayan bir gazeteci görmedim. Ne diyelim CHP’ye ve onun 1930 model gazetecilerine kongrelerinde başarılar. Ha yanınıza yine kask, oksijenli bez falan almayı unutmayın. Ya da en iyisi ilk yardım çantasıyla işi kökten çözün!

serkan.ustuner@haber7.com

@sustuner