Gün geçmiyor ki, CHP kanadından değme komedi ustalarını aratmayan replikler gelmesin.

Biraz hafızamızı yoklayalım: İstanbul'a aday olduğunda Kağıthane'yi Kağıttepe yaptı. Lefter'i kaleci mevkiinde oynattı. Aday olduğu İstanbul'dan oy dahi kullanamadı.

Aklıma bir çırpıda gelenler de aşağıda sıralanmıştır

- İzmirliler Haliç'te yüzecek.

- İstanbul'a aday olduğunda ekmek kuruş olacak dedi. Ekmek zaten 40 kuruştu.

- Biz sayın Başbakan gibi söz verip sözünün arkasında duran bir insan değiliz.

- Mersin Güneydoğu'nun incisidir.

- Çorum belediye başkanı adayını soyadını nohut yapması.

- Son olarak Trabzon'da Trabzonsporlu olduğunu söylemesi de çok ilginçti.

 İlk olarak halk adamı olarak millete sunulan Kılıçdaroğlu ilk kongresine 400 liralık gömlekle katılmış sandalyeye çıkıp zıplayan büyük gazetecilerin Gandhi hayallerini de suya düşürmüştü.

İnanın bu yaptıklarını şartlar içinde olabilecek insani vakalar olarak değerlendirmek mümkün. Ama kasıtlı bir şekilde bel altı siyaset yapmak ve bunu eline yüzüne bulaştırmak kabak tadı vermeye başladı.

En son grup toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Somali gezisinde çocuklara hediye ettiği boyama kitabına yapılan montajı gerçek zannedip başladı yüksek perdeden konuşmaya. Salonda da bir alkış tufanı kopuyor ki, gören Kılıçdaroğlu balkon konuşmasını yapıyor zanneder.

Az çok fotoshop bilen ergenin biri küçük bir kesme biçmeyle kitapları değiştiriyor ve Türkiye'nin ana muhalefet partisinin başındaki isim bunu hiç araştırmadan, sormadan siyaset malzemesi yapıyor.

Sonuç yine her zamanki gibi yine manşet: Kılıçdaroğlu'ndan bir gaf daha. Bu kez foto-gaf.

Bize yaşattığı tüm komik anlar için Kılıçdaroğlu'na sevgilerimizi gönderiyor, yeni bir gaf da buluşmak dileğiyle kendisini İzmir'den Haliç'e denize giren, Güneydoğu'nun incisi Mersinli kardeşlerime bırakıyorum.

serkan.ustuner@haber7.com

@sustuner