CHP 15 Temmuz darbe görünümlü uluslararası işgal planının ardından 10 gün sonra demokrasi mitingi tertiplediğinde ne kadar demokrasi yanlısı olduğunu anlamıştık.

İyi niyetimizi muhafaza ettikten sonra CHP'yi Yenikapı mitinginde gördüğümüzde 'Acaba CHP kodlarını değiştiriyor mu?' dedik ama sonrasında gördük ki CHP'nin hiç değişmeyen fikirleri olduğu gibi duruyor.

Kılıçdaroğlu'na suikast girişimi ve ardından ABD büyükelçisi John Bass ile görüşmesinin ardından bu toprakların en alçak ve en hain örgütü FETÖ’yü mağdurlaştırma edebiyatına girdiğini gördük.

Canlı yayında katıldığı televizyon programında darbe şakşakçılığı yapan kanalların kapatılmasının yanlış olduğundan dem vurmaya, PKK’lı öğretmenlere sahip çıkmaya başladı.

En son il başkanları toplantısında FETÖ'den tutuklu olan şahısların mazlum falan olduğundan, terör örgütünün finansörleri şirketlere el konulmasının büyük bir hata olduğunu söyleyip örgütten yana olduğunu deklare etti.

241 şehidi, ardında kalan 1000 yetimi görmeyen, konusunu bile açmayan CHP genel başkanına göre mağdur FETÖ ve FETÖ’cüler!

Tek parti döneminden bu yana hiçbir zaman bu milletin yanında durmayı becerememiş bir hareketten 90 yılın sonunda sürpriz beklemek en basit haliyle saflık olur.

CHP'nin kodları hiçbir zaman değişmeyecek şekilde dizayn edilmiş. Her durumda ülke menfaatleriyle çatışan bir muhalefet bir tek bizim ülkemize mahsus bir durum. Düşünün ülke işgalin sınırından donmuş, bu kadar şehit verilmiş ve CHP'nin sonucuna göre: FETÖ'cüler mağdur.

CHP İstanbul il başkanı ve siyasi öngörüsü

Yazmasam olmazdı. Konu CHP'den açılmışken Istanbul il başkanın bir gazeteye verdiği röportajı okuyunca hem güldüm hem de CHP'nin siyasi öngörüsüne hayran kaldım (!)

İl başkanı diyor ki, ' İstanbul artık CHP'nin. Birçok ilçeyi kazanmış durumdayız. Esenler,  Beykoz, Eyüp, Küçükçekmece...

Ya her şeyi anlarım da AK Parti'nin yüzde 71 aldığı ve 37 meclis üyesinden 34'nün AK Partili olduğu bir ilçenin nasıl CHP'ye geçtiğini anlamam. Tam bunların üstüne Esenler Belediye Başkanı Tevfik Göksu’yla muhabbet ederken başkana sordum Esener’i CHP alacakmış.

Başkan önce bir tebessüm etti ve sonrasında şu sözleri söyledi

Mülakatı baştan sona okudum. Mülakatın içerisinde o kadar çok çelişki var ki, İl başkanı daha İstanbul’un ilçelerini bilmiyor. Sayın Kılıçdaroğlu’nun ‘Kağıthane ilçesine Kağıttepe’ demesi gibi.  ‘Alibeyköy’ diyor. İstanbul’da Alibeyköy diye bir ilçe var mı ? İstanbul’un İlçelerini bilmeyen birinin ‘İstanbul’u kazanacağız’ demesi biraz komik.

Esenler’de en son yapılan anket  sonuçlarını söyleyeyim. AK PARTİ %76, CHP %11 gerisini artı siz düşünün. Esenler Belediyesi’nde 37 tane meclis üyesi var 34 tanesi AK Partili’dir. O her halde bir dil sürçmesidir.

Genel Başkanlarının oğlunun doktora çalışmasında yazdıkları aynen şöyledir;

“Artık Esenler Belediyesi’nden CHP ümidi kesmiştir. Çünkü Esenler’de hangi kapıya giderseniz gidin her bir seçmen AK Partilidir.” Sadece galiba İstanbul İl Başkanın yaptığı algı yönetiminden başka bir şey değil

Birincisi İstanbul’da ölçeğinde baktığımızda AK Parti’nin oyunun Sayın Başkanının söylediği rakamların çok önündedir.  Genel farklara baktığımızda CHP ve AK Parti’nin pergelinde çok büyük bir açıklık var.

İkincisi sürekli AK Parti yükselen bir trend. Bu bir oy’a dönüşüyor.  AK Parti’nin oyu mevcut potansiyelinden 10 üzerinden 5 kat daha fazladır. O açıdan siyaseti doğru okuyabilirsek sosyolojiyi de doğru okuyabiliriz. Sosyoloji doğru okunursa siyasette doğru okunur. Bu açıdan da baktığımızda bir algı operasyonu için yapıldığını düşünüyorum.

CHP‘nin en temel operasyonu da inanmadığı şeyleri söyledikleri için toplum tarafından bir şey ifade etmiyor.”

serkan.ustuner@haber7.com

twitter: sustuner