Musul ve Kerkük nasıl elimizden çıktı?

  • GİRİŞ19.09.2017 06:57
  • GÜNCELLEME20.09.2017 07:05

Musul ve Kerkük: Gönül bağımızın hiç kopmadığı, ama İngiltere’nin çizdiği sınırlara maalesef mahkum olarak kardeşlerimizi yabancı illerde bıraktığımız toprağımız şimdi yeniden ‘Acaba?’ sorusuyla yeniden karşımızda.

Biraz filmi geri sarıp Lozan’a gitmemiz lazım. Normal şartlar altında malum olduğu üzere Misak-ı Milli sınırları içerisinde yer alan bu iki Türk beldesi nasıl elimizden çıkmıştı?

Gazi Mustafa Kemal Meclis kürsüsünden şu şekilde ifade ediyordu: "Hudud-u millîmiz, İskenderun'un cenubundan (güneyinden) geçer, şarka doğru uzanarak Musul'u, Süleymaniye'yi, Kerkük'ü ihtiva eder. İşte hudud-u millîmiz budur dedik!"

Kerkük, Süleymaniye ve Musul da TBMM’nin hedefi arasındaydı. Bölgenin İngiliz işgalinden kurtarılması için 1 Şubat 1922 tarihinde Milli Savunma Bakanlığına Revandiz bölgesine bir kısım kuvvet gönderilmesi emri verildi ve bu görev için Milis Yarbayı Özdemir Bey görevlendirildi.

Özdemir bey burada adeta İngilizlere kök söktürdü. Aşiretleri etrafına toplayan Özdemir bey, Süleymaniye’den İngilizleri söküp attı. Ama Lozan görüşmelerinde o da nasibini alacak ve verdiği mücadele bir işe yaramayacaktı.

Lozan konferansında Kerkük ve Musul meselesinde gelince İngilizler buradaki petrol yataklarından dolayı asla ve asla bu iki şehrin Türk devletine verilemeyeceğini söylemiştir.

İsmet İnönü buranın demografik yapısının çoğunluğunun Türk olduğunu ve diğer unsurlar olan Kürtler ve Arapların da Türk hükümetine bağlı olduğunu söylemişse de Lord Curzon ise buranın Kürt ve Arap nüfusundan müteşekkil olduğunu ve buradaki petrol yataklarının Türklere verilemeyeceğini söylüyordu.

Bu tartışmalar sürerken Meclis’te Ali Şükrü bey ve Fevzi Çakmak gibi isimler Musul ve Kerkük için tekrardan savaşılması gerektiğini ve ordunun derhal teyakkuz durumuna geçmesini isterken bir kısım vükela ise sulh yoluyla çözülmesi gerektiğin de ısrar ediyorlardı.

Erzurum Milletvekili Hüseyin Avni Bey, TBMM’de yaptığı heyecanlı bir konuşmada; “Paşa, ordunun başına otur, başka işin yoktur. Başkumandanlık vazifesini ifa et ve hudutlara bayrağımızı rekzet, bayrağını süngünü İngiliz’in gırtlağına daya!” diyordu.

Lozan’daki görüşmelerin çıkmaza girmesi, Özdemir Bey’in Musul’da yoğunlaşan faaliyetlerine karşı İngiliz ordusunun saldırılarının artması Türkiye’yi İngiltere ile savaş noktasına getirmişti.

Görüşmelerin sonunda Musul ve Kerkük meselesi Cemiyet-i Akvam’da çözülmek üzere tehir edildi. Lord Curzon istediğini almış ve Türk devletine cephede mağlup olmasına rağmen masada kazanmıştır.

Curzon yıllar sonra verdiği bir demeçte Lozan’daki Musul ve Kerkük meselesini şöyle yazacaktır: “ O gün Türk heyeti Musul ve Kerkük konusunda ısrarcı olsa bizim artık savaşmaya takatimiz yoktu. İngiliz toplumu da savaştan bıkmıştı. Eğer Türkler o günlerde Musul ve Kerkük’e girse karşılarına kimse çıkmayacaktı. Ama bizim blöfümüz o gün tutmuş ve masada biz kazanmıştık”

Aynı zamanda Mustafa Kemal Paşa’nın da askeri seçenek yerine konunun konferansta çözülmesinin gerekliliğini öne çıkarmaya başlaması Türk heyetine bir rota çizmiştir.

Musul, Kerkük ve Süleymaniye 1926 Ankara anlaşmasıyla elimizden çıkmış. 25 yıl boyunca petrolden %10 ödenmesi mukabilinde İngiltere’ye terk edildi. İngiltere bu anlaşmaya bile riayet etmedi ve İngiliz sinsiliğiyle ödenecek paranın da tamamını vermedi.

Öyle trajik hadiseler yaşanır ki, Londra’nın ebediyen %10 veya 25 sene müddetle %25’e razı olduğu; daha ağızlarını açmadan Türk tarafı 25 yıl için %10 teklifinde bulununca, İngiliz diplomatların hayret ve sevinçten dudaklarını ısırdıkları anlatılır.

serkan.ustuner@haber7.com

twitter: sustuner

Kaynaklar: Özdemir Bey’in Musul Harekatı ve İngilizlerin Karşı Tedbirleri (1921-1923)

                    Atatürk’ün Söylev ve Demeçleri,

Yorumlar3

  • mustafaa 3 yıl önce Şikayet Et
    anadolunun her tarafı musul kerkük kıymetini bilirsen adeta cevher olan anadolunun kıymetini çok bildiniz sıra şimdi musul kerkükte çakma kahramanlar siz alın o zaman musulu kerkükü çok yiğitsinizya
    Cevapla
  • A.hakan 6 yıl önce Şikayet Et
    Hocam ortalığı vatan sakarya ya çevirmişsiniz ama dikkatinizi çekerim kerkuk ya Turkiye ile yaptığı anlaşmalar yüzünden sorun yaşayan Sunni musluman zaten beraber yaşadığı Kurtler le olacak yada şii iran güdümündeki ıraklı lı şiilerin güdümüne girecek gerçekleri millete anlatın...
    Cevapla
  • ylç 6 yıl önce Şikayet Et
    Elbette gerçekler gün yüzüne çıkacaktır. Çok sağolun güzel yazı.
    Cevapla Toplam 4 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat