Muhsin Yazıcıoğlu’nu kim öldürdü?
- GİRİŞ27.03.2018 07:02
- GÜNCELLEME28.03.2018 07:33
Bu dünyadan bir Muhsin Yazıcıoğlu geçti. Çok erkendi, zamansızdı. Bir travmaydı gidişi.
Sadece bir siyaset adamı değil, aynı zamanda çağımızın son dervişlerinden biriydi.
Ne yazsam eksik kalacak, nasıl anlatsam diye kendimi zorlasam, acaba hangi kelimeyi kullansam tam karşılığını bulur diye kafa patlatsam hep eksik kalacak Muhsin Başkan için.
Muhsin Yazıcıoğlu, bu milletin içinden çıkan son yüzyılın en nadide şahsiyetlerindendi.
Siyaseti Allah rızası için yaptığına şahit olanlardanım.
Devletinin ve milletinin âli menfaatlerinden başka hiçbir gayesi olmayan bu ulvi ruhu yakından tanımanın bana kattığı değerler manzumesini bir ömür boyu unutamam.
Ömrünün son nefesine kadar bu millet adına tek başına kalsa da mücadele edeceğini söylemesi hala kulaklarımda yankı bulur.
Muhsin Yazıcıoğlu bu milletin en büyük şanslarından biriydi.
17 şüpheli kazadan kurtulan ama 18.'sinde hakkin rahmetine kavuştu Muhsin Yazıcıoğlu. 9 yıldır helikopterin düşmesinin kaza mı ya da suikast mı olduğunun aydınlatılamaması büyük şüpheleri içinde barındırmaktadır.
Şimdiye kadar her çıkan ayrıntının bu işin bir kaza olmadığını ortaya koymaktadır. Evet, suikast ise bu işi tezgahlayanlar kimlerdir?
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün devlet denetleme kuruluna "Bu işin üzerine gidin" talimatı verdiğini ve "Kara kutuyu keçiler yemedi ya" açıklamasını unutmayalım. Gül'ün sözleri hala çok önemli. O dönem devletin başındaki isim açıkça bunun alelade bir kaza olmadığını ve bir tezgâhın olduğunu vurguluyordu.
Köylülerin jandarmaya haber verdiklerini ama arama kurtarma ekiplerinin kaza mahalli için başka yerde çalışma yaptıkları artık bilinen bir durum.
Muhsin Yazıcıoğlu suikastı uluslar arası oyunun bir parçasıydı. Küresel güç odaklarının istemediği bir isim olan Muhsin Başkan ihanet dolu bir tertibatla şahadete koştu. Teröristbaşı Gülen’in rahmetlinin ardından söylediği sözler artık hepimizin malumu. Baş Papaz’ın sözleri olayın nasıl ve ne şekilde gerçekleştiğinin en büyük delillerinden biri aslında.
Şimdi bizler 9 yıldır hala bu cinayetin içerideki işbirlikçilerinin ortaya çıkmasını bekliyoruz. Ne diyordu Fidan annemiz? ''Çocuklarım arasında en az onu gördüm. Devlet, millet çağırıyor der giderdi. Oysa o bir defa devleti bekledi, devlet gelmedi”
Anladık o gün gelemedin! Bari katillerini bulmak için gelsin artık o devlet.
serkan.ustuner@haber7.com
Twitter: sustuner
Yorumlar5