Abdullah Gül keşke aday olsaydı!

.

  • GİRİŞ01.05.2018 08:41
  • GÜNCELLEME02.05.2018 07:35

Abdullah Gül, Türk siyasi tarihine ‘müflis tüccar’ olarak adını yazdırarak kenara çekildi. Halbuki ben aday olmasını ve milletin ona nasıl da güvenmediğini, Erdoğan karşısında alacağı ezici mağlubiyeti görmek isterdim.

Neden mi? Hayatının hiçbir döneminde risk almayacaksın, ülke yangın yerine dönse de her şeyi tribünden izleyeceksin ve devletin en üst makamından ayrıldıktan sonra SP’nin öncülüğünde CHP’nin ve diğer irili ufaklı partilerin ortak adayı olarak sana ‘Kardeşim’ diyen birinin karşısına çıkmayı bir kahramanlık gösterisi olarak algıladığından Erdoğan'ın karşısına çıkmalıydı ve boyunun ölçüsünü almalıydı.

 

 

 

 Abdullah Gül, ülkenin felakete falan sürüklendiğine inanıyor, kendini de soylu bir şövalye zannediyor galiba. Gerçekten merak ediyorum insan hakikat aynasına bakmayınca acaba kendini nerelerde görüyor? Abdullah Gül açık açık ‘Beni ortak aday gösteremediler. Yoksa Erdoğan’ın karşısına çıkacaktım’ dedi. Türkçesi şu: Tüm partilerin ortak adayı olarak çıksam bile Erdoğan’a karşı şansım yoktu. Sürekli hesap ettim, anket yaptırdım önüme gelen hiçbir sonuçta Erdoğan’ı geçemedim bu yüzden kenara çekiliyorum ama bir fırsat olursa yine gelirim.”

Bu millet artık sizi tarihin tozlu sayfalarına göndermiştir. Erdoğan gibi sahici, ülkesi için ölümüne kavga eden bir lider varken neden sürekli karnından konuşan birini tercih etsin ki?

Abdullah Gül örneği bize şunu bir kez daha göstermiştir ki, artık eski siyasi ayak oyunları iflas etmiştir. İçeride ve dışarıda tezgâhlanan ‘Erdoğan gitsin de ülke batarsa batsın’ mantığı bir kez daha milletin göğsünde sönmüştür.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tek rakibi Recep Tayyip Erdoğan’dır. Onun haricindeki tüm denklemler laf-ü güzaftır. Erdoğan istemediği sürece karşısındaki adayın kazanma şansı yoktur çünkü Erdoğan ne kadar sahiciyse, rakipleri o kadar yapaydır. Yani milletin oy verdiği Cumhurbaşkanı’nın acıktığında çat kapı girdiği evin yer sofrasına oturması, çay içmek için mola vermesi, bir çocuğa bakışıdır.

Son olarak: Cumhur ittifakı bu milletin ana omurgasını oluşturan bir yapıdır. İçeride ve dışarıdaki şer odaklarını tek bir yumruk halinde temizleyecek ve Türkiye’yi geleceğe taşıyacak bu ruh iklimidir. 25 Haziran sabahında Türkiye Cumhuriyet’i ‘Kızıl Elması’na doğru ilk adımını atarken, siyaseten iflas eden herkesi de emekliler lokaline gönderecek.

serkan.ustuner@haber7.com

twitter: sustuner

Yorumlar1

  • İsmail Er 5 yıl önce Şikayet Et
    Allah doğruların yanında,yeterki eğilip bükülmeyelim.
    Cevapla Toplam 6 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat