Hürriyet'in Katar yorumu

  • GİRİŞ26.12.2014 07:41
  • GÜNCELLEME28.12.2014 10:54

Peş peşe yazılar yazıldı, “Türkiye artık yalnız kaldı” yorumları yapıldı. Peki gerçekten durum onların söylediği gibi mi?
3 Temmuz 2013’de Mısır’da darbe oldu. Darbeye “darbe” diyen iki ülke çıktı, biri Türkiye diğeri Katar. 

Şu an gelinen noktada Katar, Mısır’daki darbe yönetimiyle ilişkileri düzeltti. El Cezire’nin canlı yayın kanalı olan Mübaşir, Mısır yayınlarını durdurdu.
Mübaşir, darbe sonrası direniş sürecinde her gün son dönemde ise her Cuma darbe karşıtlarının gösterilerini canlı olarak yayınlardı artık yayınlamayacak.
Katar’ın Mısır’la ilişkiler konusunda öncelikleri vardı. Kendisinin de içerisinde bulunduğu Körfez ülkelerinin tamamı Mısır’daki darbenin destekçileriydi. Körfez’in bu manada Katar üzerinde bir baskı unsuru oluşturduğu bir gerçek.

Hürriyet yazarlarına göre Katar’ın son Mısır hamlesi Türkiye’yi İhvan davasında yalnız bıraktı. Hatta Ortadoğu’da tek başına kaldı, hatta Erdoğan Katar’a Mısır’la barıştı diye tepki de verir mi? Bunlar yazılıp, çizildi.
Evet Türkiye-Katar ilişkileri son yıllarda iyi bir düzlemde ilerliyor. Ve gelişime açık. Ama Türkiye, Mısır’la barıştı diye neden Katar’la küssün?
Üstelik Mısır-Katar ilişkilerindeki son gelişmeler yeni bir durum değil. Yani Katar, 1,5 yıl boyunca Sisi’yi cephe mi aldı da geçen hafta “tamam artık pes” dedi. Hayır. 
Darbenin üzerinden tam 1,5 yıl geçti. Daha ilk ayında Katar geri adım atmıştı. Uzun bir süre her iki tarafa da yakın mesafede durdu.

Bu son gelişmeyle El Cezire’nin Mısır’dan özel yayın yapan kanalın yayınlarını durdurma kararı aldı. Bir de İhvan üyeleriyle ilişkileri rafa kaldırdı.
Katar’ın kendi menfaatleri gereği atılmış bir adım. Zira dediğimiz gibi Körfez’in tamamı darbeyi destekledi, hatta bu uğurda daha önce Katar’la diplomatik ilişkileri durdurma noktasına kadar getirdiler.
Katar, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleriyle aynı çizgide olmadı. Ama bunun nedeni sadece İhvan ya da Mısır darbesindeki seçtikleri taraf değildi. Aralarında enerji noktasında bir güç savaşı vardı.
Mısır’ın elinde Süveyş Kanalı var. O kanal, Körfez ülkelerindeki petrolün çıkış kapısı. Sonuçta Katar’ın, Körfez’in diğer ülkelerine ayak uydurması beklenen bir gelişme.
Ama dediğim gibi bu, yeni bir durum değil. 3 Temmuz darbesinin hemen sonrasında Katar, Mısır’daki cunta yönetimini tanıdı, Sisi seçilince onu da tanıdı, tebrik etti.
Hatta biz o dönemde defalarca “Mısır’daki darbeye karşı duran tek ülke Türkiye” diye yazılar yazdık.

Peki Hürriyet yazarlarının dediği gibi Türkiye-Katar ilişkilerinde bir bozulma olabilir mi? 
Türkiye’nin Körfez ülkeleriyle arası zaten bozuk, daha sonrası onlar Erdoğan’dan hazzetmiyorlar. Bunun kendi menfaatlerine uymayan bir sürü sebebi var.
Onunla birlikte Türkiye, Suriye konusunda ihtilafa düştüğü İran ve Rusya ile yıllardır ilişkilerini bozmadı. Katar’la da “sen Sisi’yle barıştın” diye neden bozsun? Kaldı ki bozsa bunu daha önce yapardı çünkü Katar, Mısır darbesindeki duruşunu darbeden kısa süre sonra değiştirmişti.

Neticede anlaşılması gereken şu, Türkiye’nin dış politikası uzun bir zamandır çok yönlü ve ülke menfaatleri gereğidir. Bu durum Katar için de Rusya için de geçerlidir. Bir ilişki bozulacaksa ülke menfaatine aykırı olduğunda bozulur, üçüncü şahıslar araya girince değil.

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat