Mısır'da devran nasıl döner?

Cumhurbaşkanı Erdoğan Suudi Arabistan dönüşü uçakta Mısır meselesiyle ilgili olarak “Suudiler adım atarsa devran dönebilir” dedi. Peki bu açıklamanın şifreleri neler?

  • GİRİŞ05.03.2015 08:03
  • GÜNCELLEME06.03.2015 07:46

Türkiye ile Suudi Arabistan arasındaki en önemli görüş ayrılığı Mısır darbesinde yaşandı. Türkiye, darbenin mağduru olan Müslüman Kardeşlerin safında dururken, Suudi Arabistan bizzat darbenin destekçisiydi.

Darbe 3 Temmuz 2013’te oldu. Aradan tam 1,5 yıl geçti. Suudi Arabistan’da yeni bir kral ve yeni bir dönem var.

Kral Selman’ın Mısır meselesine bakışı vefat eden Kral Abdullah’a göre farklı, Suudi yönetiminin Türkiye ile olan ilişkilerinde de yeni dönemde farklılıklar var.

Kral Selman’ın Sisi’den pek hazzetmediği bir gerçek. Ancak Müslüman Kardeşler noktasında Suudi Arabistan’ın genel politikasının değişmesi de zor.

Suudi Arabistan ile İhvan’ın yolları birinci Körfez Savaşında ayrıldı, o gün bugündür İhvan’a yönelik tasfiye politikası güdüyorlar. Mısır darbesini desteklemeleri bunun en güzel örneği.

Daha geçen ay yanı başlarındaki Yemen’de de benzer bir anti-İhvan duruşu sergilediler. Yemen’deki İhvan’a yakın yönetimin tasfiyesinde rol oynadılar. Hem de İran destekli Şii Husi hareketinin Yemen’deki faaliyetlerine rağmen.

Suudi Arabistan, Yemen’de İhvan’ı yok etmek adına Şii hareketine göz yummayı tercih etti. Ancak bugün Kral Abdullah bu durumdan hoşnut değil, yanı başındaki İran oluşumundan rahatsız.

Sarayın içi kaynıyor. Mısır’daki darbecilerin bir ayağı orada, Şii gruplar orada, Birleşik Arap Emirlikleri ve dolayısıyla Batı’nın eli orada hatta İsrail’in bile hükmü var.

Kral Selman işe Mısır’dan başladı. Erdoğan’la bu konuda hem fikir oldukları bir durum söz konusu. Sisi’ye Riyad’a çağırmasının nedeni elinden geldiğince bir uyarı verebilmek.

Suudi Arabistan bugün gelinen noktada Sisi’ye karşı bazı hamleler yapmak istiyor ancak Sisi de darbeden sonra arkasına aldığı onca güçle, pek de kolay bir lokma olmadığını gösterme derdinde.

Peki devran nasıl döner? Erdoğan’ın dediği gibi Suudilerin bu konuda ciddi adımlar atması gerekiyor. Daha doğrusu Sisi’ye geri adım attıracak hamleleri yaptırması gerekiyor.

Sisi geçen hafta Müslüman Kardeşlere yakın isimlerle bir araya geldi, cezaevlerindeki İhvan liderlerinin affı masaya yatırıldı, zira çoğu darağacında.

Ortadoğu’da konuşulan mesele İhvan liderlerinin bir bölümünün birkaç yıllık vadede affedilmesini içeriyor. Hatta İhvan’ın seçimlere katılma yolunda önünün açılması da iyimser temenniler arasında.

Ancak Sisi tam adım atacakmış gibi yaptıktan bir gün sonra İhvan Mürşidi Muhammed Bedi’ye ayrı bir davadan müebbet verdi. İhvan, Sisi için bir koz, bu kozu sonuna kadar elinde tutup, ömrünü uzatmak isteyecek. Bununla birlikte Batı-Körfez işbirliği arasında elde ettiği güçlerle kendisini garanti altında tutmaya gayret gösterecek.

Suudi Arabistan’ın yeni Kralı, Türkiye’yle ilişkilere ciddi önem veriyor. Ayrı düştükleri dış politika konularındaki pürüzleri giderme noktasında da adımlar atabileceğinin sinyalini veriyor.

Bunu sadece Türkiye’yi memnun etmek adına değil Suudi Arabistan’ın İslam coğrafyasında bozulan prestijini düzeltmek amacıyla yaptığı da kesin.

Zira sadece Mısır darbesini desteklemek değil Dünya Müslüman Alimler Birliğini terörist ilan eden Birleşik Arap Emirliklerinin kayığına binmiş olmak da Suudiler adına tamir edilmesi gereken durumlardan biri.

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat