Selahattin tamam da Demirtaş mı Eyyübi?

  • GİRİŞ28.05.2015 09:09
  • GÜNCELLEME28.05.2015 21:30

Selahattin Demirtaş, 1 Mayıs’ta Kabe-Taksim benzetmesi yaparken, Kudüs’ün de Museviler için kutsal yer olduğunu söylemişti.

Başbakan Davutoğlu’nun Demirtaş’a tepkisi sertti, böyle olunca İsrailliler Demirtaş’ı savunmaya geçti, Davutoğlu’nu ise Kudüs üzerinden siyaset yapmak, HDP liderini yerden yere vurmakla suçladı.

Kudüs konusunda son söz Hakkari’de söylendi, havalimanına “Selahaddin Eyyubi” adı verildi. Bu durum İsrail’de büyük tepkiyle karşılandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Osmanlıyı geri getireceğini, hilafeti yeniden kuracağını, Kudüs’ü de alacağını söyleyenler oldu.

İsrail’de bir çok gazetede bunlar yazıldı, özellikle de sosyal medya bu konuyla çalkalandı.

Demirtaş, Kudüs’ü Musevilere verince büyük memnuniyet duydular. Davutoğlu “Kudüs bizim kutsal mekanımızdır” deyince çileden çıktılar.

Üzerine bir de havalimanına Kudüs’ü fetheden Selahaddin Eyyübi adı verilince tepkileri iyice arttı.

Genelde Selahattin Demirtaş’ın sözlerine sahip çıkarak, “Kudüs Yahudilerindir, İsrail’in başkentidir, Osmanlı orayı işgal etmişti, geri aldık” dediler.

Aslında tartışma Kudüs’ün kutsallığından başlamıştı ama İsrail, durumu siyasallaştırarak, “hem kutsalımız hem başkentimiz” noktasına getirdi.

Selahattin Demirtaş’ı savunmaları, Erdoğan ve Davutoğlu’na öfke duymaları bir yana, İsrail’in Kudüs üzerindeki iddiasını sorgulamakta fayda var.

Çünkü Kudüs, İsrail’in başkenti falan değildir. İsrail, Kudüs’ü 1967’de işgal etmiştir ve Kudüs bağımsız statüdedir, uluslararası normlara göre Kudüs işgal altındadır.

Mesela Amerika bile Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımaz, büyükelçilikleri Kudüs’te değil Tel Aviv’dedir.

Üstelik Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve Başbakan Davutoğlu’nun Kudüs’te vurguladıkları nokta Mescid-i Aksa’dır.

Mescid-i Aksa Müslümanların ilk kıblesidir, miraç mucizesinin yaşandığı yerdir, Hazreti Peygamber’in mirasıdır, gelmiş geçmiş bütün peygamberlerin, Hazreti Peygamber’in imamlığında buluştukları ortak noktadır.

Selahattin Demirtaş, Kudüs’ün kutsallığını İsrail’e bıraksa da hatta yarın çıkıp Kudüs’ün siyasi boyutunu da İsrail’e teslim edip, başkent olarak tanısa da Kudüs ve Mescid-i Aksa’nın tarihi ve dini gerçekliğini değiştiremez.

Kudüs’teki Filistin toprakları, Filistinlilerin evleri her gün talan ediliyor, Kudüs’teki Müslüman nüfus yok ediliyor, Kudüs işgal eliyle Yahudileştiriliyor ve bunlar gasp yoluyla yapılıyor.

Filistinliler orada katlediliyor, Mescid-i Aksa’nın kapısına kilit vuruluyor, Müslümanlar kendi camilerine alınmazken, Müslümanların ilk kıblesinde Yahudiler cirit atıyor.

Türkiye’nin vurguladığı nokta işte tam burasıdır, Türkiye’deki malum zihniyet Kudüs’ü İsrail’in başkenti sana dursun, Kudüs aslında İsrail’in başkenti falan değildir ve Kudüs’teki Mescid-i Aksa sadece Müslümanların kutsal yeridir.

Bu yazıya ilk yorum yapan sen ol

Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat