Afrin, PKK teröründen temizlendi. Şimdi sıra Afrin’in yönetimine geldi. Suriye’de gerçek anlamda terörle mücadeleyi yapan tek güç olan Türkiye, özgürleştirdiği toprakları gerçek sahiplerine bırakarak da yine ilklere imza atıyor.

Türkiye 2016’da Fırat Kalkanı harekatında Azez, Cerablus, El Bab gibi ilçeleri DAEŞ terör örgütünden kurtarmış, buralara PKK-PYD’nin girmesini de engellemişti.
Fırat Bölgesi olarak adlandırılan bu noktalarda yönetim yerel unsurlara devredildi.
1 yıldan fazla süredir Azez, Cerablus ve El Bab’ın idaresi o toprakların gerçek sahipleri olan Suriyelilerde bulunuyor.

Şimdi aynı durum Afrin için geçerli.
Afrin’in merkez, köy ve kasabalarının tamamen terörden arındırılmasıyla Afrin’in idaresi için de Türkiye devreye girdi. Hedef Afrin’i Afrinlilerin yönetmesi. Bu konuda Türkiye, Afrin’in yerel unsurlarından oluşan temsilcileri bir araya getirdi.

Gaziantep’te yapılan toplantıya Afrinliler katıldı.
Bir komite oluşturuldu.
Komite 10 gün içerisinde Afrin’in yerel idare yönetimini kuracak.
Yönetim için 230 isim belirlendi, bunlardan 115’i seçilecek.
Afrin’in idaresi tamamen yerel unsurlardan oluşacak.
Araplar, Kürtler, Türkmenler ve Ezidiler yeni yönetimde temsilci bulunduracaklar.

Afrin’de tam 5 yıldır PKK-PYD’nin terör rejimi vardı.
Bundan sonra ise Afrin’i sadece ve sadece Afrinliler yönetecek.
Tıpkı Azez’i Azezlilerin, Cerablus’u Cerablusluların yönettiği gibi.

Türkiye Suriye’de terörle mücadele ederken özgürleştirdiği toprakların idaresini de Suriye’nin gerçek sahiplerine bırakıyor.

Son Afrin örneği Türkiye’nin işgalci ve sömürgeci bir güç olmadığını bir kez daha ilan ediyor.
Batılılar Afrika başta olmak üzere bu coğrafyada Irak’ta ve Suriye’de işgalci olarak bulundukları yerleri talan etmişlerdi hala da öyle yapıyorlar. ABD 15 yıl önce işgal ettiği Irak’tan hala çekilmedi.

Afrika’da Fransa örneği var. Fransızlar 60 yıldan fazla bir zaman geçmesine rağmen 14 Afrika ülkesini sömürmeye devam ediyor.
Fransızlar bu ülkelerden çekildiklerini iddia etseler de, sözde bağımsızlık verdikleri ülkelerde öyle bir sistem kurdular ki, 14 Afrika ülkesinden “sömürge vergisi” adı altında her yıl ortalama 500 milyar Euro haraç topluyor.