İran yönetiminin başı dertte. Kendi ülkeleri dahil bir çok Arap ülkesinde protesto ediliyorlar.
Peki İran rejimi ne yapıyor?
PKK ile işbirliğine devam ediyorlar.
Son olarak İran’a bağlı Haşdi Şabi militanları, Irak’ın Sincar kentinde PKK teröristleriyle ortak gümrük noktaları kurdu.

Irak’ın Sincar kenti, PKK terör örgütünün işgalinde.
Teröristler Irak-Suriye bağlantısını 2015’ten bu yana Sincar üzerinden yürütüyor.
Irak hükümeti ile bölgesel yönetim bir çok kez teşebbüste bulunsalar da PKK’yı Sincar’dan çıkaramadılar.
PKK’yı Sincar’da koruyan güç ise İran destekli Haşdi Şabi militanları.

Haşdi Şabi, DAEŞ bahanesiyle 2014’te İran devrim muhafızları komutanı Kasım Süleymani tarafından kurulmuştu. Irak’ta ikinci bir ordu niteliği taşıyorlar.
Özellikle DAEŞ’i gerekçe gösterip Irak’taki Sünnilere yönelik sert uygulamalarıyla hatırlanıyor.

İran, Irak’ta Haşdi Şabi’yi kurup, adeta bir el bombası gibi Bağdat’ın kucağına bıraktı.
Haşdi Şabi, Irak’ın içerisinde İran’a ait silahlı bir yapı. Aynı zamanda siyasi uzantısı da var.
Bağdat hükümeti, Haşdi Şabi’yi her ne kadar Irak ordusuna entegre etmeye çalışsa da örgütün İran bağlarını asla kopartamadı.

İran’ın Haşdi Şabi’si, Irak’taki Sincar’da PKK ile son 2 yıldır birlikte hareket ediyor.
2017’nin sonlarında iki örgüt Sincar’da ortak meclis kurmuşlardı.
2018’de Irak ordusu PKK’yı Sincar’dan çıkarmaya çalıştığında ise Haşdi Şabi’nin engellemesiyle karşılaşmıştı.
Ve 2019’da Haşdi Şabi ile PKK terör örgütü Sincar’da ortak gümrük noktaları kurdu.
Teröristler, bu kontrol noktalarından gelip geçen herkesten para alıyor sonra hasılatı paylaşıyor.

2011’de Suriye’de iç savaş başladığında PKK ile İran arasındaki ittifakta gözle görülür bir hareketlilik meydana geldi.

Amerikalı Ortadoğu uzmanı Tony Badran 2012’de yazdığı makalede İran’ın Türkiye’yi baskılamak, Türkiye’nin Suriye’deki faaliyetlerinin önüne geçmek maksadıyla PKK ile işbirliğini arttırdığını vurgulamıştı.

PKK’nın Suriye’de PYD gibi İran’da da PJAK adında bir uzantısı var. İran PJAK ile mücadelesini bir dizi anlaşmayla farklı bir boyuta taşımış, kendi bünyesindeki muhalif Kürtleri PJAK aracılığıyla susturma yoluna gitmişti.

Bugün İran’ın PKK ve uzantılarıyla yürüttüğü işbirliği süreci devam ediyor. Suriye’de zaman zaman PYD’yle ortak hareket ediyorlar, Irak’ta Haşdi Şabi vasıtasıyla PKK’yla birlikteler ve kendi ülkelerinde de PJAK ile anlaşma halindeler.

Oysa İran halkı İran rejimine öfkeli. Irak halkı İran rejimine öfkeli. Lübnan halkı İran rejimine öfkeli. Bu üç ülkenin tamamında Tahran’daki molla rejimi protesto ediliyor.
İran’ın ABD-İsrail ile arasında da türlü türlü sıkıntılar mevcut.
Yemen başta olmak üzere körfezin tamamında Suudi Arabistan’la çatışma halindeler.

Türkiye bu denklemde İran’la çatışmıyor.
İran ambargolarla sıkıştırılırken Türkiye Tahran için bir nefes borusu oluyor.
Bölgesel tüm konularda Türkiye, İran’a yönelik agresif politikalardan uzak duruyor.
Ama İran ne yapıyor?
“Aman Türkiye Suriye’de ya da Irak’ta bir adım daha ilerlemesin” diye PKK terör örgütüyle ortak hareket ediyor.

İran’da rejim bir gün gerçekten sallanırsa, İran’ın Ortadoğu’daki Şii hilali yatırımları çökerse, İran içerisinde ciddi kırılmalar yaşanırsa, İran’ın bünyesinden bir Türk yapılanması doğabilir çünkü böyle bir Türkiye birikimi İran topraklarında mevcut.
Acaba İran’ın etrafında bir sürü düşman varken, Türkiye’ye yönelik sinsi tutum ve politikalarının bir sebebi de bu korkular olabilir mi?