PKK teröristini Riyad'a davet ettiler

.

  • GİRİŞ27.11.2019 09:26
  • GÜNCELLEME28.11.2019 11:25

Suudi Arabistan resmi davet gönderdiği PKK terör örgütünün elebaşlarını Riyad’da ağırladı.
Suriye’nin kuzeyinde PKK unsuru olan SDG’nin elebaşlarından olan Ghassan Yusuf öncülüğündeki heyet önce Erbil’e sonra Ürdün’e oradan da Suudi Arabistan’a geçti.

 

 

PKK terör örgütü ve Suudi Arabistan.
Bu ikisini aynı cümlede zikretmek çok alışık olduğumuz bir durum değil.
Ancak Riyad’ın kontrolünü ABD-İsrail kuklası olan BAE’ye bırakan Suudi Arabistan Veliaht Prensi MBS, son bir buçuk yıldır Suriye’de PKK terör örgütünü ciddi şekilde himaye ediyor.

Rakka’daki PKK unsurlarına ABD telkinleriyle 100 milyon dolar yardım yapmışlardı.
Geçtiğimiz yaz Suriye’nin Deyrizor kentinde PKK teröristlerini ziyaret eden Suudi Arabistan Körfez İlişkileri Bakanı Samir El Sabhan da Suriyeli aşiretlerden PKK unsuru olan SDG’ye destek sağlamalarını istemişti.

 

 

Suudi Arabistan şimdi ise PKK konusunda vites yükseltip, davet göndererek teröristleri Riyad’da ağırladı.

Ziyaretin amacı açık.
9 Ekim’de başlayan Barış Pınarı Harekatında ciddi kan kaybına uğrayan PKK terör örgütü, Türkiye’nin operasyonlarına karşı Riyad yönetiminden yardım istiyor.
Muhammed Bin Selman ve ekibi ise PKK konusunda BAE ile aynı safı paylaşıyor ve teröristlere yardımını esirgemiyor.

ABD’nin PKK-PYD-SDG terör unsurlarını Körfez ülkelerinin bir çoğuyla yakınlaştırma planı var. Bu sayede ABD’nin desteği kesilse de terör örgütünü BAE ve Suudi Arabistan başta olmak üzere onların etkisindeki körfez ülkeleri fonlamaya devam edecekler.

Suudi Arabistan PKK konusunda neden böyle davranıyor?
Öncelikle Suudi Arabistan yönetiminde iki ayrı eksen var, Türkiye’ye ılımlı bakan kesimden ziyade Türkiye düşmanı MBS hakimiyetindeki kanat daha etkin ve bu etkinlik Suudi Arabistan’ın Türkiye politikalarına direk yansıyor.

Riyad’daki MBS kanadı, BAE’nin kontrolünde.
BAE’yi ise ABD-İsrail’in kuklası olarak tanımlayabiliriz.
ABD Suriye’deki PKK projesinin bilhassa maddi kısmını BAE ile Suudi Arabistan’ın üzerine yıkmış durumda. Onlar da bu yardımı seve seve yapıyor.

Suudi Arabistan’ın PKK konusundaki politikasında ilk hedef Türkiye düşmanlığı.
Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde daha fazla etkin olmasını istemiyorlar.
Aynı şekilde PKK unsurlarının İran’la yakınlaşmalarından da rahatsızlar.
Suudi Arabistan, PKK’ya yakın davranarak hem Türkiye’nin Suriye’deki faaliyetlerinin önüne geçilmesi için terör örgütünü destekliyor hem de PKK ve unsurlarının İran’dan ziyade kendi saflarında yer almasını planlıyor.

BAŞKAN ERDOĞAN’IN KATAR HAMLESİ SUUDİ PLANLARINI BOZDU

Tüm bunlara rağmen Suudi Arabistan’ı top yekun Türkiye düşmanı olarak yaftalamak çok doğru olmaz. Riyad’da dış politikada etkinlikleri olmasa da Türkiye’yle ilişkiler noktasında daha hassas davranan bir kitle de mevcut.
Başkan Erdoğan’ın geçtiğimiz Pazartesi günü Katar ziyareti Riyad’daki Türkiye yanlısı kesimi harekete geçirdi.
Bugün İstanbul’da İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesinin (İSEDAK) 35'inci toplantısı var.
İSEDAK toplantısına Suudi Arabistan’ın ticaret ve mali işler bakanı da katılıyor.
Suudi Arabistan genel anlamda özellikle de Suriye konusunda çok ciddi bir Türkiye düşmanlığına girişse de Türkiye’yle ipleri tamamen kopartmak gibi bir lükslerinin olmadığının da farkında.

Türkiye’nin Katar’la yakın işbirliği içerisinde olması Suudileri bu anlamda hem rahatsız ediyor hem de Türkiye konusunda bazı adımlar atılması zorunluluğunu akıllarına getiriyor.

Tabi bu sadece Türkiye-Katar ilişkileriyle de sınırlı değil.
Ankara’nın İran’la yaptığı ya da yapacağı her olumlu görüşme, toplantı, zirve veya anlaşma dönemlerinde de Suudi Arabistan’dan benzer reaksiyonları görebiliyoruz.

Yorumlar1

  • Kombine 4 yıl önce Şikayet Et
    Türkiye dünya Müslümanlarının çekirdeğini temsil ediyor, ayrıca dünya Türklerinin çekirdeği, haliyle batımızdaki devletler Viyanaya kadar gideceğimizi, güneyimizdeki devletler sudan ve yemene kadar gideceğimizi, doğudaki devletler Çin settine kadar gideceğimizi, kuzeydekiler de Sibirya ya gideceğimizden kaygu duyuyor, şu hengamede bu mümkündeğil, sadece bir kızıl elma, ama her devletle kombine sorunlarımız var, bu yüzdende Türk CİN i Türkiye ŞİŞESİNDE TUTULMAK İSTENİYOR. aslında tek gayemiz dinimizin ve ırkımızın kavgası yaşaması.
    Cevapla
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat