Ayasofya, Doğu Türkistan, Suriyeliler, Atatürk, Aleviler, Cemaatler...
- GİRİŞ07.01.2019 08:35
- GÜNCELLEME07.01.2019 09:13
Çok hareketli günler geçiriyoruz, başlıkta saydığım altı konunun ortak özelliği toplumun dertli olduğu, duyarlı olduğu hassas davrandığı konular...
Bu altı konunun bir başka ortak özelliği ise toplumu neredeyse ortadan ikiye bölebilecek konular olması. Bu konularla alakalı ne yazarsanız yazın ne söylerseniz söyleyin yanlıştır. Mutlaka toplumun bir kesimi olayı ya anlamak istediği gibi anlar ya da anlattıklarınızı istismar eder.
Bir başka ortak özellikleri ise bu konuların tamamı hükümeti zor durumda bırakmak için istismara müsait konular olması. Bu yüzden kimse kolay kolay dokunmaya cesaret etmez, kimse yazmaya konuşmaya cesaret etmez...
Ama seçim öncesi özellikle bu konular istismar edilerek hükümeti köşeye sıkıştırmak isteyenlerin olabileceğini düşündüğüm için her biri ile alakalı düşüncelerimi paylaşmak istiyorum...
Ayasofya
İslam'ın Hıristiyanlığa galebesinin sembolünün müzeye çevrilmesi yanlıştı, Lozan'ın bir gizli maddesi gereği müzeye çevrildiğine de inanmıyorum, Lozan'dan 11 yıl sonra 1934'de müze yapıldı... Muhafazakârların devletden bu hususta ciddi bir beklentisi var, İstanbul'da Camii ihtiyacı olduğundan değil, Fatih'in "Kim bu Ayasofya Camii'ni camiden başka bir hale çevirirse Allah'ın, meleklerinin, peygamberlerinin lanetli üzerine olsun..." bedduasının kalkması için...
Yoksa birileri girip çırılçıplak resimler çektirerek veya camiinin orta yerinde bale pozu vererek milleti rencide etmeye devam edecek.
Doğu Türkistan
Bir zulmün olduğu aşikar, yayılan videolar ve resimler ara ara infiale yol açıyor...
Protesto amaçlı günlerdir yürüyen Doğu Türkistanlılar var, kimileri bu bir "CIA operasyonu" Türkiye ile Çin'in arası açılmak isteniyor diyerek susmayı tercih ediyor, kimisi ise neredeyse ortadaki mezalimden devletimizi sorumlu tutacak kadar ajite ediyor olayı. Günlerce sağlıklı bir haber kaynağından "orada aslında ne oluyor"u öğrenmeye çalıştım, olay karmakarışık, dışarıya haber neredeyse sızmıyor, videolarda gördüğümüz insanlar Doğu Türkistanlı mı o bile meçhul... Burada toplumu rahatlacak hamle devletimizden gelmeli, orada olan biteni bu millete anlatabilecek en güvenli kaynak devletin ta kendisidir, aksi takdirde istismara açık bir konu...
Suriyeliler...
Vatanımız milyonlarca mazluma vatan oldu, evimizi aşımızı bölüştük... Bize en yakışanı yaptık, yapmamız gerekeni yaptık, bunun dışındaki her tavır bu millet-i necibeye yakışmazdı.Suriyelilerin büyük çoğunluğu topluma entegre olmuş, işinde gücünde insanlar. Zaman zaman bazı mültecilerin yapmış olduklarını bütün Suriyelilere yüklemek ne kadar yanlışsa, Suriyelilerin her yaptığından da devleti sorumlu tutmak o kadar hatadır.
Ancak medyanın suç işleyen, hal ve tavırları ile toplumu rahatsız eden azınlıktaki mültecilere de sessiz kalması onlara adeta dokunulmaz muamelesi yapması toplumda sanki bu kişiler devlet tarafından korunuyormuş gibi bir algı oluşturuyor... Ve bu algıyı muhalefet hükümet aleyhinde bir güzel kullanıyor...
Ve böylelikle milyonlarca mağdur mülteci bu üç beş kendini bilmezle aynı kefeye konuluyor... Yazık...
Atatürk...
Kemalistlerin elinden alınmalı, hakkında yazdıkları onu tanrılaştıran ve neredeyse Yunan mitolojisini aratmayan tarihten, bilimden uzak kitaplar gözden geçirilmeli...
Nefret ile sevgi arasında bölünen toplum, tarihin ışığında, gerçeklerin ışığında Mustafa Kemal'le yeniden tanışmalı...
Muhalefetin Ak Parti'ye vurmaya çalıştığı Atatürk düşmanlığı yaftası engellenmeli...
Aleviler...
Akrabalarımız, komşularımız, arkadaşlarımız... Sürekli birileri onları devletin aleyhine tarik etmekle meşgul...
Sen ezilmişsin sen mağdursun sen kimsesizsin diyerek gönüllerini ve zihinlerini devletin aleyhine çevirmekle meşgul. Suriye'deki mezhep savaşının ülkeyi götürdüğü durum ortada, inadına birbirimize sarılmak inadına birbirimizi anlamaya çalışmak zorundayız...
Devlet onların zihinlerini bulandıran o şer güçlerin inadına şefkatle sorunlarına kulak verip onları o manipülasyonlardan korumalı.
Cemaatler...
Öyle bir hal oldu ki bize, cemaat denildiğinde aklımıza ilk gelen Fetö oluyor... Oysa Fetö bir cemaat değil terör örgütü... Sapla saman karışmış durumda...
Toplumun bir kesimi neredeyse Türkiye'deki bütün tarikat ve cemaatlere ya terör örgütü gözüyle bakıyor, ya da potansiyel örgüt muamelesi yapıyor... Oysa bu cemaatler bugünkü iklimin 90 yıldır harcını karan, çilesini çeken yapılar...
Birçoğu Cumhuriyet'ten de yaşlı...
Birçoğu Osmanlı'dan önce de vardı...
Cemaatlere yapılan bu muameleye göz yumulursa, devletin yanında bir kale gibi duran yapılar küstürülür... Yazık olur...
Tuğrul Selmanoğlu
Yorumlar17