MHP, Bahçeli ve karanlık suratlılar

  • GİRİŞ23.01.2017 10:06
  • GÜNCELLEME23.01.2017 10:06

Gazeteci-yazar-yorumcu kılığında dolaşan bu adamları tanımak için ilk ‘kritik ipucu’ onların Türkiye’nin demokratikleşme sürecinde atılan adımlara karşı ortaya koydukları tavırdır. Onlar ‘demokrasi’ denince renkleri değişen, “milliyetçilik kurultay hesaplarını değil, vatanın ve milletin değerlerini savunmaktır” dendiğinde karanlık suratları gün ışığında ortaya çıkan yaratıklardır. Bu yaratıkların 15 Temmuz’a karşı adam gibi bir tavır alamaması, milletin darbecilere karşı verdiği şanlı mücadeleyi yok saymaları, bu mücadeleyi itibarsızlaştırmak için zavallıca FETÖ ve PKK trolleriyle kol kola ellerinden geleni yaptıkları da unutulmamalıdır.

Hatırlayın, MHP başörtüsü yasağının kaldırılmasını savunurken onlar ‘derin devletin’ sözcüleri görünümündeki Başsavcı’nın yanında durmuşlar, Anayasa Mahkemesi’nin Mecliste MHP ve AK Parti’nin yaptığı düzenlemeye karşı yasakçı ve Meclis’i yok sayan kararını savunmuşlardı. Onlar, Cumhurbaşkanlığı seçiminde 367 garabetini savunan zihniyetin yanında yer alıp, o zaman da Bahçeli’nin demokratik meşruiyetten yana tavrına karşı çıkmışlardı. “Bu karanlık zihniyet için bütün mesele ‘milliyetçilik ve demokrasi’ kavramlarını yan yana getirmemektir. Milliyetçiler demokrasiyi savundukça, MHP’yi ele geçirip, partiyi yabancı tezgahların operasyonel maşası haline getirme planlarının iflas edeceğini bildiklerinden, Bahçeli bu oyunu engelledikçe saldırılarının dozu da doğal olarak artmıştır ve artmaktadır.” Merhum Başbuğ’un da başkanlık sistemi ile ilgili söyledikleri ortadayken, buna karşı çıkmak uğruna PKK ve FETÖ ile aynı cephede, aynı kampanyayı yürütmekten çekinmezler.

Dünden bugüne milliyetçiler etrafında görünmeye çalışan karanlık suratlı birileri hep var olmuştur. Onlar kendilerini milliyetçi gösterme çabası içinde olmalarına rağmen kullandıkları dil, kullandıkları yöntemler dikkatle bakanlar tarafından görüleceği gibi farklıdır. Milliyetçilerin aralarına sokulan bu yabancı ruhlu adamlar, bu karanlık suratlar kimdir?

Bu adamların aynı zamanda MHP’yi rahmetli Başbuğ zamanından bu tarafa, bir operasyon partisi haline getirip meşru demokratik zeminin dışında kullanmak isteyen bir arayış içinde oldukları, hatta bilhassa 12 Eylül öncesi MHP’yi bu tür olayların içine çekmeye dönük birçok girişimde bulundukları da o zaman beri bilinmektedir. O çok konuşulan ‘aynı silahla sabahtan bir ülkücünün vurulduğu öğleden sonra bir solcunun öldürüldüğü’ hadiseler de bu yapıyla ilgilidir.

Bu satırların yazarı da Bahçeli’yi defalarca ve hepsinden önce eleştirmiştir fakat hiçbir kimsenin inkar etmeyeceği, edemeyeceği husus onun MHP’yi bir operasyon partisi haline getirmek isteyen, iç savaş ve darbe kışkırtıcılığı yapanların oyununu bozmuş olmasıdır. Şüphesiz bu durum, bazı merkezlerin gözünde büyük bir suçtur. Düşünün bir kere, ‘o kadar yatırım yapıp devşirdikleri, karanlık odalarda eğitim verip, Türk devletin kontrol altında tutmak için operasyon aracı olarak kullanıma sokmak üzere hazırladıkları elemanlar’ etkisiz hale getiriliyor. Bunu kolayca kabul edilmesi mümkün müdür?

Bugün Türkiye demokratikleşme sürecinde daha ileri bir adım atıyor; ‘sistem değiştirerek’ güçlü bir yönetim, güçlü bir yasama ile demokrasisini güçlendirmenin yolunu açarak, devleti kuvvetli hale getiriyor. MHP’nin bu süreçte siyaset yaparak inisiyatif alması, onu kendi ülkesine karşı operasyon aracı olarak kullanmak ve Türkiye’yi iç savaş tezgahıyla yeni bir darbeye götürmek isteyen ‘elemanlar’ın oyununu bozuyor. Bahçeli’nin ‘suçu’, bir milliyetçi olarak milletten yana demokrasiden yana Türk Devleti’nden yana tavır almasıdır. Karanlık odaların karanlık suratlı adamlarının saldırmaları boşuna değildir.

Yorumlar1

  • nadim hatipoğlu 7 yıl önce Şikayet Et
    siyasette 1979 dan belli çeşitli görevlerde bulundum bu dönemde sayın bahçelinin tavrını destekliyor saygı duyuyorum ALLAH CC.HU MÜSLÜMAN TÜRK MİLLETİNE yardım etsin
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat