Topbaş'tan Sarıgül'e gönderme: Dünya güler

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, NTV'de Göktan Bedük'ün sorularını yanıtladı.

Topbaş röportajından öne çıkan başlıklar;

Kampanyanız nasıl geçti? İstanbullular daha çok sizden ne talep ettiler?

12 yıldır başkan olduğum kentte memnuniyet algısı oldukça yüksek. Tabi bütün kentlerdeki sorunların başında ulaşım gelmekte. Birinci sorun ulaşım ama yine memnuniyet de onda. Ulaşımı başarıyorsunuz, çözersiniz böyle bir algı var. İstanbul'un her tarafında varız ve hizmet ettik. Onun için çok rahatlıkla dolaşıyoruz. Şu eksik bu yapılmadı gibi bir durum yok ama yapacak çok işimiz var daha.

Birinci sorun ulaşım tabi. Bizde sorduk vatandaşlara bir İstanbullu şöyle demişti; İstanbul'un kalbine giden yolda trafiği çözen başkan oyu alır demişti.

Biz en büyük yatırımımızı ulaşıma yaptık. Dünyada bütün şehirlerde ulaşımla ilgili yoğun bir çaba var. Bizde İstanbul'da en büyük yatırımı buraya yaptık. Metro en büyük çözüm burada. İstanbul'da her yere metro her yerde metro diyerek başlattığımız bir kampanya var. 2019'a inşallah raylı sistemde 430 kilometreye eriştirmek hedefimiz var.

Rakipleriniz dediler ki 'Şu ana kadar 68 kilometre metro yapabildi ama önümüzdeki 5 yıl için 430 kilometre vaad ediyor. Nasıl yapacak' diyorlar.

Kadir Topbaş bir şey söylerse yapar, bir güven duygusu var İstanbullu'da. Muhalefet bazı yerlerde taahhütname imzalatıyor 'Bir yıl içinde tapunuzu dağıtacağım' demiş ama yok. Ataşehir'de gördük bunu. Bizde böyle bir anlayış yoktur. İstanbul'da yaptıklarımız ortada bizim. Kendi belediyelerinde kaç kilometre metro yapan var koysunlar ortaya. Dünyada hangi belediye bu kadar kaynak metroya ayırır ortaya koysunlar. Biz yaparız.

'Haliç'in iki yakası yer altından birleştirilecek ve Unkapanı köprüsü kaldırılacak' dediniz. Bu projeyi bizzat sizin hazırladığınız söyleniyor doğru mu?

Bu benim düşüncem tabii ama ondan sonra mühendislik hesapları yapılacak. Nasıl bir simülasyon istediğimi ben tarif ettim, bir mimar olarak. Hantal, dubalı bir köprü olduğu için Haliç'teki akıntıyı kesiyor, zaman zaman dubalar su aldığı için onları devamlı onarıyoruz. Çevresini etkileyecek güzel bir proje olduğunu düşünüyorum. Bir başkan eğer bir vizyon proje koyacaksa ortaya bu boyutta olması lazım ki dünyada örnek alabilsin.

Yeni metro köprüsünün hemen yakınına yapılacağını öğrendik. Yeni metro köprüsü yapılırken de bir silüet tartışmaları olmuştu. Madem imkan vardı yeni metro köprüsü neden yerin altına yapılmadı?

Köprüleri akslara oturtturarak yaparsınız. Şu andaki mevcut Unkapanı köprüsünün aksları belli. Burada tüneller açılmıştı. Eğer siz bu metro köprüsünü denizin altına almak isteseydiniz Levent'ten itibaren daha derine inecektiniz Taksim istasyonunu yapmayacaktınız. Çok derinde olduğu için olmayacaktı. Araba gibi yüzde 3-4 meyli tırmanamaz metrolar. Hatta hadi Taksim'den girelim deseydiniz Şişhane olmayacaktı, Vezneciler olmayacaktı. Kaldı ki zaten hazırlanmış olan tünellere bağlantı yapılan bir köprü.

En büyük sorunlardan birisi yeşil alan sıkıntısı.

İlçe belediyelerinin görevi kendi yurttaşlarına parklar ve yeşil alanlar üretmek. AK Parti belediyeleri ciddi anlamda, özellikle Fatih belediyesi Beyoğlu belediyesi olsun ciddi yeşil alanlar var. Büyükşehir'in yapması gereken sahillerin park alanlarıdır, daha büyükleridir. Biz 10 yıl içinde 23 milyon metrekare gibi aktif yeşil alanı katmışız İstanbul'a. Bizim bu dönemde de benim ustalık veya son dönemim diyeceğimiz bu dönemde de nasip olursa İstanbul'da bölge parklarını ağırlıklı yapacağımızı söyledik. Çırpıcı çayırıyla ilgili orada bir kamulaşma devam ediyor. Cendere vadisinde 1 milyon 600 bin metrekarelik aktif alan oluşturuyoruz. Maltepe bölge parkı 5 milyon 200 bin metrekare alanında Türkiye'nin en büyük bölge parkı olacak. İlçe ölçeklerinde de imkan varsa büyükşehrin orada arazileri varsa yapmaya çalışıyoruz. Bunlardan birisi Feriköy'de. İski binalarımızın bulunduğu bir yer var oranın 32 bin metrekarelik büyük bir bölümünü parka çevirme hazırlıklarına başladık.

Dar gelirliler için 10 bin yeni konut yapılacak demiştiniz. Bu nasıl ve nereye yapılacak?

Kiptaş'ın kuruluşu özellikle başbakanımız döneminde dar gelirliler için bir çalışmaydı. Ama daha sonra elindeki arazilerin kıymetli olan yerlerine rezidanslar da yaptı kaynak yaratmak için. Ben bundan sonra dar gelirliye konut yapalım dedik ve 10 bin hedefi verdik kendisine. 1472 tane konut olabilen Hadımköy'de metro istasyonu da ilerde gelebilecek bir noktada konut hazırlığı yaptı ve arz etti. Neredeyse 20 binlere yaklaştı müracaat. Demek ki 10 bin yetmeyecek. Bir kere kira öder gibi ödeyecek bir imkan sunmak lazım. İnsanların barınma ihtiyacını yönetimlerin düzenlemesi lazım. Böyle bir çalışmamız olacak bu dönemde.

'Atık suları kolektörlere taşıyarak su havzalarındaki imar sorununu çözeceğiz' dediniz. Bu su havzaları açısından bir problem yaratmaz mı?

Köyler var, barajlar bölgelerindeki kaç yüz yıllık köyler. Bunları kaldırmanın maliyetleri çok ciddi ve orada insanlar, orada bir tarih. Gerekirse onların atıklarını bir boruyla kolektörle havza dışına çıkartırsanız o göle gitmiyorsa bir problem kalmaz. İşin kolayına gidip buraları boşaltın demek başka bir şey. İmkanlar da müsaitse bunu yapmak daha doğru. Atık suları almak suretiyle arıtma tesislerinde arıtarak doğaya verebilirsiniz. Veya biyolojik arıtma yapamıyorsanız havza dışına çıkartırsınız. Şu anda bir kanun hazırlanıyor bunlarla ilgili ve bir çözüm gelecek.

Havaray ve teleferik konusunda gelişmeler nedir?

Havaray neden bu kadar çok isteniyor? Bir merak gibi geliyor bana. Bir ulaşım sistemi ihtiyacı varsa bunun çözülmesi lazım. Otobüsle çözülüyorsa otobüs, yoksa tramvay, hafif metro veya metro. Havaray istimlak edemediğiniz alanlar varsa yol müsait değilse ama yolculuk talebi 25-30 binlere çıkıyorsa devasa viyadükler çıkar. Ama saatte 3-5 bin insan taşıyacaksa o da minibüs gibi. Yukarı çıkarmanın bir anlamı yok, aşağıdan da taşırsınız. Bir mühendislik var, ulaşım mühendisliği hesaplarını yaparsınız, yolculuk taleplerine bakarsınız hangi cihaz ve sistemler gerekli onu koyarsınız. E5'in üstüne alttan metro, ortadan metrobüs, üstten havaray onun üstünden de helikopter yaparsanız dünya güler bu işe. Havaray yapacağımız yerler var. Halkalı caddesi üzerinde yapacağız. Şişhane'den Kasımpaşa'ya yapacağımız yerler var. Teleferik de var ama maalesef geçtiğimiz Şubat ayındaki mecliste 100 adetlik otopark planlarımızı, teleferik ve dört metro hatlarımızın Havaray da içinde olan hatlarımız Cumhuriyet Halk Partisi meclisi grubu tarafından reddedildi. Çok şükür meclis üye sayımzı yeterli olduğu için oy çokluğuyla geçti. Yoksa her şeye engel oldukları gibi bunlara da engel olacaklardı.

Hayvan barınaklarıyla ilgili bir çalışmanız var mı?

Sarıyer'de yaptık bitti sayılır. 20 bin hayvanlık 700 bin metrekarelik bir alanda. Bir tanede Pendik tarafında Orman Bakanlığı'ndan talep ettik, orada da yapacağız. Ama hapishane değil, üzüldüm onu duyunca. Biz ilçe belediyelerinden bu işi almak istiyoruz. 50-100 hayvana müdahale ederek bu işin altında kalkamazsınız. Biz burada hem bu hayvanlar bizim ekolojik zincirimizin halkalarından birisi. Yaşamaları gerekir varlığı gereklidir. Bunu yaşatırken de rahatsızlık vermeyecek ölçüde sahiplenmek sahiplenilmiyorsa sokakta onun şartlarını oluşturmak lazım.

İstanbul'daki seçim kampanyasına baktığımız zaman adayların birkaç küçük demeç dışında seviyeli saygılı biçimde seçim kampanyalarını yürüttüğünü görüyoruz. Hatta rakipleriniz bile Kadir Abi diye sesleniyor size. Bu Kadir Abi sloganı nasıl çıktı?

Hayatımda hiç kavgacı olmadım, konuşarak diyalogla çözüm arayan birisiyim. 68 kuşağından olan birisi olarak o dönemde her iki öğrenci grupları arasında adeta arabulucu gibi olmaya çalıştım. Partide bu çok söylendi. Şu anda partide Sayın Bülent Arınç ve şahsımda böyle bir abi diye yakıştırması var. Gittiğimiz yerlerde 'abi' diye zaman zaman 'Kadir Baba' diye hitap edenler olmakta. Bu tabi onurlu bir şey büyük bir sorumluluk getirmekte benim için. Ciddi de bir mesuliyet.