Çocuk istismarı ve çocuk ölümlerine tepkiler

Bingöl Üniversitesi Genel Sekreteri ve Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Abdullah Taşkesen, "Ülkemizde yaşanan çocuk ölümleri ve istismarıyla ilgili davranışların vuku bulmasını asla ve asla kabul etmeyen bir ruh hali içerisindeyiz." dedi.

Prof. Taşkesen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen haziran ayından itibaren çocuk istismarı ve ölümlerinde artış yaşandığına dikkat çekerek, ailelerin bu konuda daha dikkatli olması gerektiğini söyledi.

Kayıp ve ölüm şekillerinin toplumu gerdiğini anlatan Taşkesen, "Haziran ayı içerisinde ülkemizde yaşanan çocuk ölümleri ve cinsel istismarla ilgili davranışların vuku bulmasını asla ve asla kabul etmeyen bir ruh hali içerisindeyiz. Üst üste gelen bu olumsuz davranış biçimleri tabiatıyla biz bilim insanlarının ve basın mensuplarının dikkatini çekti. Esas itibarıyla bu sorun sadece bir branşın sorunu değil, sosyolojinin yanında pedagojik ve psikolojiktir. Dolayısıyla her üç sosyal anabilim dalı işin her yönüyle ele alındığında daha sağlıklı bir sonuca ulaşma şansını elde edebiliriz." diye konuştu.

Taşkesen, toplumda insan kılığına bürünmüş yaratıkların varlığına işaret ederek, bu sapkın ruhlu insanların deşifre edilmesinde hem bilim insanlarının hem araştırmacıların hem de basın ve medya mensuplarının, devleti idare eden yetkili organların, kolluk kuvvetlerinin bu konuda birbirlerinden istifade etmesi gerektiğini aktardı.

Çocuk yetiştirmenin önemine işaret eden Taşkesen, sağlam bir çocuğu yetiştirmenin bozulmuş yetişkini düzeltmekten daha kolay olduğunu kaydetti.

Taşkesen, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bir insan tevessül ettikten sonra bir saplantısı olduktan sonra bir şeye inancı zayıf olduktan sonra onu düzeltmek hem çok daha masraflı hem çok uzun vadeli hem de çok mümkün gözükmüyor. Ama çocuklar sosyal hayatın ilk basamaklarından itibaren beyinleri, bellekleri, hafızaları pırıl pırıl tertemiz oldukları için bunları ikna etme şansımız daha kolaydır. Saplantıya sahip olan insanlar ağırlıklı olarak kendi nefsani duygularına uygun olamayan her söylemi düşman olarak kabul ederler."